Top
Mesut Parlak

Mesut Parlak

mesutparlak@sozcum.com

30/08/2023

Yarın çok geç olmadan…

Bugün Türkiye'nin enflasyon canavarı; pahalılık, yoksulluk sorunları olduğu gerçeği ortada. Her akşam ekranlarda uzmanlar bu durumları tüm detayları ile dile getiriyor ve çıkış önerilerinde bulunuyorlar. Ancak ortak kanıları, durumun her geçen gün daha da zora gireceğidir.

Ülkeler, belirli dönemlerde bu tür ekonomik zorluklarla karşı karşıya kalabiliyor, sıkıntılı dönemler de yaşıyorlar. Yeni kadrolar yönetimlere geliyor, belli bir süre sonra koşulları düzeltip ülkeyi düzlüğe çıkarıyorlar. Türkiye'de bu zorluklar altında 2021 den başlayarak ciddi sıkıntılar çekiyor. Bu sıkıntılara sebep, uygulanan yanlış ekonomik yöntemlerdir. Sıkıntıların, uzun süre devam edeceği de uzmanlarca dillendiriliyor.

Ülke, geçmişten bu güne  değişik zamanlarda ekonomik sıkıntılar çekti. Ancak üç yıldır giderek ağırlaşan ve daha ne kadar süreceği belli olmayan ekonomik bir sarmalın içinde. Bu sıkıntılar bir şekilde düzelir ve halk gün ışığına çıkabilir.

Şu anda Türkiye, öyle bir sıkıntı ile karşı karşıya ki, eğer ülkeyi yönetenler, tüm muhalefetle birlikte ,biran önce buna bir çözüm bulamazlarsa, o zaman çözümü bulunamayacak bir durumla karşı karşıya kalacağız.
SORUN BEKA…

Türkiye, her geçen gün inanılmaz göçle karşı karşıya. Medyanın güçlü seslerinin dillendirdiği “Türkiye işgal ediliyor” sözleri tüm yurttaşların yüreğini kanatıyor.

Sosyal medyadaki, binlerce yabancı sınırlardan ellerini kollarını sallayarak gelenler. TIR kasalarından, kentlerin ortalarına  güpegündüz bırakılan yüzlerce kaçak görüntülerini izleyince, ülke geleceği için endişelememek mümkün değil.

Bizler bu vatanın yurttaşlarıyız. Bu ülke sınırları cetvelle değil, kanla çizildi. Bu ülkede yaşayan Türk, Kürt, Ermeni, Rum yurttaşları ülkenin gerçek sahipleridir. Bizler iyi ve kötü günlerde hep birlikteyiz.

Geçmişte ülkeye Yugoslavya ve Bulgaristan'dan Türkler geldi. O gelişler kontrollü ve Türk kökenlilerdi. Bu günkü kaçak gelenler, asla kontrollü bir geliş değildir. Yetmiyor, gelen bu yabancılara TC kimliği veriliyor.  Kimdir bunlar, bizlerle hiçbir benzerliği olmayan bu insanlar, TC vatandaşı olup seçimlerde ülkem insanının kaderi için oy kullanıyorlar.

Sayın Özdağ'a, bir Albayın ifadesi.”Afganistan'dan gelenlere bakınca, bunlar hiç 5000 kilometre yoldan gelenlere benzemiyor. Hepsi genç, ellerinde ne bir bavul, ne bir çanta, su bile yok. Sanki sabah uyanmış işe gitmek için sokağa çıkan biri gibi. Hiçbir yorgunluk emaresi olmadığı gibi bir üzüntü ifadesi de yok. Bu Afgan ve Pakistanlılar, Suriyeli gibi savaştan kaçıp gelenler de değil.

Şu anda Türkiye'de olan sığınmacı sayısı, TÜİK'in açıkladığı enflasyon sayısı gibi. 3.5-4 milyon. Bu konular da en büyük uğraş veren ve devamlı gündemde tutan Zafer Partisi Sayın Genel Başkanı Ümit Özdağ'dır. Onun ifadesine göre sığınmacı sayısı 13 milyon. Bu sayı, gelecekte Türkiye için nasıl ve ne acılar çekileceğini de tüm çıplaklığı ile açıklıyor. Sayın Özdağ, bu tümüyle Emperyalist bir proje olup, gelen Afganların büyük çoğunluğu ABD ile işbirliği yapan kişilerdir. ABD, gerçekte bunları ülkelerine götüreceklerdi. Ancak şimdi bu göçmenleri istediği gibi kullanacak. Bunlar büyük oranda ABD'den maaş bile alıyor olabilirler.

Bu ülkeyi parçalamak, iç savaş çıkarmak için geçmişte de, Alevi-Sünni, Türk -Kürt  problemleri yarattılar başarılı olamadılar. Şimdi yine, tüm bu sığınmacılarla böyle bir oyuna kalkışabilirler.

Bu ülke bizim, birlikte yaşıyoruz. Bu yazdıklarım asla ırkçılık değil…
Bu vatan bizim. Bu ülkenin gerçek hiçbir yurttaşı vatanı için canını vermekten kaçınmaz. Bugünkü yönetim de bulunanlarında vatan severliğinden asla kuşkum yok. Bir an önce lütfen, buna bir çözüm bulup bu sığınmacıları, TC yurttaşı yapılanları da ülkelerine gönderelim.

30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN…

SON SÖZ; Öküzün süt vaadine kananlar, kısa sürede inek gibi sağıldıklarını anlarlar. ÇİN ATASÖZÜ

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp