Top
06/01/2024

2024 Afrika Jeopolitiğinde Kritik Bir Yıl: Kızıldeniz'den Sahel'e Değişen Dinamikler

2024'ün henüz ilk haftasında Afrika'da yaşanan gelişmeler kıtanın bu yıl hareketli geçeceğinin sinyallerini veriyor. Kızıldeniz jeopolitiğinin 2024 yılında önem kazanması beklenmekte. Bu kapsamda Etiyopya ve Mısır'ın BRICS'e dahil olması Afrika'da Kızıldeniz ve Nil Havzasının adından sıkça söz ettirmesi muhtemel. Ancak 54 ülkenin yer aldığı Afrika'da tek önemli bölge buralar olmayacaktır.

Bu bölgelerle ilişkili olarak Doğu Afrika ve alt bölgesel sistem olarak Afrika Boynuzu sıkça gündemde yer edecektir. Bununla birlikte Afrika'nın genel bir fotoğrafını çekecek olursak Doğu Afrika'dan Sahel'e, Çad Gölü Havzası'ndan Kongo Demokratik Cumhuriyeti ve Mozambik'e kadar pek çok ülke ve bölgedeki etkileşimler incelenmelidir.

Afrika'da Son Gelişmeler

2024 yılında Sahel, siyasi ve güvenlik konularıyla gündemdeki yoğunluğunu sürdürecek bir bölge. Nitekim burada yer alan el-Kaide ve DAEŞ gibi terör gruplarının fraksiyonlarının operasyon alanları, saldırıları ve silahlara erişiminin artması riskler arasında. Bu anlamda Sahel bölgesi genelinde yoğunlaşan Mağrip El-Kaidesi, Ensar-ul İslam ve Cemaat Nusra el İslam ve Müslim'in yanı sıra Doğu Afrika'da Somali'de el-Şebab, Mozambik'te DAEŞ'in kolu, Kuzey Afrika'da Mısır ve Libya'da DAEŞ'in uzantıları gibi el-Kaide ve DAEŞ uzantılı terör örgütleri Afrika'nın güvenlik ve istikrarına direkt etki eden faktörler. Nijerya, Kamerun, Çad ve Nijer sınırlarını kapsayan Çad Gölü Havzasında ve Nijer, Togo ve Benin bölgesinde yaşanan ticaretin terörizm nedeniyle kesintiye uğraması riskler dahilinde. Ayrıca Boko Haram ve ISWAP (İslam Devleti Batı Afrika Eyaleti) arasındaki çatışmanın 2024 yılında da devam etmesi bekleniyor.

Bu faktörlere ek olarak kıtada geçtiğimiz yıllarda adından sıkça bahsettiren darbeler ve askeri müdahaleler dikkat çekmekte. 2024'ün ilk günlerinde böyle bir durum söz konusu olmasa da ilerleyen süreçlerde çeşitli ülkelerde askeri müdahaleler, karşı darbeler veya kontrollü müdahalelerin beklenmesi de mümkün. Hatta bu tarz durumların ortaya çıkmasının önemli bir sebebi bölgedeki terör kaynaklı güvenlik açıklarının oluşturduğu boşluklar. Yani terör kaynaklı güvenlik açıkları askeri müdahalelere; yoğun yaşanan askeri müdahaleler ise terör için uygun alan oluşmasına neden oluyor. Kısacası kısır bir döngü içinde devam eden süreç yaşanıyor.

Bunun yanı sıra Orta Afrika bölgesinde özellikle kıtanın yüzölçümü açısından ikinci, nüfus açısından ise dördüncü büyük ülkesi olan Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin (KDC) yeni çıktığı seçimler ve bölge açısından kritik öneme haiz M23 isyancıları (23 Mart Hareketi) ile mücadelesi bölgesel güvenliği etkilemekte. Zira Doğu Afrika'da Ruanda, Uganda ve Kenya'ya etki edebilecek olan KDC-M23 arasındaki gerilim de kıta açısından önemli bir zorluğu barındırıyor.

Kısacası Afrika'da şiddet yanlısı aşırıcılığın yanında son günlerde devletler arası gerilim, meydan okumalar ve küresel ve bölgesel güç rekabetleri kendisini gösteriyor. Bu konuların en yakın örnekleri ise Afrika Boynuzu'nda. Somali-Etiyopya gerilimi, Somaliland'ın meydan okuması ve Sudan'da Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) lideri Muhammed Hamdan Dagalo'nun kıta ülkelerine ziyaretleri bu bağlamda dikkat çekiyor.