Bir mümin temel itikat bilgilerini Ehl-i sünnet âlimlerinin eserlerinden öğrendikten sonra Sevgili Peygamberimizin ahlakı ile ahlaklanmak için siyer kitapları okuyabilir demiştik. Çünkü bize, yaşanabilir bir toplumun nasıl oluşabileceği hakkında bilgi sunmaktadır. Biz onu görmeden sevmiştik peki o hayatımızın neresindeydi? Bu soruyu iyi anlayabilmek için siyer okumak lazım...

Siyeri okuduğumuzda Sevgili Peygamberimizin olaylar karşısındaki tutum ve davranışlarını, ölçülü ve adaletli oluşunu; yumuşak huylu ve merhamet sahibi bir insanla muhabbet hâlinde olduğumuzu öğreniyoruz. Cenab-ı Allah Tevbe Suresi’nin 128. âyeti kerimesinde “Ant olsun size kendinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir” buyurulmuştur.

Bu âyette Sevgili Peygamberimizin bize ne kadar düşkün olduğunu fark ederek onun ümmeti olarak onun gibi düşünmeli, onun gibi davranmalı, onun insanlar ile olan ilişkisini, ahlakını ve hayat tarzını örnek almalıyız. Ayrıca hiçbir durum karşısında dünyanın sonuymuş gibi davranmamalıyız. Siyer bilgisi zayıf olan bir Müslüman, Şarkiyatçıların birtakım düşüncelerine ya da İsrailiyyattan gelen bilgilere kolayca kanabilir Ehl-i sünnet yolundan uzaklaşabilir. Sevgili Peygamberimiz ve müminlerimiz hakkında söylenen asılsız sözlere inanabilir. Biz Müslümanlar, İslam düşmanlarına inat her gün yeniden imanımızı tazelemekle her an Sevgili Peygamberimizi düşünmekle ve onun rehberliğinde kendimize doğru bir yol çizmekle mükellefiz. Bu konuda rasih İslam âlimlerinin örnek hayatları ve tavsiyeleri de bize yol göstermektedir. Siyer kitapları da bu konuda mutlaka okumamız gereken eserlerdir. Hayatımızın her noktasında Sevgili Peygamberimizi kendimize örnek almak siyeri kalp atışımız hâline getirmeyi gerçekleştirmemiz dileğiyle...