Top
20/09/2023

Mikadonun çöpleri…

Çeşitli renklerde 41 ince çubuk vardır. Oyuncu sayısında kısıtlama yoktur. Çubuklar bir demet olarak dik tutulup masaya gelişigüzel bırakılır. Kural, çubuk yığını arasından alınmak istenen  dışında başka çubuklara dokunmamak, onlardan birini bile hareket ettirmemektir. En ufak harekette oyuncu yanar, son aldığı çubuğun puanı sayılmaz ve oyun sıfırdan başlar.

Bizde mikadonun çöpleri olarak bilinen oyunun adı başka ülkelerde farklı. Sanılanın aksine Japon oyunu değil, 1936 yılında Macaristan'dan ABD'ye gelince tanınan Avrupa kökenli zeka, sabır, dikkat ve kaotik ortamlarda çözüm üretme becerisi gerektiren bir oyun mikado.

Mikadonun çöpleri deyince Melih Cevdet Anday'ın 1967'de yazdığı muhteşem tiyatro oyunu gelir  akla… Anday oyunda, insanların boşa çıkmış yaşam beklentilerini, burukluklarını, ayrılıkları,  kırılmışlıklardan oluşan mutsuzluklarını, hüzünlerini, türlü çeşit ‘oyun'lardan oluşan dünyaları anlatır.

***

Her biri farklı renkte, sayıda, değerde olan çubuk yığınından birini, diğerlerine zarar vermeden aradan çekmek. Kaosu dengeyle, ‘öbürlerini' de düşünen özen ve ileri görüşlülükle bitirerek bir bakıma düzeni sağlayıp ‘oyun'u kazanmak!

Böyle becerikli, dengeli, karmaşayı bizzat yaratan değil çözüm üretebilen birilerine Türkiye'nin, hele de memleketin umudu olması gerekirken kendisi ortada mikado yığını gibi duran CHP'nin öylesine ihtiyacı var ki.

Mesela bugün CHP'de…

Size mi kaldı başka partileri Meclis'e taşımak diyenlere aldırış edilmedi, vekillik dağıtıldı.

Her ankette dünya liderinin önünde çıkan isimler dururken tek adam yönetimine inat ‘aday benim' diyenin dediği oldu.

Sekiz cumhurbaşkanı yardımcılı ucube sistem dağılıyordu ki ‘seçimden sonra tam dağılırız' denilerek son anda toparlar-mış gibi yapıldı.

Seçim bitti, yorgan gitti saç saça baş başa oldular.

Bilmem kaç seçimdir kaybediyorsunuz komple gidin diyenler hain ilan edilip, koltuklara yapışıldı.

Daha düne kadar Kılıçdaroğlu'na toz kondurmayan isim ‘değişimin' umudu olarak ‘adayım' dedi!

Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi halkın her ankette birinci ya da ikinci sıraya koyduğu, ama tırsarak, millete bakıp ‘adayım be' diyemeyenler vantrologlar gibi karnından konuştu.

İzmir kongresini yaptılar. Yumruklar, tekmeler, küfürler, hakaretler… CHP'liler tarafından çağrılan Türk polisi son anda yetişti imdada!

Konya'da kongre yaptılar. Kavga kıyamet.

Gebze ilçe kongresi yaptılar. Yine hır çıktı, birbirlerinin yakasına yapıştılar.

Nerede CHP kongresi var emniyet o şehirde izinleri iptal ediyor artık!

On binlerce çocuğun okula aç gittiği memlekette her şey güllük gülüstanlıkmış gibi takılan AKP'liler ve dünya lideri bıyık altını bıraktı kahkaha ile gülüyor muhalefetin, özellikle de ana muhalefetin haline.

Meral Akşener konuştukça öğreniyoruz neler olmuş, neler döndürülmüş!

2014'te cumhurbaşkanı adayı olarak ekmek için Ekmeleddin'i burnumuza dayayıp, ‘tıpış tıpış' oy verdiren CHP genel başkanı mesela, 2018 yılındaki seçimlerde süper bir buluş daha yaparak ‘yepyeni' bir isimle çıkmış ortaya…

Zehir içtim, zehir diyerek anlattı Akşener kendi partililerine:

“15 milletvekili için ricaya gittiğim akşam Kılıçdaroğlu bana cumhurbaşkanı adayı olarak Abdullah Gül'ü (AKP'nin baş kurucusu, genel başkanı, başbakanı, cumhurbaşkanı) önerdi! Ben de ‘arkadaşlarımız beni aday etti, önceden ilan edildi' diyerek kabul edemiyeceğimi söyledim. Son seçimden önce iki belediye başkanı (İmamoğlu ve Yavaş) aradılar, geldiler evime. Birer kere daha sordum, ‘ne olur aday olabilir misiniz' diye. Olamayız dediler!”

***

Mikadonun her biri ayrı değere ve renge sahip 41 çöpünü diğerlerine zarar vermeden tek tek temizler gibi, memleketin ve ana muhalefetin kırk bir buçuk kere maşallah sorunlarını çözecek birileri çıkar mı peki?

Çıkar…

Oyunu kuranlar ortadaki kaosun çözülmesini gerçekten çok isterlerse, çözüme gerçekten ihtiyaç duyarlarsa çıkar!

Yoksa her çubuğu çekişinde özensiz, uydurukçu biri diğerlerini de devirir.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp