Top
05/12/2023

Ekonomi büyüdü, yurttaş küçüldü!

“EY siyasiler! Siz aç­lık nedir bilir misiniz?

Sefalet nedir anlar mısınız?

Biz Türk vatandaşları olarak bunları yaşıyo­ruz. Hem de 21’inci Yüzyıl Türkiye’sinde!”

Bu sözler emekli bir öğretmene ait... Ondan bu mektubu aldığım gün Tür­kiye’nin büyüme rakamları açıklandı.

Kim açıkladı? Türki­ye İstatistik Kurumu “TÜİK”

Buna göre ekonomimiz “Temmuz, Ağustos, Eylül aylarını kapayan dönemde yüzde 5.9 büyümüş!

Türkiye bu performan­sı ile “G20” ülkeleri (Avrupa Birliği ve 19 ülkeden oluşan grup) arasında ez fazla büyüyen ekonomi olmuş.

Tersine bir dönemde yaşıyoruz.

Vatandaş küçülüyor ama ekonomimiz büyü­yor!

Nasıl oluyor bu?

Ekonomist Mahfi Eğilmez:

“Büyüme, gelirini enflasyon oranında ar­tıramayanlar için hiçbir anlam ifade etmiyor.” dedi, ki gerçek budur!

Bu süre içinde dar ve sabit gelirlilerin ücretleri arttı mı? Hayır, tam tersi­ne enflasyonun karşısında mum gibi eridi, bitti!

Resmi rakamlara göre Türkiye büyüyor ama vatandaşın büyüdüğü filan yok!

Zengin daha zengin, fakir daha fakir oluyor!

Türkiye’de büyüyen enf­lasyondur, uçan fiyatlardır, her yanı saran yoksulluk ve sefalettir!

Emekliler de, asgari üc­retle geçinen dar gelirliler de dert küpü...

Tüm vaatlerin aksine fiyatlar durmak bilmiyor.

Devletin, milyonlarca sığınmacıya yaptığı mas­rafların faturasını da vergi mükellefi yurttaşlar ödüyor.

Maliye Bakanı Meh­met Şimşek’in çabaları henüz bir fayda vermiş değil...

Merkez Bankası Baş­kanı Hafize Hanım:

“Enflasyon tepe nok­tasına ulaştıktan sonra 2024 yılının ikinci ya­rısında gerileyecektir. Politikamız, mümkün olan en kısa sürede enflasyonu TEK HANE­Lİ rakamlara düşürme­yi hedefliyor” dedi.

Bu tür sözleri o kadar çok duyduk ki, neredeyse doyduk! Gerçekleşme­den hiç birine inanmamız mümkün değil! Lâfla pilav pişmiyor!

Çarşı-pazarın ateşinin söndüğünü, enflasyonun düştüğünü vatandaşın bizzat görmesi lâzım ki, ekonominin düzeldiğine inansın, halkımıza yaşama zevki gelsin!

İstanbul Havalimanı

Geçtiğimiz günlerde, İstanbul Havalimanı’nın olumsuz hava koşulları ne­deniyle uçuşlarda sorunlar yaşandığını yazmış, bu ko­nuda Doğru Parti Lideri Rifat Serdaroğlu’nun şikâyetini nakletmiştim.

İstanbul Havalimanı Kurumsal İletişim Di­rektörü Gökhan Şengül uzun bir bilgi notu gönder­di. Şöyle özetleyebilirim:

“Hava limanımızda 5 aktif pist bulunuyor ve dün­yanın dört bir yanından 96 farklı havayolu şirketi her gün binlerce uçuş gerçek­leştiriyor.

Şu an için toplam kapa­sitemizin yaklaşık yüzde 65’i kullanılıyor. Bu kapa­site rahatlığı, uzun vadeli uçak depolama talepleri veya kış fırtınaları gibi sıkın­tılı zamanlarda bize uçuş/ operasyonel esneklik ve dayanıklılık sağlıyor.

İstanbul Havalimanı 24 Ocak 2022 günü gerçekleşen şiddetli kar fırtınası ve tipi haricinde hiçbir gün trafiğe kapatıl­mamıştır.

Kötü hava koşullarına istinaden hangi uçağın uçuşunun iptal olacağına, havayolu şirketleri ka­rar veriyor. Havalimanı olarak bu konuda bir inisi­yatifimiz bulunmamaktadır. Olumsuz hava koşullarında da yaşanan herhangi bir sıkıntı bulunmamaktadır.”

TEBESSÜM

Ek işle geçinen işçi!

“Asgari ücret” tar­tışmalarının başladığı şu günlerde, Çalışma Bakanı işçi sendikalarından birini ziyaret etmiş. Bir kenarda sessiz sedasız duran bir işçiye sormuş:

“Nasılsın, geçinebili­yor musun?”

İşçi boynunu bükmüş:

“Ek iş yapıyorum efendim.”

“Ne gibi ek iş?”

“Mobilya satıyorum.”

“Peki işler nasıl?”

“Şimdilik fena değil efendim, ama evdeki mobilyalar bittikten sonra ailece ne yaparız bilemiyorum!”

GÜNÜN İÇİNDEN

Mutsuzluk yalnız insanı değil, tüm toplumu aptallaştırır!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp