Top
31/10/2023

Bu işkenceye artık bir son verin!

İnternette ilginç bir tweet okudum…

(Ahmet Yavuzq@yvzah)

Tweetin sahibinin (isim benzerliği yoksa) Emekli Korgeneral Ahmet Yavuz olduğunu sanıyorum. Şöyle diyor:

“Dönemin ruhuna uygun olarak adaletsiz bir şekilde yargılanmaları bir yana, 80 yaşlarındaki 28 Şubat Davası sanıklarının Adli Tıp'ın ‘Hapishanede bulunmaları uygun değil' raporları Cumhurbaşkanlığı katında aylardır işlem görmüyor! Gazze için adalet arayanlara duyurulur.”

★★★

Bu tweet bence cezaevlerindeki emekli paşaların yürek yakan dramını yansıtıyor.

Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. Yılı'nda, hapishane şartlarında yaşamaya çalışan emekli generallerin kalp hastalıkları, tansiyonları var, böbrekleri çalışmıyor ama kimin umurunda?

80'in üstündeki ileri yaşları gereği, kalp ve damar hastalıkları, prostat, fıtık, böbrek, akciğer ve karaciğer gibi çeşitli rahatsızlıkları olan emekli generallerden 5'i hâlâ cezaevinde tutuluyor.

28 Şubat Davası nedeniyle hapse atılan emekli paşalar adeta ölüme terk edildiler!

Her geçen gün kuvvetten düşen ve hayata tutunma gücünü biraz daha kaybeden emekli paşalar yaşam savaşı veriyor. İlgililere bir kez daha hatırlatıyoruz:

“Bu drama bir son verin!”

★★★

Bir buçuk yılı aşkın süredir cezaevlerinin ağır şartları altında yaşam mücadelesi veren 5 emekli paşa şunlar:

Emekli Org. Çetin Doğan (83)

Emekli Korg. Fevzi Türkeri (82)

Emekli Korg. Yıldırım Türker (82)

Emekli Tümg. C. Temel Özkaynak (78)

Emekli Tümg. Erol Özkasnak (77)

Hepsinin önemli sağlık sorunları bulunuyor. Hastanede ciddi şekilde tedaviye ihtiyaçları var.

★★★

Emekli Org. Çetin Doğan'ın ıstırap içinde yaşayan eşi Nilgül Doğan hak, hukuk, adalet arıyor:

“Ülkemizde adalet var mı? Varsa adalet nerede? Bu kin ne zaman bitecek?” diye soruyor.

Cumhuriyet'in 100'üncü yılında, hayatlarının ülkeye vakfeden, Türkiye sevdalısı emekli generallerin dramının artık bitmesi lâzım!

Yaşanan dram, demokrat, çağdaş Türkiye'ye yakışmıyor!

Aydın Ayaydın'ın eleştirisi!

CHP'nin İstanbul eski milletvekili Aydın Ayaydın'dan ilginç WhatsApp mesajı aldım. Diyor ki:

“Değerli dostum,

İstanbul'un 98 milletvekili var.
AK Parti 43, CHP 27, HEDEP 12, MHP 8, İYİ Parti 8 milletvekiline sahip.

Cumhuriyet'in 100. Yıl kutlamaları tüm Türkiye'de kutlandığı gibi İstanbul Vatan Caddesi'nde de kutlandı.

Yıl kutlamalarında TBBM'de İstanbul'u temsil eden 98 milletvekilinden kaçı bu etkinliğe katıldı dersiniz?

Sadece 1 kişi…

Derya Ayaydın…

AK Parti İstanbul Milletvekili…

CHP, MHP, HEDEP, İYİ Parti ve AK Parti'nin geri kalan milletvekilleri nerede acaba?

Takdirinize sunuyorum.

CHP kontenjanından seçilen DEVA, Gelecek ve Saadet partilerinden da katılan maalesef yok!”

Aydın Ayaydın eleştirisinde haklı… Ben şahsen İstanbul'da Cumhuriyet'in 100'üncü Yılı'nı kutlamayan milletvekillerine “İstanbul milletvekili” demem. Milletvekili olmak, sadece Meclis'te el kaldırmak, sonra yan gelip yatmak mıdır?

Kim haklı, kim haksız?

CHP'de bu hafta sonu “Değişim kurultayı” var. Kılıçdaroğlu gidecek mi, kalacak mı? İki taraf da kendilerinin haklı olduğunu iddia ediyor.

Hoca'nın hikâyesi gibi… Nasreddin Hoca kavga eden iki kişiyi ayırmış, ikisine de ayrı ayrı “Sen haklısın” demiş.

Olaya tanık olan biri:

“Yahu hocam, ikisi birden nasıl haklı  olur?” diye sorunca Hoca gülmüş:

“Sen de haklısın kardeşim!”

GÜNÜN SÖZÜ

Çağdaş bir toplumda adaletsiz geçen her gün bir kıyamet günüdür!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp