Top
20/02/2024

Muhalefetin Kürt korkusu

Kılıçdaroğlu'nun olağanüstü gayreti, Batı başkentlerinin sınırsız desteği ve PKK-FETÖ kardeşlerin çabasıyla kurulan ittifakı hoyratça tüketti CHP yönetimi. Şimdi ise çaresiz durumda.

Yerel seçimlere az bir zaman kalmasına rağmen yanlarında ne kürsülerde gözyaşlarına boğulan ablaları, ne uzun nutuklarıyla insanı canından bezdiren ağabeyleri var. Erdoğan'ı devirmek uğruna, kendi liderlerine siyasetin kapılarını kapatanlara saadet kapılarını açanlar dahi tekkeyi terk ettiler. Hepsi ortaya sermaye koymadan yaptıkları ticaretin büyük kârını toplayıp, görünmez oldular.

CHP'nin elinde sadece uzun süredir masanın altında özenle sakladığı DEM kaldı. Fakat artık bu uzatmalı sevgilinin gizlenmeye niyeti yok. Mersin, Esenyurt, Adalar derken CHP İstanbul'u kaybetmemek için elinde ne kaldıysa vermeye razı. Onlar razı da, Kürtleri partisine zimmetli gibi gören DEM bu seçimde ayazda kalırsa hiç şaşırmamak gerek.

Son seçimlerde desteği giderek azalan parti bir yandan Kandil'e olan biatını sürekli tazelemek, diğer yandan içeride büyüyen krizlerle boğuşmak zorunda, tıpkı içinden çıktığı yoldaşı CHP gibi.

Esenyurt ve Küçükçekmece gibi ilçelerde Ak Parti'nin yıldızının yeniden parlamasıyla PKK paniğe kapılmış durumda. Aziz Yeniay'a karşı düzenlenen Kalaşnikof'lu terör saldırısı yaşadıkları sarsıntının bir dışavurumu sadece. Küçükçekmece'de Ak Parti geçtiğimiz seçimlerde aldığı yüzde 44 oya rağmen HDP'nin CHP adayına verdiği destek sayesinde 5 puan gibi bir farkla Küçükçekmece'yi kaybetmişti. Şimdi Aziz Yeniay gibi başarılı ve ilçenin yakından tanıdığı bir isim tüm dengeleri altüst etti.

Benzer bir durum Esenyurt'ta da yaşanıyor. 2019'da yüzde 45 ile birinci parti olmasına rağmen Ak Parti, yine HDP-CHP ittifakı yüzünden ilçeyi kaybetmişti. CHP'nin ittifak anlaşması yüzünden hâlâ aday açıklamadığı Esenyurt'ta Ak Parti bölgede iyi tanınan ve sevilen Hamit Öncü'yle seçime giriyor. Tıpkı Yeniay gibi Öncü de Doğu Anadolu kökenli bir isim. Ak Parti adaylarının bu iki ilçenin demografisinde ciddi bir ağırlığı olan şehirlerden göçmüş olmaları DEM'in işini oldukça zorlaştırıyor.

Kendi tabanını "Kürtlerin ötekileştirildiği" tezviratı sayesinde oluşturan DEM ve oy uğruna tarihsel olarak dayandığı ilkel ırkçılıktan uzaklaştığı iddiasındaki CHP için Ak Parti iktidarında siyaset üretmek çok kolay değil.

Çünkü Kürtçeye yönelik baskıları bütünüyle ortadan kaldıran, üniversitelerde Kürt Dili bölümleri açan, bununla da yetinmeyip devletin televizyon kurumunda Kürtçe yayın yapan kanal kurulmasını sağlayan Ak Parti, bölücülerin tüm tezgâhını bozdu. Ocaklarına incir ağacı dikti. İşte bu yüzden İstanbul Havalimanı'nda yaşlı bir Kürt kadının dil bilmediği için 2,5 saat rehin tutulduğu gibi akla ziyan iftiralara tevessül etmek zorunda kalıyorlar. Allah'tan havalimanının her yerinde kameralar var da, PKK'dan hüküm giymiş oğlunun kameralar önünde evirip çevirdiği, çirkin propagandasına malzeme yaptığı teyzenin kapıya kadar havalimanı görevlileri tarafından tekerlekli sandalyede taşındığını görebildik.

CHP'nin payanda duvarı göstermelik aday Meral Daniş'i asıl kızdıran bu çirkin oyunun bozulması olmadı. Kendisini bağırlarına basan Diyarbakırlı kalabalık bir kitleye Kürtçe selam verip, onlarla halaya duran Murat Kurum DEM'in ayarlarını epey bozdu.

DEM ve CHP, kendilerine mecbur sandıkları Kürt seçmenin en fazla oy verdiği partinin Ak Parti olduğunu unutmuş olabilirler. Meral Daniş, bölücülerin canını acıtan bu gerçeği hatırlamak isterse Kürt gençlerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı zılgıtlar ve erbaneler eşliğinde karşıladığı o tarihi görüntüleri yeniden izleyebilir.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp