Top
28/10/2023

Cumhuriyet’in 100. Yılı ve Filistin Mitingi!

Yarın, en büyük bayramımız olan Cumhuriyet'in 100. Yılını kutlayacağız. Ulusumuzun küllerinden doğup, Ulu Önder Atatürk'ün liderliğinde savaşlar kazanarak yarattığı bir mucizedir Türkiye Cumhuriyeti…

Ancak… Günümüzün iktidarı, Cumhuriyeti önemsizleştirmek için elinden geleni yapıyor.

Daha önceki Cumhuriyet bayramlarında, kimi hastalanmış, kiminin migreni tutmuş, kiminin de karnı ağrımış, çeşitli bahaneler ve sudan sebeplerle kutlamaları sıradan bir hale getirmişlerdi.

Şimdi, İsrail-Gazze Savaşı bahane edilerek tüm etkinlikler savsaklandı!

İktidar ve yandaşları, Cumhuriyet'le inatlaşır gibi, bugün “Büyük Filistin Mitingi” adını verdikleri bir toplantı düzenlediler.

Cumhuriyet'in 100. Yılına bir gün kala sırası mıydı?

Keşke “Cumhuriyet mitingi” düzenleselerdi, daha doğru olurdu. Bunun tersini yaptılar!

Amaçları Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. Yılı kutlamalarını gölgelemek!

★★★

Filistin için elbette ki, büyük bir gösteri, hatta gösteriler yapılabilir. İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri'nin Gazze'de yarattığı büyük insanlık trajedisine sessiz kalınmamalı. Ancak…

Bu protesto neden 29 Ekim'den bir gün önceye getirildi?

Yarın Cumhuriyet Bayramı kutlamalarından sonraki bir gün tercih edilemez miydi?

Katliam yaklaşık üç haftadır devam ediyor.

Şimdi mi akıllarına geldi protesto mitingi yapmak?

Zihniyet belli. Amaçları, Türkiye'nin en büyük bayramı olan Cumhuriyet'i gölgelemek, geri plana itip gönüllerden silmek!

Bugün sokaklarda ve mitingin yapılacağı Atatürk Havalimanı'nda Filistin bayrakları göreceğiz.

Yıla bir gün kala AKP iktidarının, inat edercesine yaptığı tercih, gerçek yurtseverlerin yüreğinde derin bir yara açtı.

★★★

Her şeye rağmen biz ulus olarak yarın Cumhuriyet'imizin 100. Yılını coşku ile, şanla-şerefle kutlayacağız.

Atatürk 10'uncu yıl nutkunda:

“Kurtuluş Savaşı'na başladığımızın 15'inci yılındayız. Bugün Cumhuriyet'imizin 10'uncu yılını doldurduğu en büyük bayramımızdır.” demişti.

Zaman akıp gitti…

10'uncu yıldan 100'üncü yıla geldik.

Devletin 100. yıla yakışan bir görkemle kutlaması gereken Cumhuriyet için ciddi bir çalışma yapılmadı, toplumda heyecan yaratılmadı. İktidar, 100. Yılı sıradanlaştırıldı!

Fakat, ne yaparlarsa yapsınlar, Cumhuriyet, milletin gönlünde en seçkin yerdedir…

Yarın ulusça “Yaşasın Cumhuriyet” diye haykıracağız.

Kültür devriminde treni neden kaçırdık?

Demokrasi, kültür düzeyi yüksek toplumların rejimidir.

Peki, halkımız böyle mi? Kültür düzeyi yüksek bir toplum olabildik mi?

Neredeyse oluyorduk… Cumhuriyet devrimleri yolunda ilerlerken kültürümüzde büyük bir gelişme olmuştu…

Atatürk'ün ölümünden sonra duraklama dönemi başladı. Uzun yıllar Mehter takımı gibi iki ileri, bir geri gittik. 2002 yılında AKP'nin iktidara gelmesinden sonra, kültür alanında büyük bir çöküş başladı.

Okullarda imamların eğitim vermeye başlaması bugün geldiğimiz noktayı gösteriyor.

Laik bir devlette, devlet okullarında din eğitimi verilmez.

İslam dininde “Din adamlığı” diye bir meslek sınıfı yoktur.

Din hizmetleri “hademe-i hayrat” denilen gönüllüler tarafından görülür.

Laik bir devlette din eğitimi ailelerde, aile büyükleri tarafından verilir.

Türkiye bu konuda, gelişmiş ve modern dünyadan hayli geridir.

Cumhuriyet'imiz 100 yaşına geldi ama Büyük Atatürk'ün ortadan kaldırdığı tekke ve tarikatlar devlet kurumlarında yeniden egemen olmaya başladı.

İktidar göz yummasa tabii ki böyle bir şey söz konusu olamazdı!

Ülkemizde 20 yıldır devam eden yarı karanlık dönem, toplumumuzu çağdaş dünyadan uzaklaştırmaya devam ediyor!

GÜNÜN SÖZÜ

Cumhuriyet idaresi, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir. (Atatürk)

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp