Top
Ragıp Karadayı

Ragıp Karadayı

ragip.karadayi.ihlas@gmail.com

22/01/2023

Bindik bi alâmete, Gidiyoz kıyamete!

Köylü, şöyle cevap vermiş gence:

- İki çift sıçan var çuvalda…

- Allah Allah! Ne yapacaksın onları?

- Karşı köyden bir dostuma lazımmış, ona götürüyorum.

- Peki, niye ara sıra çuvalı sallıyorsun, bırak yerde dursun.

Gayr-i ihtiyari etrafına bakınan köylü, başını kaşımış, şu ibretlik cevabı vermiş:

- Ah! Yeğenim, eğer ben onları rahat bırakırsam düşünüp buradan çıkmanın yollarını arar, çuvalı kemirir dışarı çıkarlar. Çuvalı salladıkça tedirgin oluyor, dışarı çıkmayı unutuyor, yer kapmaya çalışıyorlar. Bunun için de birbirleriyle kavga ediyorlar. Bir müddet sonra sakinleşince köşelerine çekilip düşünmeye başlıyorlar, işte tam o zaman ben tekrar çuvalı sallayıp bunları bir daha kapıştırıyorum. Onlar birbirleriyle karanlıkta mücadele ettikçe hürriyetlerini ve kendilerini kurtaracak işlerden uzak duruyorlar. Bu da bizim işimizi kolaylaştırıyor. Yoksa akılları başlarına gelir, benim onları bir yere götürdüğümü anlar, ne edip edip çuvalı deler, kaçarlar. Ben de maksadıma eremem.

- !!!

Genç yolcu meselenin püf noktasını anlamış mıdır pek bilemem ama bizi millet olarak bir çuvala koyanlar durmadan aklımızı başımızdan alacak işler çeviriyorlar, ne dolaplar döndürüyorlar anlayamıyoruz bile. Herkes şişirilmiş yelkenleri doğrultusunda binmişiz bir alâmete gidiyoruz kıyamete…

Yol dediğin yol gibi,

Ulaşmalı bir yere.

Biz dön baba dönelim,

Geliyoz aynı yere.

Bindik bi alâmete,

Gidiyoz kıyamete.

 

Bu döngü kısır döngü,

Başı var da sonu yok.

Dönüyom dönemiyom,

Sonunda bir çıkış yok.

Bindik bi alâmete,

Gidiyoz kıyamete!

“Başa gelmedik iş, ayağa değmedik taş olmaz…” derlerdi büyüklerimiz. Kiminin başından bir ulu sevdadır gelir geçer, kiminin başında kara gün kararıp öyle çöreklenir üzerine kalır. Kimi gider gelmez Yemen’e, kiminin al kanı akar yeşilden çimene. Kimi Genç Osman gibi açar Bağdat kapısını, kimi Köroğlu gibi atılır meydana. Hasılı gördüğünüz insanların ayrı ayrı hikâyeleri var benim gibi. Kimi burcu burcu sevda kokar, kimi hasret, korku, ümit, evlat, ana baba kısaca insan kokar. Bütün dertleriyle, muhabbetleriyle yer yer kandırılmış Türk insanını bulursunuz karşınızda. Bu anlatılanlar Ayşe'nin, Fatma’nın, onun bunun, senin benim hikâyem, yabancı değil farkındaysanız. DEVAMI YARIN

 

 
 



Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp