Top
Öcal Uluç

Öcal Uluç

ulucocal10@gmail.com

02/12/2023

20.317 nüfuslu bir kasaba ve yarım düzine gol!

Türkiye’nin “FIFA sıralamasında 37’nci sıraya yükseldiğinin açıklandığı” haftanın sonunda, Fenerbahçe / Galatasaray / Beşiktaş; Avrupa kulvarında “İkisi kendi evimizde oynadığımız” üç maçta “14 gol” yiyip, “1 puan” alabildiler!..

Kimlere karşı; Süper Lig ikincimiz Galatasaray, İngiltere Ligi altıncısı Manchester United’a (Evimizde; 3 3)… Lig liderimiz Fenerbahçe, Danimarka Ligi’nde liderin 7 puan gerisinde yedinci durumda olan ve de “adını bile zor heceleyebildiğimiz” Nordsjaelland’a (Deplasmanda 1-6)… Lig üçüncümüz, ama grubunda sonuncu olan ve “çıkma şansını” kaybeden Beşiktaş, Belçika Ligi’nde liderin altı puan gerisinde beşinci durumda olan Club Brugge’a (Evimizde 0-5) karşı!.. 

Sürpriz mi; evet “maçlardan önceki yorumlara bakarsak sürpriz” amma, “maçlarda ortaya koyduğumuz futbola bakarsak”, bu istatistikler çok daha kötü de olabilir ve “yediğimiz gollerin sayısını” arttırıp, o “bir puanı bile” alamayabilirdik!

Avrupa arenasındaki bu acı tablo “çok acı bir gerçeği” gene ortaya çıkardı; futbol gemisi “kendi kendimize yaptığımız propaganda ve şişirmeler, gördüğümüz rüyalar ile” yürümüyor; hem “hoca” bazında, hem “futbolcu” bazında, hem “takım” bazında...

1991 yılında kurulmuş Nordsjaelland, Danimarka’nın Farum şehrinin takımı… Ve de internette “Vikipedi Ansiklopedisi’nde Danimarka’nın şehirleri listesinde ‘Farum’ adını tıkladığınız” zaman, şu satırlar ekrana geliyor:
“Danimarka’nın doğusunda, Zealand Adası’nın kuzeydoğusunda bir kasabadır. Kopenhag’ın kuzeybatısında bulunmaktadır. Kasabanın nüfusu 1 Ocak 2023 yılı itibarıyla 20.317’dir. FC Nordsjaelland adlı bir futbol kulübüne de ev sahipliği yapmaktadır.”

Bu arada bir hatırlatma; UEFA sıralamasında Türkiye dokuzuncu, Danimarka 14’üncü…

Ve nihayet geliyorum sonuç faslına…

Ey benim maçtan sonraki basın toplantısında “konuşulacak fazla bir şey yok” diyerek, soru bile almadan masayı terk eden Sevgili İsmail Kartal Hoca’m, aslında konuşulacak o kadar çok şey var ki…

Ama… “O konuşulması ‘asıl’ gerekenleri” konuşmadığımız için, işte yukarıdan beri anlattığım çok acı tablo ortaya çıkıyor…

Maç gecesi, TV ekranlarında, geçmiş yıllardaki “hakemler, havalar, sahalar, bahanelerine uygun” bir şekilde, hâlâ “Olabilir, çok sakatımız vardı” diyenler de, “bu acı tablonun” ortaklarıdırlar…

Ey benim meslektaşlarım, haberlerini sayfalarımıza da koyuyoruz; İngiltere’de “Manchester United / Erik ten Hag / Onana kıyameti” nasıl kopuyor?..

Bizde ise böyle bir hezimetin sonrasında, “sezon başından beri övgüler yağdırdığımız” hocamıza “bir soru bile” soramadık… Yazıklar olsun!..

Büyük başkanlara mesaj

“Ülke içi yarışmada sportif rekabeti çöpe atarak, ‘birbirine, Federasyon’a, hakemlere söz savaşı açan” büyük kulüplerimizin saygın başkanlarına da bir çift sözüm var…

Siz “her kötü sonuçtan sonra” hakemlerden başlayarak “birbirinizi, Federasyon’u ve de özellikle hakemleri suçlama” yarışına devam edin… Dönüp “onca milyon avrolar verdiğiniz futbolculara, o kadroları teslim ettiğiniz hocalara” bakmayın… 

İşte sonucu... “Yan gel de yat, oh ne rahat” diye düşünen futbolcular da, artık “aynaya bakıp kendilerine hesap sorma ihtiyacını bile duymadan ‘Haftada iki maçın yorgunluğu (!), hakemler, sakatlar, cezalılar, hava ve saha durumu” bahanelerinin arkasına saklanmayı âdet hâline getiren hocalar da, sizlerle beraber bu acı tablonun baş sorumlularıdır. Lütfen anlayın artık…

Okan Hoca’ya“Yarım düzine gol” uyarısı! 

Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi’nde gruptan çıkabilmesi için, öteki iki takımın oynayacağı maça bakmadan “doğrudan” Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da, Kopenhag’ı yenmesi gerekiyor…

Bunun için dün gazetemizin WEB sitesindeki “Galatasaray üzerine ‘acı’ bir yazı!..” başlıklı yazımda “Evet, Galatasaray Kopenhag’da Kopenhag’ı yenebilir, belki de yenecektir de…” diyen kendim de dâhil… Gruptaki son maçı “Çantada keklik gibi görmeye hevesli” herkese ve özellikle de Okan Buruk Hoca’mıza, “Danimarka Ligi’nde ‘Yedinci durumdaki Nordsjaelland’ın yedi puan önünde lider olan’ bir takıma gidiyoruz” mesajını “altını çize çize” göndermek, görevimdir!..

Bir de ek olacak mesajımda; “Grupta beş puan kazanabildiğimiz beş maçtaki zafiyetlerimizden alınacak dersleri de göz önünde bulundurarak…”

Serdal Adalı ne der, acaba?..

Beşiktaş kongresi gelip çattı. Beşiktaş üyesi birkaç arkadaşımla “Ne var ne yok, ne olacak” diye telefonlaştım. 

Bir tanesinin bir cümlesini sütunuma alıyorum; “Hasan Arat’ı seçmezsek, seçilecek rakibi, Ahmet Nur Çebi’yi bile aratır!..”

Karar kongreye gelecek Beşiktaş üyelerinin!..

Şaka!..

Futbol Federasyonu, futbolumuzda, Fair-Play’i bir türlü yerleştiremezken, şimdi de, Play-Off sistemini yerleştirmek istiyor!..

Ah şu İngilizceden gelen terimler; Allah kolaylık versin!.. 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp