Son günlerde ülke gündemini oluşturan konu Sayın Meral Akşener!! Hangi TV kanalını açsanız aşağı yukarı konu Meral Hanım. Meral Hanım'ın gündemde olmasının nedeni, hem parti kongresindeki sert ve tehdit içeren konuşması, hem de günlerce suskun kalıp,26 Ağustos'ta yapacağı konuşmayı bekleyin söylemleri idi.

Kongrede çok sert ve zaman zaman öfke kontrolünü kaybeden konuşması, çoğu kesimler tarafından eleştirildi. Çünkü parti kurulduğundan bugüne Meral Hanım'ın bu tür bir konuşma yapmamasıydı. Meral Hanım dünkü siyasetçi değil, yılların deneyimine sahip. Seçimlerin kaybedilmesinden sonra, uzun süre sessiz kaldı. Hatta kamuoyu, neden bu sessizlik derken, İYİ parti sözcüleri 26 Ağustos'ta, Afyon'u işaret ettiler. Gün geldi, Meral Hanım 26 Ağustos'ta büyük bir merakla beklenen konuşmasını yaptı. Bu konuşma içeriği ne kamuoyu, ne de kendi seçmeni tarafından olumlu bulunmadı. Genel tema, altılı masa ve kaybedilen seçimlerde, kendisi ve partisi ak kaşık, tüm seçim mağlubiyeti ittifak ve özellikle Kemal Bey'di.

Gerçekte bu seçimde, suçlu aramaya gerek yoktu. Suçlu aramak gerekirse, İttifakı oluşturan tüm partilerdi.

Konu Sayın Akşener ise,
Filmi biraz geriye sarıp, Sayın Akşener'in MHP'den sonraki siyaset yolculuğuna bir bakalım.

Sayın Akşener, 8 Eylül 2016 tarihinde, MHP disiplin kurulu kararıyla partiden ihraç edildi. O kongrede, hukuk oyunları yapılmasa idi Sayın Akşener o partinin Genel Başkanı olacaktı.

Meral Hanım ve yol arkadaşları yeni bir parti kurdu. İYİ Parti çok kısa sürede, kamuoyunda karşılık buldu. Kamuoyundaki beklenti, deneyimli bir hanımefendi ve milliyetçi oluşuydu. Meral Hanım halkla birebir el sıkışıyor ve söylemleri ile merkez sağda yeni bir parti görüntüsü veriyordu. Kısa sürede ki kamuoyu araştırmalarında hızla irtifa kazanıyordu. Müthiş bir performans yakalanmıştı. Hatta kamuoyunda öyle bir intiba uyanmıştı ki, böyle giderse İYİ Parti bir süre sonra ana muhalefet partisi olabilir deniyordu. Seçimler yaklaşırken, Sayın Kılıçdaroğlu ve sayın Akşener dirsek teması ile millet ittifakını sağladılar. Bu altı partinin bir araya gelişi toplumda büyük heyecan yarattı. Devamlı toplantılar yapılıyor, alt kadrolar yeni bir Anayasa ve iktidarın yapacakları satırlara dökülüyordu.

Hem Cumhur ittifakı ve yandaşları, millet ittifakı Cumhurbaşkanı adayının açıklanması için adeta baskı yapılıyordu. Millet ittifakı, adayın ittifak içinde belirleneceğini her defasında dile getiriyorlardı. CHP kanadı Sayın Kılıçdaroğlu adayımız derken, zaman zaman, Meral Hanım kazanacak aday diyor, partisi içinden de arada Kemal Bey'in kazanacak aday olmadığı dile getiriliyordu.

Beklenen gün geldi ve aday belirlenecekti. Kemal Bey o güne kadar aday olacağı konusunu dile getirmediği gibi, bu konuda suskun kaldı. Kemal Bey 13 yıldır devamlı seçim kaybettiğini, artık siyasi yaşamının sonuna geldiğini biliyordu. Bu adaylıkla siyasi yaşamını taçlandırmak istiyordu. Son toplantıya gelinmeden, Kemal Bey ittifakın dört partisine CHP listelerinden adaylık vererek adaylığındaki oylamayı garantilemişti.

Son toplantıda, adaylık gündeme gelince ortalık toz duman oldu. Meral hanım 5/1 kalmıştı. Orada neler oldu o ortaya çıkmamıştı. Belli ki. O toplantıda ki davranışlardan Meral Hanım çok incinmiş ve masadan kalkmak zorunda kalmıştı. Masadan kalkmakla kalmadı, çok gereksiz ve acıtıcı bir konuşma yaptı. Yaşanan bu olay, millet ittifakına inanan tüm kesimlerde hayal kırıklığı yaşattı.

“Seçim o anda kaybedilmişti”

Bu yaşanan olaydan sonra Kemal Bey kaybediyor, İYİ Parti oyları %9'lara düşüyor ve ittifaka umut bağlayan tüm kesimler büyük bir hayal kırıklığı yaşıyordu.

Seçim kaybediliyor, ittifak partileri birbirlerini suçluyorlardı. Hiç boşuna uğraşmayın hepiniz birlikte kaybettiniz. Bu yaşanan mağlubiyet, Demokrasiye olan inançlı kesimlere tam bir darbe oldu.

Geçmiş yazılarımda, bir kaç kez dile getirmiştim. Masadan kalkanın siyasi yaşamı biter !!

Yerel seçimler yaklaşıyor. Herkeste bir efelenme. Her parti tek başına diyorlar. Girin tek başınıza da, boyunuzun ölçüsünü alın. Parti amblemi ile gireceğiz diyeceğinize, siyasete sırtını dönen seçmeni kazanmaya bakın.

Son günlerde iktidar kanadı özellikle eğitimde laiklik karşıtı neler neler yapıyor. Muhalefette ses yok !!!

Yiğidi öldür hakkını ver derler. Sayın Cemal Enginyurt, seçimler sonunda ittifak için aleyhte tek kelime kullanmazken, CHP listesinden seçildiği için, Kemal Bey'e ve CHP'ye teşekkür etti. Tüm muhalefet genel anestezi almış gibi derin uykuda iken, bu yiğit vekil tek başına muhalefet yapıyor.

Eğer Demokrasiye inanıyorsak, batıdaki gibi siyasette başarısız olan, özellikle lider pozisyonunda olanlar gitmeli. Son seçimin başarısızları belli. Bundan kim ne anlıyorsa anlasın ve gereğini yapsın. Kemal Bey partiyi sağ salim iskeleye yanaştıracağım derken, korkarım Tersaneye taşıyacak.

SON SÖZ: İnsan gelişimi bir trene benzer. Kendini aşan insan garından, haddini aşan insan rayından çıkmış demektir. ROBİN SHARMA