Top
Abdurrahman Yıldırım

Abdurrahman Yıldırım

ayildirim@htgazete.com.tr

21/05/2012

Piyasalarda bir aylık Yunan esareti dönemi

Bir süreden beri zaten keyifsiz olan küresel piyasalar geçen hafta adeta cehennem azabı yaşadı. İspanya gündemdeyken, Yunanistan genel seçimlerinden belirsizlik çıkması piyasaları yaz öncesi kasıp kavurdu. Hükümet kurulamadı, seçimler 1 7 Haziran'da tekrarlanacak. Bu seçimlerin sonucu belirleyici olacak, ardından buna Almanya'nın ve özelinde Merkel'in ne diyeceği de.
PİYASA DOSTU TARAF: Yunanistan'ın iki büyük partisi Yeni Demokrasi ve PASOK borç yeniden yapılandırmasından, dolayısıyla kemer sıkma önlemlerinin kısmen hafifletilerek de olsa uygulanmasından yana. Bu aynı zamanda Yunanistan'ın Euro'da ve AB'de kalması anlamına geliyor. Küresel piyasalar ve AB için, mevcut dengeleri koruyan, en iyi veya en az hasarlı seçenek bu. Önümüzdeki dört haftada seçim anketlerinde iki partinin oyunu artırması piyasalara pozitif yönde, oy kaybı ise negatif yönde yansıyabilir.
PİYASA KARŞITI TARAF: Bu iki partinin dışında kalan ve ikinci en çok oyu alan Radikal Sol da, Komünist Partisi de, Nazi Yeni Şafak Partisi de Euro, AB ve kemer sıkma karşıtı kampta yer alıyor. Bu grup içinde Radikal Sol un oy artışı veya Komünist oyları konsolide etmesi halinde seçimlerden birinci parti çıkarak hükümeti kurması mümkün. Anketler ve tahminler bu yönde gelişirse önümüzdeki bir ayda piyasaları sarsıcı etki yapar. Anketler bir o tarafa bir bu tarafa meylederse piyasalar seçim manyağı olur çıkar.
MERKEL DE BELİRLEYİCİ: Bu süreç içinde Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Yunanistan'a karşı tutumu ve açıklamaları da etkili olacağa benziyor. Hem Yunanlı seçmenler ve partiler üzerinde hem de küresel piyasalar üzerinde. AB'nin lideri Almanya'nın veya Merkel'in kemer sıkma önlemlerinin yeniden görüşülmesini ve yumuşatılmasını kabullenmesi, buna taraftar olan Yeniden Demokrasi ve PASOK'a yarayacak. Tıpkı geçen hafta bu yönde yaptığı bir açıklama ve ardından yapılan seçim anketinde Yeni Demokrasi'nin oy oranını yüzde 18'den yüzde 20'ye çıkardığının anketlerle ortaya çıkmasında olduğu gibi. Böylesine karşılıklı taktiksel bir oyun gibi de, geçebilir Yunanistan seçimleri.

Atina Borsası'nda çöküşün resmi
Bitişikte yer alan Atina Borsası'nın seyri Yunanistan'da yaşananların tam bir resmini veriyor. Yunanistan'da varlık fiyatlarının nasıl eridiğinin ve krizin ürkütücü boyutunun nereye vardığını gösteriyor hisse senetlerindeki değer kaybı. Atina Borsası'nda düşüş 4.5 yılda yüzde 89.63'e varmış. 100 Euro 4.5 yılda 10 Euro'ya inmiş. Tam bir çöküş ve iflas.

 

Almanya'nın Yunanistan manevrasını ne engelliyor?

Merkel'in Yunanistan'a karşı yumuşaması ve taviz vermesi, bu ülkeyi ve piyasaları kurtarıyor veya bu olayı en az hasarla atlatmasına yarıyor. Ancak burada madalyonun bir de diğer yüzü var. Merkel'in yeni bir taviz vermesi, disiplin yanlısı Alman seçmenlerin hiç hoşuna gitmiyor, dolayısıyla kendi siyasi geleceğine veya oy oranına yaramıyor. Bölgesel seçimleri kaybetmekte olan Merkel'in Yunanistan'a yeni bir tavizi Alman seçmenler tarafından karşı cezalandırılabilir. Merkel'in üçüncü dönem seçime girip girmeyeceğini bilmiyorum. Ama kendisi olmasa da partisi seçimlerde olacak. Bu olasılığı bilen Merkel'in kendi siyasi geleceğini veya partisinin istikbalini mi, yoksa Yunanistan ve AB'nin geleceğini mi tercih edeceğini göreceğiz. Kaçış yok. Birinden birini seçmek zorunda. Almanya'nın Yunanistan manevrasının önündeki engel de bu.
EN TEHLİKELİ GELİŞME: Ancak ne olursa olsun küresel piyasalar gelecek bir ayda Yunanistan ve bu ülke seçimlerinin esiri olacak gibi görünüyor. Bundan kurtuluş yok. Negatif etkilenmeye devam. Çünkü, Yunanistan'da karar verecek ve inisiyatif kullanacak bir siyasi irade de yok.
En acil yapılması gereken ise bankalardan mevduat çekilişlerinin durdurulması. Gelinen aşamada bunun tek yolu var. Bankalardan para çekilişini sınırlamak veya seçimlere kadar yasaklamak. Devlet garantisi artık işe yaramaz. Çünkü o da borçlarını ödeyemedi. Yunanistan da en kısa sürede yapılması gereken bu tehlikeli gidişe dur demek. Çünkü kendi haline bırakılırsa bankacılık sistemi mevduat çekilişlerine dayanamaz. 220 milyar Euro'luk mevduattan 75 milyarı zaten gitmiş, geriye 10'da biri bile zor kalır.

SONUÇ: "Dalından şüphe ettiğin ağacın, gölgesinde soluklanmayacaksın." Paulo Coelho

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp