Din büyüklerimiz buyuruyor ki:

“Metafizik varlığının ışığını yanık tutan bir kul, Allahü teâlânın emir ve yasaklarına riayet eder, Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği yolda ilerler; sağlam ve güvenilir bir rehbere tabi olursa bu topyekûn bir şuurdur; onun kurtuluşu umulur."

Derler ki: “İnsanın ölüm anında tüm hayatı birkaç dakika içinde kendisine izlettirilirmiş...”

Yıllar önce görevli olarak bulunduğum bir ilçede Ankaralı, Çankırılı ve ben üç arkadaş çay ocağı önünde oturuyorduk. Oranın halkı işi düşse bile denizin yüzüne dahi bakmazdı o tarihlerde. Mevsim yaz ortasıydı. Arkadaşlara “denize girelim mi?” diye teklifte bulundum. Ginolu isimli kumsalda arkadaşlara iyi yüzme bilmediğimi ve bana güvenmemeleri gerektiğini de peşinen söyledim. Doğal yapısını korumayı başaran bu koy yaklaşık 250 metre uzunluğunda bir plaja sahip...

Teklifim kabul edilince denize girmiştik...

Her şey normal seyrinde giderken Çankırılı arkadaşın suya anormal bir şekilde batıp batıp çıktığını görünce boğulma tehlikesi yaşadığını fark edip derhâl yanına yüzdüm. Kurtarma hakkında hiçbir bilgim yoktu. Arkadaşa yaklaştım ama nereden bileyim onun bana sarılacağını. Şimdi düşünüyorum da atalarımız “denize düşen yılana sarılır” dememiş mi? Yılana bile sarılan hiç bana sarılmaz mı? O bana sarılınca beni denizin dibine itti kendisi biraz nefes alabildi.

İnsan su altında ne kadar nefessiz kalabilir ki? Bu süre içerisinde yıllardır denizin altında yaşıyormuşum gibi deniz beni kendine çekiyordu. Hani bazı organizasyonlardaki havai fişek kutlamaları gibi rengârenk ışıklar binbir çeşit renkler arasındaydım...

Su altında geçen o birkaç dakika -belki saniye- içinde tüm hayatımı görüntülü olarak izledim. Hem de en ince teferruatına kadar. Son saniyelere gelince bir refleks hareketiyle dirseğimi arkadaşın karnına vurmuşum. Bu gevşemeden yararlanarak su altından bir tarafa doğru yüzdüm. Şansım sahilden yanaymış. Arkadaş da bu arada nefeslenmiş güç toplamış olacak ki o da sahile ulaşmayı başarmıştı. Ben ise hayal, rüya veya kurgu olmayan bir şekilde hayatımın o ana kadarki özetini tam olarak izleme tecrübesi edinmiştim...

     Mustafa Ali Mahdum