Top
Yetenekli Kalemler

Yetenekli Kalemler

yeteneklikalemler@tg.com.tr

10/02/2023

Allah yardımcımız olsun

Deprem bölgesinde, Adıyaman’da iki hafta önce oradaydım… Deprem olunca yüreğim yandı… Orada yıllarca görev yapmış birisiyim… Öğrencilerim vardı… Şimdi her biri kocaman adam olsalar da her biri mühendis doktor öğretmen olsalar da benim öğrencim, benim evlatlarımdı… O geçen hafta ziyaretimde beni karşılayan elimi öptürmek istemesem de polat gibi kollarıyla elimi büküp yine de öpen ve boynuma sarılan o dalyan gibi öğrencim Fahri… Enkazın altında kalmış… Ah Osman adındaki öğrencim de vefat etmiş… Daha ulaşabildiklerim bunlar ulaşamadıklarım ne hâlde kim bilir… Allah’ım bu ne büyük bir acı böyle… Diyor ki öğrencim, “Hocam o geldiğinizde oturup çay içtiğimiz bahçe ve meydan şu anda yerle bir oldu yok… Amcam depremden kendisi kurtulmuş ama içeride çocukları kalmış enkazın çevresinde deliler gibi dolanıp duruyordu yavrularım diye…

Bir diğer öğrencim, o da orada okul müdürü şimdi… Havanın eksi beş derece olduğunu ve kar yağdığını kurtulan insanların bile barınak yer bulmakta zorlandığını ve çok büyük bir sıkıntı çok büyük bir afete maruz kaldıklarını söylüyor…

Kahroldum… Ağlıyorum elimden bir şey gelmiyor… Derken beni gönüllü olarak yazın, ben de gideyim oraya diye kayıt yaptırdım… Ben bu hâlde iken oradaki bir kısım genç “hocam sen yaşlı değil misin?” diyordu da kendisi genç olarak “beni yazın ben gideyim” demiyordu… Bu nasıl bir ruh hâli o da ayrı bir sıkıntı… Okulda öğrencilerime bakıyorum depremin felaketin acının yüzlerinde emaresi yok… Bir taraftan acıyla felaketle yüreğimiz yanıyor, bir taraftan yardımlaşma için gösterilen gayretlere bakınca yüreğimiz biraz teskin oluyor ama bir taraftan da böyle acılardan felaketlerden bir şey anlamayan yüreğinde bir şey hissetmeyen duygu değerleri bitip tükenmiş kalmamış bir kısım genç çocuklar… Bunlar da bizim çocuklarımız… Bunlar da bizim canlarımız… Ne diyeyim ne söyleyeyim bilmiyorum… Allah hepimize yardım etsin… Kaybettiğimiz canlarımıza rahmet eylesin… Kurtulan yaralılarımıza acil şifalar versin… Yardıma koşanlarımıza güç kuvvet versin…

     Orhan Hoca

 

 

 

ŞİİR

 

          Uyuma

 

Sızı diyorlar buna yekpare bir camdan,

Yırtıyor, parçalıyor insanı kalb-i zeminden.

Neylesin mahlûk-i beşer, yoksa istikbali,

Uyuma! Kalk! Sensin bu işin faili!

 

Azimle çalış da kazan, dediler de kazanmadın mı?

Sığınacak bir liman, gösterdiler de sığınmadın mı?

Amelin akıbeti tecelli edecekse, muhakkak!

Ne diye yatıyorsun gecelerce, haydi kalk gez sokak sokak…

 

Yolunu aydınlatmaya yetmese de ikbalin,

Yolları aşmaya yok mu içinde mecalin?

Asil Bey kimse demedi mi sana?

Düşmeden ulaşamazsın hiçbir sona…

     Ömer Bülbül

 

 

 

          Kırma Gönül

 

Gel kendine etme zulüm, o büyük hatadır

Sakın şikest etme gönlü ol beyti hüdadır.

     Orhan Yavuz Ejder-Akhisar/Manisa

 

 

KELAM-I KİBAR KİBAR-I KELAMEST

(Büyüklerin sözü, sözlerin büyüğüdür)

 

 

Büyükler buyurdular ki: Her şeyin bir yasası var. Tasavvufun anayasası; vermektir. Yani seninki senin, benimki de senindir. Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) "Bilin bakalım Cennette benim sağ yanımda kim olacak?" buyurunca Eshâb-ı kirâm, "Allah ve Resûlü bilir" dediler. Bunun üzerine Peygamber efendimiz, "Cennette benim sağ yanımda, ahlâkı güzel olan bulunacaktır" buyurdular. Eshâb-ı kirâm sordular; ahlâkı güzel olan kimdir? Peygamber efendimiz (aleyhisselam) "Kızmayan, insanlara iyilik eden" buyurdular.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları