Top
Ragıp Karadayı

Ragıp Karadayı

ragip.karadayi.ihlas@gmail.com

12/02/2023

"Bu ne biçim bakış tarzı?.."

"Madem öyle kesin kararlısın, o zaman kitabımı ver! Sen rotanı çoktan çizmişsin!.."

 

Saadet Hemşire şaşkınlıkla sordu:

- Bu ne biçim bakış tarzı?

- Bana has o biçim bakış Saadet Hanım! Şimdiye kadar böyle kitaplar okumadığım için hâlimden memnunum, vaktim oluyorsa bol bol dizi seyrediyorum, sonra keyfimce hayal kuruyorum, icap ederse gezip tozuyorum sevdiklerimle ve gönlümce! Bazı insanlar “Ahiretten haberin yok…” diyor bana, bu çeşit kitaplar okumadığım için. Benim için üzerinde yaşadığımız dünya mühim! Bu mühim şeyin orada olmadığını anlatmaya çalışıyorum, olmadık yerde sıkıntı yaşıyorum, şimdi olduğu gibi.

- Madem öyle kesin kararlısın, o zaman kitabımı ver! Sen rotanı çoktan çizmişsin! Bu kitabın bu şekilde saplantılı olana faydasının olabileceğini de sanmıyorum! Ben de kıymetini bilene veririm.

- Hakaret ediyorsun, farkında mısın?

- Hakikati söyledim Jale!

- Hayal âleminde yaşıyorsun, çok yazık! Hemşire olmuşsun ama… Neyse…

- Söyle çekinme! “Hemşire olmuşum ama adam olamamışım…” mı demek istiyorsun? Duyduğun her şeye inanıp boşuna heyecanlanıyorsun! “Dur, ben bi araştırayım, faydasına, zararına kafa yorayım...” demiyorsun, başkalarından duyduğuna göre hareket ediyor, öyle de yorumluyorsun.

- Doğru, gereksiz şeyler okuyarak miyop beş, astigmat dört dolaşmıyorum ortalarda. Gözüme zarar vermiyorum, çünkü ilerlemiyor gözlük numaram. Bazen bir hadise için “Aa şu kitapta bunun için şunu diyor!” diye atlamıyorum. Dolayısıyla insanlar sana “Ne diyo lan bu?” diyerek bakmıyor! Sonra yazarken aman noktalama, aman imlâ diye takıntılarım da olmuyor. Vücut on beşinde, ruhen altmışları yaşıyorsun, yani erken ihtiyarlıyorsun! Medeni âlemi dinleyince, saçma bi bakışları olmuyor sana karşı. Kendini yetmiş yaşında gibi hissetmiyorsun mesela. Biriyle ciddi bişeyler konuşmaya çalışınca “Yaa bana felsefe yapma! Yine mi uzaylılara bağladın?” gibi acayip cümleler duyup sinirlenmiyor ve üzülmüyorsun! Bir adım ötesini düşünme zahmetinde bulunmuyorsun. Sen hep bir adım ötesinden korkarken insanlar anı yaşayabiliyorlar dolu dolu!

- Ne diyeyim bilmem ki? Sana hep duâ edeceğim Jale, elimden başka bir şey gelmez! Allahü teâlâ hidayet ihsan eylesin!

- Sen kendine duâ et, et de bu modern binada, geri kafalı kalmayasın! Bak Saadet Hemşire! Bence konuştuklarımız bir tarafa, sen bunalımdasın ve büyük tereddüt yaşıyorsun! Hakiki hayata dair senin için şüphelerle dolu! Biliyor musun?

- Ne? DEVAMI YARIN

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp