Top
Muharrem Sarıkaya

Muharrem Sarıkaya

msarikaya@htgazete.com.tr

07/04/2013

Kara madde ruhu

"İZİNE rastladığınız karanlık madde bulunduğunda ne olacak?" diye sordum.
"Elektron bulunduğunda bilgisayarı henüz hayal etmemiştik; ama ona dayanıp ürettik" yanıtını verdi.
Karanlık maddenin izine rastlanılan deneylere ODTÜ'den 6 asistanıyla katılan, CERN'de de görev yapmış Doç. Dr. Bilge Demirköz, yanıtına gülümsememden olsa gerek anlayacağım dilden aktarımını sürdürdü:
"Karanlık maddeyi bulunca, kozmik karanlık enerjiyi de buluruz, onun ne yaratacağını şu an tahmin edemiyoruz."
Söylediklerini daha iyi anlamam için evren denilen devasayı tarif ederek devam etti:
"Gökyüzüne baktığımızda gördüğümüz Samanyolu'ndan bir ışık bize 17 bin ışık yılı önce yollandı. Biz şimdi görüyoruz... (Işık hızı: 300 bin km/saniye)."
Dünya'dan ışık hızıyla Güneş'e 8 dakikada, Ay'a 1.5 saniyede, Samanyolu'nun komşu galaksilerinden Andromeda'ya da 2.3 milyon yılda ulaşabildiğimizi bilirsek, evrenin boyutunu da anlarız.
Sınırının olup olmadığı bile tartışılan bu büyük evren denizinin kütle-enerji bütçesinin içinde bedenlerimiz, toprak, su, hava, ağaç, uydular, gezegenler gibi "normal maddeler" ancak % 4.9'unu oluşturuyor.
Karanlık maddenin payı ise neredeyse 6 katı, % 26.8; onun oluşturduğu kozmik karanlık enerjinin miktarı ise % 68.3...
İzinin bulunduğu açıklanan karanlık maddeye ulaşılırsa, teorik olarak evrenin enerjisini de bulacağız.

NASIL BULUNDU?

Karanlık maddenin izine nasıl rastlanıldığına gelirsek...
Kara delik kavramını ilk olarak bilim adamı Hawking ortaya attı; aslında kara olmadıklarını, radyasyon yayıp buharlaştıkları için görünmez olduklarını yazdı.
Araştırmalara, 1998'de Uluslararası Uzay İstasyonu'nun Dünya yörüngesine inşa edilmesiyle devam edildi.
Kara maddeyi araştıracak ve elek gibi çalışacak dedektör Alfa Manyetik Spektrometresi'nin (AMS) UUİ'ye gönderilmesi de bu dönemde düşünüldü.
Ancak 2003'teki Columbia Mekiği faciası sonrası, durdurulan uzay yolculukları, AMS'nin 2005'teki gidişini de 2011'e erteletti.
AMS, iki yıldır bünyesindeki 6 dedektörle ölçümlerini yaparken, CERN'deki büyük patlamayla Tanrı parçacığı bulundu.
Ardından onun yöntemi denenerek AMS'nin karanlık maddenin izine rastlaması sağlandı.
Doç. Dr. Demirköz, bulunan izin "karanlık madde yerine tekil bir kaynaktan gelmiş olabileceği" ihtimalini de bir kenarda tutup sonucun kesinleşmesini beklemek gerektiğini vurgulayıp ekledi:
"Bakarsınız bir süre sonra yerçekimi parçacığı da bulunur..."
Gayri ihtiyari "Yok artık, ya sonra?" demişim...

NERESİNDEYİZ?

Demirköz, bunları anlattıkça uzun yıllar öncesine gittim.
Şehir efsanesi mi yoksa söylenti midir bilinmez; 1577'de 3. Murad döneminde kurulu rasathane bir kuyrukluyıldızın varlığını tespit ettiğinde padişah ne anlama geldiğini sorar.
Bilim insanları, "İran'ın fethinden önemli" yanıtını verir; üç yıl sonra rasathane kapatılır.
4. Murad da Hezarfen Ahmed Çelebi ile Lagari Hasan Çelebi'nin yaptıklarından korkup "Bu adamlar her şeyi yapar" diye birini Cezayir'e, diğerini ise Kırım'a sürer.
O gün başlayan gelenek sürer gider...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp