Devletler ve idarecilerinin inebileceği en ‘alçak’ seviye nedir; yeni bir tecrübeyle öğreniyoruz.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz’dan sonra, ABD Dışişleri Sözcüsü Matthew Miller, İsrail’in sivilleri öldürdüğüne dair delil görmediklerini söylemiş.
Yani…
Yeryüzündeki bütün insanlık olarak, meğer hepimiz halüsinasyon görüyormuşuz, doğrusunu bunlar biliyormuş!
Öte yandan azgın İsrailli Yahudiler, ölen çocuklarla alay eden videolar çekip, sosyal medyada paylaşıyor.
Ve birileri buna ‘medeni dünya’ diyor!
***
‘Savaşta kadın ve çocuklara dokunulmaz’ ilkesi, herkes için geçerli değilmiş belli ki…
Ermeni çetelerin Türklere, Alman Nazilerin Yahudilere soykırımı yaparken ayırt etmedikleri gibi!
ABD’nin Irak’taki Müslümanlara yaptığı da farklı değildi!
Ya Rusya, İran ve Esad rejiminin Suriye’deki sivil katliamı vahşeti!
Buna bir de Ukrayna eklenmiş, biz orada yaşayan insanlara üzülürken, ABD destekli İsrail’in Gazze’deki sivil kıyımı, hepsinin önüne geçti.
20 bine yaklaşan şehit sayısının üçte ikisi kadın ve çocuklar…
Yani bunlar, taammüden hedef.
Ve ABD, Almanya diyor ki; sivillerin öldüğü belgelenmedi!
Daha bunun üstüne ne söylenir ki?
***
İşte, Türkiye için beka ve tehdit uyarıları yaparken tam da bunu anlatmaya çalışıyorduk senelerdir.
Ülkemiz çocuklarını dağa kaçıran terör örgütlerinin, “Haçlı işgali çok da kötü bir şey değildir” diyen sümüklü terörist elebaşlarının eline düşseydi…
Şimdi anlıyor muyuz başımıza nelerin geleceğini!
*************
Boykot başka, ticaret başka!
Neredeyse bütün dünyayı kendisine köle yapan Siyonist Yahudi’nin gücü nedir?
Para.
Bunun sayesinde, küresel sistem ellerinde.
Para olunca silah da oluyor, siyaset de rehin alınıyor, ticaret ve enerjiye de hâkim olunuyor, dünyaya neyi nasıl söyleyecekleri de emrediliyor…
Peki Müslümanlar neden bu kadar güçsüz ve yönetimleri zayıf?
Elbette çok sebebi var ama, biri de bugünlerde gündemimizde.
Boykot örneğiyle…
***
Gazze’de katliam yapan Yahudilerin ürünlerini tabii ki boykot edelim, onlara para kazandırmayalım.
Lakin, Türk şirketlerinin İsrail’e ürün satmasına boykot istemek nedir yahu!
Silah satmıyorsan, işgalde işlerine yarayacak stratejik ürün vermiyorsan, mal satmamanın anlamı nedir?
Üstelik taahhüt ettiğin malı yollamadığında tazminat ödeyeceksen!
Aksine, satacaksın ve parasını alacaksın.
***
Binbir yalanla bu işi kışkırtanlara bakıyorum da…
Aralarında İran propagandasının sözcülüğünü yapanları mı ararsın…
Yoksa Gazze işgalinden hemen önce Türkiye’de Arap düşmanlığını köpürten tayfayı mı; yine hepsi birleşmiş.
Düne kadar “Bize ne Gazze’den” diyenler, şimdi Türk şirketlerinin ihracatını diline dolamış, bunun üzerinden hükûmeti hedef alıyor.
Beyler, siz önce Tel Aviv’de İsrail gizli servisi Mossad’la ne konuştuğunuzu ve hangi görevleri aldığınızı anlatın millete!
İran ağzıyla Türkiye’yi hedef almadan önce de, İran’ın 7 Ekim’de rolü var mı yok mu, onu sorgulayın.
Bakın, her gün yeni deliller çıkıyor ortaya.
Mısır istihbaratı uyarmıştı.
CIA biliyordu.
5 Ekim’de sınırdaki İsrail komandoları çekilmiş, borsada günler öncesinden dikkat çekici satışlar yapılmış.
Saldırının detaylı planları İsrail tarafından bir yıl önceden biliniyormuş...
Hamas’ın iki yıl önce filmini çektiği ve neredeyse bire bir uyguladığı 7 Ekim saldırısı sonrası “Gazze’ye saldırılırsa şunu yaparım, bunu ederim” diyen İran ve Hizbullahı nerede peki?
Ve İran’ın 23 milyar doları tam da bu süreçte neyin karşılığında serbest bırakıldı?
İran’a tek kelime etmeyenlerin, sabah akşam kendi ülkelerini hedef almaları tuhaf değil mi?
Buyurun işte, Müslümanların dünyada neden ilerleyemediğinin çarpıcı bir örneği.
