Top
28/01/2024

Hesap Vakti…

Tarihinin en sıkıntılı günlerini yaşayan İslam coğrafyasında krizlerden çıkışın yegâne şartı; birlik, dayanışma ve ittifaktır." demişti Sayın Cumhurbaşkanımız ve eklemişti: "İnanın her ne mesele varsa çözeriz, her sorunun üstesinden geliriz, yeter ki bir ve beraber olalım. Kur'an-ı Kerim'in emrettiği gibi Allah'ın ipine sımsıkı sarılalım ve birbirimize kardeş olalım." İşte bu kardeşlik ruhu rahatsız etmişti birilerini ve de halen rahatsız etmeye devam ediyor geriye kalan diğerlerini...

"Kardeşliğin ve paylaşmanın dini, İslam'ın mensupları olarak, mevcut manzarayı izah edebilmenin ve meşrulaştırabilmenin yolu olmadığını" açık açık herkesin ve her kesimin gözlerinin içine baka baka haykırmıştı; "kardeş olun ey Allah'ın kulları" sadasıyla!

Evet gün birlik günüdür...

Gün beraberlik günüdür...

Çünkü İslam coğrafyası tarihinde hiç olmadığı kadar kanla, acıyla, gözyaşı ve çatışmayla anılır hale gelmiş durumdadır...

Gün aynı zamanda muhasebe günüdür...

"Eğer birlik olunursa, eğer birlikte hareket edilirse neredeyse bir asırdır devam eden Filistin'in yalnızlığı ayıbına derhal son verilebilir" denildiğinde eminiz ki, birilerinin uykusu kaçmıştı...

Bugün bu kadar vahşi, saldırgan, asabi ve öfkeli olmalarının sebebi de o günden beri uykusuz kalmalarındandır...

Onların bu vahşiliklerini doğaları gereği normal karşılayabiliyorum.

Ama ya içimizdeki...

Nasıl bir terim kullanmalıyım diye düşündüm ve karar veremediğimden boş bıraktım.

Malumunuz Gazze'de büyük bir soykırım devam ediyor sevgili okurlarım.

Gazze Sağlık Bakanlığı verilerine göre İsrail saldırılarının başladığı 7 Ekim tarihinden bu yana hayatını kaybedenlerin sayısının 30 bine, yaralıların sayısının ise 70 bine ulaşmış.

Ölen ve yaralananların büyük bir çoğunluğu, çocuk, kadın, yaşlı, doktor, öğretmen... gibi masum siviller.

Kuyruklarını Epstein deliğine kıstırmış Batılı liderler hariç Müslüman'ı, Hristiyan'ı, Musevi'si, Budist'i ...dünyada vicdanı olan tüm insanlar bu soykırımı ve destekçilerini boykot ederken Türkiye Futbol Federasyonu'nun bu vahşetin destekçilerinden global bir firmayla sponsorluk anlaşması imzalamasının şokunu yaşıyorum.

Haberi ilk okuduğum zaman şaka olduğunu düşünmüştüm.

Birkaç kaynaktan da teyit edince şok oldum.

Bu anlaşmanın konjonktürel tarafını geçtim sporla fastfood tarzı beslenmeyi nasıl ilişkilendirdiniz aklım almıyor.

Siz neyin kafasını yaşıyorsunuz?

Siz bu milletle dalga mı geçiyorsunuz?

Buna dalga da denemez direkt bu millete hakaret ediyorsunuz.

TFF'nin bu kararı aleni olarak soykırım yandaşlığıdır.

Milletle kafa bulmaktır.

Gazzelilerin yarasının üstüne tuz basmaktır.

Suudi Arabistan'da yaşanan kalkışma girişiminin ardında bu olay artık katlanılacak gibi değildir.

Millet, TFF'nin millete inat bu kastının faturasını iktidara kesmeden bu olayın failleri görevden el çektirilmeli, ilgili sponsorluk anlaşması çöpe atılmalıdır.

Bu meyanda Uluslarası Adalet Divanı'nı verdiği kararla ve İsrail'i Soykırım suçuyla yargılacak olması nedeniyle tebrik ediyorum. Aslında Netenyahu'nun yargılacağı sandalyenin yanına bir iskemle daha çekilerek Biden da beraberinde yargılanmalıdır. Biden ve ABD halkı çok geçmeden yaptıkları hatayı anlayacaklardır umarım. Yaptıkları bu soykırım destekçiliğiyle sadece kendilerine değil, Batının değerleri olarak ileri sürülen insan hakları, özgürlükler ve çocuk hakları gibi insani davranışlardan artık söz etmeye yüzleri kalmamıştır. Öyle ki vicdan sahibi tüm Batılı, Amerikalı ve hatta İsrailliler olmak üzere tüm insanların gözünde itibar kaybettikleri ve hatta nefret kazandıkları artık şu götürmez bir hakikattır. Tüm insanlık bu yüzsüzlük timsali aymazlardan ve onların destekçilerinden utanmaktadır.

Elbette ki bir de hesap vakti var! Hem bu dünyada ve hem de ötekisinde.

Her ikisi de çok yakındır!

Sağlık ve afiyet içinde kalınız...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp