Top
Abdurrahman Yıldırım

Abdurrahman Yıldırım

ayildirim@htgazete.com.tr

10/05/2012

ADI İSTANBUL, TALİBİ ALMAN

YENİ YASA İLE 'İSTANBUL BORSASI' ADI ALTINDA ÇATI KURULUŞA DÖNÜŞECEK OLAN İMKB'NİN TALİBİ HAZIR

Sermaye Piyasası Kanunu'ndaki değişiklik ile İMKB, içinde Altın Borsası ve VOB'u da barındıran İstanbul Borsası'na dönüşecek. Ardından da özelleştirme için düğmeye basılacak. Üstelik talipleri de şimdiden hazır. Deutsche Borsa yetkilileri gidip gelmeye başladı bile

Yeni sermaye piyasası yapısı veya yol haritası aşağı yukarı belli oldu. Türkiye'deki sermaye piyasası araçlarının, borsaların tek bir platformda işlem görmesini sağlayacak projeye hükümetin de yeşil ışık yaktığı anlaşılıyor. İçinde İMKB, Altın Borsası ve VOB'un da yer alacağı yeni bir ulusal borsa oluşturulacak. Ama adı Türkiye değil hem İstanbul'un tanınırlığı hem de bir finans merkezi yapılma kararı nedeniyle İstanbul Borsası olacak. Bu konuda en somut adım ise yeni Sermaye Piyasası Kanunu ile atılacak. Hukuki yapı bu kanunda oluşturulacak.
YOL HARİTASI NE: Nitekim Uluslararası Finans Enstitüsü'nün düzenlediği "İstanbul'u Önemli Bir Finans Merkezine Dönüştürmek" konferansında bilgi veren Başbakan Yardımcısı Ali Babacan şu açıklamayı yaptı: ''Bu çalışmayı Sermaye Piyasası Kurulumuz yaptı. Başbakanlık'a bunu gönderdi. Başbakanlık'ta geçen hafta geniş bir toplantıyla değerlendirme yapıldı. Ankara'ya dönünce gece saat 14.30'da bakanlarımızla ve ilgili bürokratlarımızla yasayı gözden geçireceğiz. Yeni bir Sermaye Piyasaları Yasası getiriyoruz. İçinde yepyeni unsurlar ve kavramlar var. Ayrıca İMKB'nin yeni yapılandırılması, anonim şirket haline gelmesi ile ilgili unsurları da o yasanın içerisine koyacağız. Yani İMKB değil de İstanbul Borsası diyebileceğimiz daha büyük bir çatı kuruluş haline gelmesi öngörülüyor. Özelleştirmeden sonra halka arzı söz konusu olabilecek. Bu gündemimizde var ama piyasa şartlarına bağlı.''
Sermaye Piyasası Kanunu çıkarıldıktan sonra öngörülen yapı oluşturulacak. Sonra bu yapı özelleştirilecek, bir miktar hissesi daha sonra halka arz edilecek. Bu piyasada hisse senetleri, kamu ve özel sektör tahvilleri, repo, altın, vadeli varlıkların tümü işlem görecek. Özelleştirilecek olan da böyle bir piyasa veya borsa olacak.

Satılacak olan ne ve satın alacak olan kim?

Hükümetin bir süre önce aldığı kararlarla kamu mülkiyetine geçen İMKB'nin dışarıda Kırgizistan, Azerbaycan ve Bosna-Hersek borsalarına, yurtiçinde Takasbank, Merkezi Kayıt Kuruluşu ve VOB'a iştiraki bulunuyor.
Türkiye borsasına geçmiş yıllarda Yunanistan ve Almanya ilgi gösteriyordu. Kriz vurgunu yiyen Yunanistan saf dışı kaldı. Almanya'nın ilgisi ise artarak devam ediyor. Deutsche Borsa yetkililerinin Türkiye'ye sık sık geldikleri ve görüşmeler yaptıkları biliniyor. Satış aşamasında en iştahlı alıcının bu ülke olması beklenebilir.
SATILIRSA YABANCI ALIR: İstanbul Borsası'nı özelleştirme yoluyla devralacak olan girişimci grubun, Türkiye sermaye piyasaları üzerinde etkisi, piyasaların çalışması ve işleyişinde yönlendirmesi elbette olacak. Hatta etkinlik sadece Türkiye ile sınırlı kalmayacak. Çünkü İstanbul bir finans merkezi olacağından, kurulmuş ve kurulacak yeni uluslararası ortaklıklar ve ilişkilerle ülkenin hinterlandı üzerinde de etkisi olacak.
BORSAYI KİM ALIR: Önce ulusal çapta birleşme ardından özelleştirmenin ilk aşamasında sorun yok. İkinci aşamaya geçildiğinde ise yabancılar öne çıkabilir. Çünkü yerlilerin sermayesi böyle bir ulusal borsayı almaya yetmeyebilir ve dahası diğer uluslararası borsalarla rekabet etmeyi göze alamayabilirler. Sonuçta İstanbul Borsası'nın satışında yabancılar tek alıcı olarak kalabilir.
İDEALİ NE: Ben yapılan açıklamalardan tabloyu önce ulusal bazda bütünleşme, sonra yabancıya satış olarak okudum. Birleşmeye evet, ama satma seçeneğinin yanında satın alma seçeneğini de koymak gerekir. Çünkü yabancıya satılacak bir ulusal piyasanın zaman içinde işlemlerini asıl merkeze kaptırması olasılığı yüksek. Güçlendirilmiş ulusal tek bir sermaye piyasasının, İstanbul Finans Merkezi projesine asıl desteği de, İstanbul'u menkul kıymet merkezi haline getirmekten geçiyor. Bunun için de İstanbul Borsası'nın satılmayı değil, satın almayı düşünmesi, yabancı yerine yerli bir sermayedarda kalması daha uygun olur.

SONUÇ: "Ne doğrarsan çorbana, o gelir kaşığına." Türk atasözü

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp