2003: Bahar, Esra, Sinem, Özlem, Aysun, Natalia, Mesude, Pelin, Çiğdem, Gülden, Seda, Neslihan; başlarında Reşat Yazıcıoğulları…

2019: Simge, Cansu, Şeyma, Kübra, Hande, Meliha, Naz, Gözde (Yılmaz), Meryem, Eda, Zehra,
Aylin, Fatma, Ebrar; başlarında Guidetti…

2023: Gizem, Simge, Cansu, Melisa, Ayça, Kübra, Hande, Derya, Elif, Eda, Zehra, Aslı, İlkin, Ebrar; başlarında Santarelli…

Üçüncüde oldu… Güç ama harika oldu… BU tarihi zafer; sistemin, plan ve programlı çalışmanın, doğru ve akıllı yatırımın, siyasetin fazla bulaşmamasının, tüm paydaşlarıyla birlikteliğin eseri… 1990'larda kulüp takımlarıyla başlayan; 2000'lerde hem alt hem üst yapılarda ivme kazanan ve milli takımlara yansıyan; 2010'larda zirve yapan, 2020'lerde istikrarını koruyan…

Dünya yıldızları ile birlikte oynayarak veya onlara sürekli aynı seviyede rakip olarak hem sahada, hem kafada kendini geliştiren muhteşem karakterli oyuncuların eseri…

Final sendromunu yenmek, seviye atlamak için her takımda olan bir kıvılcıma ihtiyacımız vardı. Küba'da alev topu bulduk! ‘Egosuz' Santarelli'nin en büyük şansıydı belki de…

Çıta zaten yükselmişti, artık bizi ikincilik kesmez arkadaşlar, haberiniz olsun…

‘Kara Fatma' lakaplı Adile Onbaşı, namıdiğer Adile Hala'nın yaşlı gözlerinin içine bakarak söylemişti bu sözleri; Ulu Önder Atatürk: Ey Kahraman Türk kadını! Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın…

Sizinle de gurur duyuyor…