Top
Ege Cansen

Ege Cansen

cansen@sozcum.com

30/01/2020

Yolsuzluk ve yozlaşma

Kendilerine “sivil toplum örgütü” veya non governmental organization (NGO) diyen derneklerin gelir kaynaklarını öğrenememişsem, faaliyetini değerlerken mesafeli durmayı tercih ederim. Bu, onların yaptıklarını onaylamıyorum anlamına gelmez. Sadece bu örgütlere para verenlerin, derneği önyargılı yönlendirmiş olmasından kuşkulanırım.1993 yılında Berlin'de “uluslararası saydamlık” (Transparency International-TI) adlı bir dernek kurulmuş. Bu dernek amacını “yolsuzlukla mücadele ve suçları önleme” diye tanımlıyor. Ben de yıllar önce bu derneğin İstanbul'daki bir toplantısında “yolsuzluğu artıran toplumsal değer yargıları” konulu bir konuşma yapmıştım. TI, her yıl Türkçe başlığı “Dünya Yolsuzluk Sıralaması” olan bir tablo yayımlıyor. Bu tablonun özgün adı “The Corruption Perceptions Index” yani “Yolsuzluk Algılaması Endeksi”dir. Ülkelerin yolsuzluk düzeyini ve bu düzeyin yıllar boyunca geçirdiği değişimi ölçmek ve bunları endekse dönüştürmek çok zor bir iştir. Dernek de bu zorluğun bilincindedir. Muhtemelen gelmesi kaçınılmaz itirazları savuşturmak için “Biz gerçeği değil, algıyı ölçüyoruz” diyor. Arkasından da “Algı, çoğu zaman gerçekten önemlidir” diyorlar. İçimden “Vallahi haklısınız; bizde de bunu en iyi AKP'liler bilir” dedim.

TÜRKİYE'NİN YOLSUZLUK SIRALAMASI SERÜVENİ

Yolsuzluk endeksinde “100” tam puandır. Yani o ülkede yolsuzluk yok demektir. “0” ise ülkede yolsuzluk çok anlamına geliyor. Türkiye'nin 2019 puanı 39'dur. 180 ülke arasında 91. sıradadır. Yerimiz %50'nin sınırındadır. Türkiye, en iyi derecesini 50 puanla 2013 yılında elde etmiş, 175 ülke içinde baştan 53'üncü olmuştur. Yani ilk %29'a girmiştir. En kötü yılımız 2002'dir. O yıl 32 puanla, 102 ülke içinde 64. olmuşuz. Yani ülkelerin %64'ü bizden iyidir.  Bu sıralamalardan çıkan sonuç, AKP iktidarının 2003'den 2013'e kadar Batı'da itibar kazandığı, sonra itibar algılamasında düşüşe geçtiğidir.

YOLSUZLUK

Yolsuzluk “kişinin kamusal yetkisini, kişisel yarar sağlamak için kullanması” demektir. Bu tanımda geçen üç sözcüğü açmak gerekir. Mesela “kamusal yetki”nin kaynağı illa kamu yetkilisi (müsteşar, vali, genel müdür, imar müdürü, polis veya başhekim vb) unvanına sahip olmak demek değildir. Etkili olmak bazen yetkili olmaktan da iyidir. Eskiden böyle kişilere “nüfuz sahibi” denirdi. Nüfuz “içine girmek” demektir. Üzerinde duracağımız ikinci kelime “yarar”dır. Bu yarar veya çıkar, elde edildiği gün para olmayabilir. Mesela örgütlü sınav yolsuzluğu ile bir okula girmek o an kişiye para kazandırmaz. Ama ileride o kişiye maddi bir imkan sağlar. Üçüncü anahtar kelime “kişisel”dir. Kişisel, bizzat “kişinin kendisi” anlamına gelebileceği gibi, aile efradı, akrabaları, hemşerileri, partilileri, etnik grubu, tarikat üyeleri ve minnettar olduğu dostları, anlamlarına da gelebilir. Ülkemizde yolsuzluğun yaygın olmasının önemli bir sebebi bu tür “bağlılıklar”dır.

Son söz: Yakınını kollamak da bir yolsuzluktur.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları