Top
18/02/2023

Afetler ve Uluslararası Dayanışmanın Dönüştürücü Etkisi

Uluslararası sistem hep bir rekabet, devletler ve liderler arası güvensizlik, kendi çıkarlarına odaklanma ve fırsatların bencil bir şekilde değerlendirildiği bir kurgu ve işleyiş şeklinde ele alınmaktadır. Bu bencil yaklaşımı insan doğasına dayandıran bakış açıları olduğu gibi uluslararası sistemin anarşik yapısı ile ilintilendiren yaklaşımlar da mevcuttur. Uluslararası dayanışma ve işbirliklerine dayalı yaklaşımlar çoğu zaman marjinal, fazla iyimser ya da hayalci bakış açıları olarak algılanmıştır. 19. yüzyılın başlarından bu yana gelişip, kurumsallaşan küresel yardım ve dayanışma kurumları ise bugün için devlet sınırları ve kimliklerinin ötesinde kapasite gösteren aktörler haline gelmişlerdir. Bu aktörler tamamen devletler veya diğer siyasi aktörlerin etkisinden yalıtılmış değillerdir ancak gündemleri devlet çıkarları ötesinde belirlenmektedir.

İnsanlığı ilgilendiren ve herkesin ortak şekilde etkilendiği pandemi, küresel ısınma, doğal afetler, ekonomik krizler, kritik ürün ve emtiyada noksanlıkların yaşanması insanların temel birçok noktada ortak ihtiyaç ve çıkarlarının olduğunu daha belirgin bir şekilde ortaya koymaktadır. Uluslararası ilişkilerde çoğu zaman göz ardı edilen dayanışma ve işbirliğini temel alan bakış açısı dünya genelinde ortaya çıkan ortak krizlerle birlikte yeniden anlam bulmaktadır.

Güvenliğe temel insan ihtiyaçları ve insan güvenliği temelinde bakan kuşatıcı yaklaşım bugünün uluslararası sisteminde daha anlamlı hale gelmektedir. İnsanların huzur, refah ve güvenliklerini tehdit eden unsurlar yalnızca askeri kaynaklı tehditler değildir. Yaşamış olduğumuz çağda başta küresel ısınma, pandemi/ler ve küresel gıda krizi gibi sorunların çözümü birçok ülkenin ortak hareket ederek birlikte çözüm arayıcı içerisinde olmalarını zorunlu kılmaktadır.

Doğal afetler gibi belirli bölgelerde veya spesifik ülke ve coğrafyalarda yaşanabilecek krizler çoğu zaman ilgili ülke veya ülke gruplarının hükümet kapasitelerini aşmaktadır. Bu gibi durumlarda ilgili ülke ve halklara dayanışma içinde yardım etmek önemli bir tavırdır. Doğal afet ve kriz durumlarında başka ülkelere ve başka halklara yardım etmek salt vicdani bir yaklaşımın ürünü olarak da algılanmamalıdır. Bu aynı zamanda ortak güvenlik ve ortak huzura yönelik bir yatırımdır. Hayırsever ülkelerin ve halkların yeri geldiğinde ve kendileri ihtiyaç duyduklarında dışarıdan destek bulma ihtimalleri daha fazladır. Bu gibi durumlarda uluslararası dayanışma yalnızca ülkeler ve hükümetler arası bir dayanışma değil bunun ötesinde halklar arasında da bir dayanışmadır. Böylesi durumlarda gösterilen dayanışma örneği halkların hafızasında kalıcı yer etmekte ve gündelik siyaset ve kısa vadeli çıkarların ötesinde ortak insani ihtiyaçlar ve ortak değerler üzerinden bir siyasi ve insani ufuk çizilebilir.