Top
Muharrem Sarıkaya

Muharrem Sarıkaya

msarikaya@htgazete.com.tr

24/01/2014

'TIR'lar MGK kararı...'

ADANA'da aranmak istenen TIR'lar hakkındaki tartışma şu üç soru ekseninde yapılıyor.
1- MİT mensupları TIR'lara hangi görev tanımı içinde eskortluk yapıyordu?
2- MİT kontrolündeki TIR'ları savcı durdurup arayabilir mi?
3- TIR'ları durdurup arama yapmak isteyen savcı mı, yoksa ona izin vermeyen MİT mensupları mı yasalar karşısında haklı?
HSYK'da da birkaç gündür bu üç sorunun yanıtı aranıyor.
Aktarıldığına göre ilk soruya yanıt alınmış.
Diğer ikisine yanıt bulunamadığı için de ne yönde karar alacaklarını bilmiyorlar.
Çünkü Oslo görüşmesi nedeniyle 20l2'de MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve arkadaşları hakkındaki işlemi durdurmak amacıyla MİT Kanunu'nda aceleyle yapılan düzenlemede boşluk kalmış, bu gibi durumlar öngörülmemiş.

'F...' BENDİ GEREĞİ
HSYK da bu durumu göz önüne alarak öncelikle MİT mensuplarının TIR'lara neden eskortluk yaptıklarını sormuş.
Nitekim soru, TIR'ları durduran savcılar tarafından da orada bulunan MİT mensuplarına yöneltilmiş.
Savcılar, MİT mensuplarının arama sırasında kendilerine, "MİT Yasası'nın 4'üncü maddesinin 'f...' bendi gereği görev yerine getirmekte olduklarını" söylediğini HSYK'ya bildirmiş.
HSYK da bunu teyit için MİT Müsteşarlığı'na sorduğunda "şifahi olarak" aynı yanıt alınmış:
"Teşkilat mensuplarımız kanunumuzun 4'üncü maddesinin f bendi gereği bulunuyorlardı... "
Sözü edilen 4. madde MİT'in görev tanımını yapıyor ve 7 bentten oluşuyor.
Görevin dayandırıldığı "f..." bendi ise aynen şöyle:
"Milli Güvenlik Kurulu'nda belirlenecek diğer görevleri yapmak... "
Yani MİT mensuplarının, MGK'da alınan görev gereği TIR'lardaki malzemeyi taşıdıklarını bildiriyor.
Nitekim HSYK da savcılarla ilgili durumu görüşürken kendisine iletilen bu bilgi üzerinden hareket etmiş.

KARAR ALINAMADI
Ancak bu bilgiye rağmen HSYK nasıl bir işlem yapabileceğine karar verememiş.
Çünkü bu alandaki uzman hukukçular iki farklı görüşe sahip.
Birinci grupta yer alan, HSYK üyesi Prof. Dr. Ahmet Gökçen'in de arasında bulunduğu hukukçular, MİT mensuplarının "4/f..." bendi uyarınca MGK tarafından verilmiş bir görevi ifa ettiği için hukuka uygun olduğu kanaatini taşıyor.
Aynı kanunun 26'ncı maddesi kapsamında o kişiler hakkında yapılacak hukuki işlemin Başbakan'ın iznine tabi olması gerektiği görüşünü dile getiriyor.
"Kanunun kendisine verdiği görevi ifa ederken TIR'lara müdahalede bulunulmamalıydı" diyor.
İkinci grubu ise Prof. Dr. Ersan Şen'in arasında bulunduğu hukukçular oluşturuyor.
Bu gruptakiler, savcının yapılan ihbarı değerlendirerek söz konusu TIR'ları aramaya ve tespitte bulunmaya yetkili olması gerektiğini vurguluyor.
Görev talimatı ve kanuna aykırı bir yük yoksa savcının yasal takibatta bulunmadan yoluna devam etmesine izin verebileceğini belirtiyor.
Kamu görevlilerinin, görev dışı hareket edebileceğine, savcının bunu tespit etmesi gerektiğine, yasanın dokunulmazlık hakkı tanımadığına işaret ediyor.
HSYK'da iki görüş de uzun süre tartışılmış, içinden çıkılamayınca karar sonraki toplantıya bırakmış...
Nasıl bir sonuca ulaşılacağı ise öngörülemiyor.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp