Top
Muharrem Sarıkaya

Muharrem Sarıkaya

msarikaya@htgazete.com.tr

29/10/2013

'Doğum günü...'

BİR ödül töreniyle gitti, bir ödül töreniyle dönüyor.
Bedeni bu ödül töreninde olmayacak, insanların yüzlerini göremeyecek; ama şarkılarını avazı çıktığı kadar söyleyen, aklına geldikçe mırıldananların arasında yaşayan varlığını, bu kez devlet kucaklayacak.
Hem de en tepesinde...
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü'nün dün Ahmet Kaya'ya verildiğini duyduğumda "Cumhuriyet'in büyüklüğü" dedim.
Toprakları üzerinde yaşayan herkesin ortak referans noktası Cumhuriyet, 90'ıncı yıldönümünde de kucaklayıcılığını bir kez daha sergiledi.
"Kimsesizlerin kimsesi" olmak için yola çıkan Cumhuriyet, 90 yıllık yolculuğunda kesintiler olsa da yine varacağı noktaya ulaşmasını bildi.

BEYAZ GÜVERCİN

Aynen dün Ahmet Kaya'ya verilen büyük ödül gibi...
Hem de doğum gününde...
Gülten Kaya da büyük ödülün eşine verildiğini duyduğunda sevincini, "Ona doğum günü hediyesi oldu..." sözleriyle dile getirmiş.
Ahmet Kaya ile son olarak Hacıbektaş'ta şenlikler sırasında görüşmüştüm.
Yıllar önceydi, siyah giyme eylemini başlatmış, sakal bırakmıştı.
"Tenin kara, sakalın kara, elbisen kara; kapkara olup çıkmışsın" dediğimde gülerek verdiği yanıt hâlâ kulaklarımda:
"İçimizdeki o tutsak güvercin bir gün uçacak; o gün elbiselerim gibi günüm de beyaz olacak..."
O günü bedeni görmedi.
Ama dün beyaz güvercini uçtu.
Hem de yıllardır karşı mücadele yürüttüğü "düzen", en üst derecede ödüllendirerek uçurdu o beyaz güvercinini.
Belki bazılarımız eleştirecek, tepki gösterecek.
Bunu yapanlara müzik çalan herhangi bir kahveye, bara, diskoteğe, eğlence mekânına uğramalarını öneririm.
Özellikle de son dönem oldukça rağbet toplayan "45'lik" gibi disko-pub niteliğindeki mekânlara...
İçlerinden herhangi birinin o gün Ahmet Kaya'ya ait bir tek şarkıyı çalmadıkları söylenemez.
Onun şarkılarından birini bir sanatçının söylemediğini de...
Büyük ödülün veriliş gerekçesinde de belirtildiği gibi, Ahmet Kaya müziği, yorumu ve söylemiyle bugün farklı görüşlerden çok sayıda insanı bir araya getirdi.
Nasıl Cumhuriyet herkesin ortak referans noktasıysa, Ahmet Kaya şarkıları da ayrımsız herkesin şarkısı oldu.

DEVLET GİTTİ

Hangi birini sayayım ki; Adı Bahtiyar, Başım Belada, Hani Benim Gençliğim veya insanı alıp götüren "Yakamoz"...
Ya da sanki yıllar önce bilip de yazmış gibi bugünü anlatan doğum günü şarkısı:
"İnsanların yüzlerini göremiyorum
Boğazım düğüm düğüm çözemiyorum
İstesen de yanına gelemiyorum
Tutsam şu karanlığı, tutsam da yırtsam
Ah elim tutuşmasa, elini tutsam
Susmasan konuşsan, sesini duysam
Tutsam güzel yüzünü, bağrıma bassam
Doğum günüm bugünüm
Doğum günüm gülüm
Doğum günüm diyorsun
Doğum günün kutlu olsun
Mutlu ol senelerce
Sana boncuktan kuş yaptım, konacak pencerene
Karakollar beni alır, sorgular gecelerce
Hiç bekleme belki gelmem
Gelemem senelerce..."
O şarkısındaki gibi senelerce gelemedi ama devlet ona ödülle gitti.
Cumhuriyet'in 90'ıncı yılı kutlu olsun...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp