Top
Muharrem Sarıkaya

Muharrem Sarıkaya

msarikaya@htgazete.com.tr

17/12/2023

Dolanıp gelen dolandırıcılar

HABERDE izleyince “hala bunlarla baş edilemedi mi?” demekten kendimi alamadım…

Olay aslında bildik…

Orta yaşı aşmış bir emekli, telefon dolandırıcısının tuzağına düşmüş…

Bankada bulunan 35 bin Euro parasını dolandırıcıya kaptırmak üzereyken oğlu durumu fark edip polise haber vermiş...

Hatta banka memuru önce işlem yapmamış, dolandırıldığını söyleyip polise gitmesi gerektiğini belirtmiş...

Dolandırıcının verdiği hesaba para aktarmasının önüne geçmek için, bankaya gelen oğlu dil dökmesine rağmen başarılı olamayınca polis çağırmış...

Oğlu, bankacı, polis ve gazeteci güçlükle ikna etmiş...

Ancak o herkesi düşman bilip, telefondaki kişinin sözlerine inanıp, onun talimatlarını uygulamaya devam etmiş…

Profesör seviyesindeki birçok bilim insanının dahi dolandırıldığı bu sistemde, aslında emekli bir kamu görevlisini dolandırmak onlar için çok zor olmasa gerek…

Benzer yöntemle son 5 yılda binlerce insan dolandırıldı…

Peki bu kişi, paralarını telefondaki dolandırıcının söylediği hesap numarasına aktardıktan sonra dolandırıldığını fark etseydi ne olacaktı?

Hemen belirteyim, hiçbir şey olmayacaktı…

Dolandırıcı bir başkasını dolandırmaya devam edecekti…

BÜROKRATİK SÜREÇ ENGELİ

Bu iddiamın nedeni de yakın çevremde benzer şekilde dolandırılan insanların, dolandırıcının adresi, kimliği, yeri, yurdu bilinmesine karşın elini kolunu sallayıp geziyor olduğunu bildiğim için söylemiyorum…

İki yıl kadar önce emekli kamu görevlisinin yaşadığının benzeri, yakın çevremden birkaç kişinin de başından geçti…

Dolandırıldığını fark ettiği anda da iş işten geçti...

Dolandırıcının hesabına aktarılan paraya bloke koyulması, geri alınması için müdahale edilebilmesi için gerekli resmi işlemler yarım gün sürdüğü için para sürekli yer değişti; ardından da dijital paraya dönüştü…

Dolandırıcı kısa süre sonra da parayı hesabına aktardı ve bir de gidip bankamatikten çekti…

Kişinin dolandırıcılık için kullandığı hesap numarasından, kişisel verilerine ilişkin bütün detaylara, otomatik para çekme makinası kamerasından da görüntüsüne ulaşıldığı halde işlem yapılabilmesi için mahkeme sürecinin tamamlanması beklendi...

Sonunda mahkeme süreci 1,5 yılda tamamlandı, tabii dolandırıcı bir gün olsun ele geçirilemedi; çünkü gösterdiği adreste hiçbir zaman olmadı...

Büyük olasılık dolandırıcılıkla çaldığı paraların keyfini bir başka yerde sürüyordu.

İşin ilginç yanı herhangi bir güvenlik kamerasına, yol çevirmesine de takılmadı...

Mahkeme kararını verdi, 7 yıl hapis cezası oldu ve arananlar listesine girdi; olay bitti…

YAKALANSA DA DURUM AYNI

Hoş yakalansa da durum değişmeyecekti…

Çünkü bu kişilerin suçları kesinlik kazanıp, Türk Ceza Kanunu’nun dolandırıcılıkla ilgili maddelerine göre hapis cezasına çarptırılsa, çok yatmıyor, iki yıl içinde çıkıyor…

Nedeni de bu suçları düzenleyen TCK’nın 157 ile 158 ve 107’inci madde hükümleri…

TCK 157’ye göre “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan 5 yıla kadar hapsa ve beş bin güne kadar adli para cezası verilir…"

EN UZUN 7 YIL, YATARI 2 YIL…

Var sayalım ki ağırlaştırılmış madde TCK 158'den hüküm giydi...

Yani dolandırıcı, kendisini kamu veya banka görevlisi olarak tanıttı; bu durumunda 3-10 yıl hapis cezasına hükmediliyor...

Var sayalım ki 158’den hüküm giydi…

Benzer dolandırıcılık davlarına bakan Avukat Gökhan Tekşen’e göre bu dolandırıcılara mahkemelerden en fazla 7 yıl ceza çıkıyor...

Kanuna göre üçte ikisini yatıyor, yani hapis cezası bir anda 4,6 yıla iniyor…

Avukat Tekşen, bu kişilerin en çok iki yıl yattıktan sonra çıktıklarını belirtti, “Milyonlarca lira dolandırmış. İki yıl yatıp çıkmak onun için bir ceza oluşturmuyor” dedi…

Zaten iki yıla kalmıyor, bir süre sonra yarı açık cezaevine geçiyor ve gündüz dışarıda olduğu için de suçu iyileşmeye devam ediyor…

Dikkat çeken ise bu kişilerin dolandırıcılık yatıkları telefonları daha çok sığınmacı kişiler üzerine almaları…

Eğer işin içine bir de şantaj karıştıysa o zaman da durum değişmiyor, bu kez TCK 107’den yargılanıyor, alacağı maksimum ceza yine 10 yılla sınırlı kalıyor, ama 7 yılın üzerine de çıkmıyor…

PARA KURTARMA UĞRUNA UZLAŞI…

Var sayalım ki dolandırıcı ele geçirildi ve paraların bir kısmını harcadı ve geri kalanı da uzlaşılma karşılığı teslim edeceğini söyledi…

Bu durumda kanun uzlaşma sağlandığı için bir tek gün hapis cezası çeklerden sakınmasına yol veriyor.

Dolandırılan kişiler de hiç parasını alamamak yerine en azından bir kısmını kurtarmanın daha faydalı olacağını görüp bu yola başvuruyor…

Dolandırıcı dolandırdığıyla kalıyor; dolandırıcı ise dolanıp işine devam ediyor...

Biz ise telefon dolandırıcılarının, hala nasıl iş başında kaldıklarına hayret ediyoruz…

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp