Top
Ferhat Ünlü

Ferhat Ünlü

tulu.gumustekin@sabah.com.tr

13/08/2023

Hegel’in tini, Hitler’in ruhu: Oppenheimer

17. Yüzyıl'ın ikinci yarısında Leibniz'in o iflah olmaz iyimserliğiyle başlayan 'Alman İdealizmi', 19. Yüzyıl'ın ilk yarısında Schopenhauer'le realist bir kötümserliğe uzandı. Bu ikisinden ziyade Kant'ın izinden giden Hegel (Zaten Schopenhauer'den 18 yaş büyüktü ve onu üniversiteye kabul eden kişi olarak ondan etkilenmesi pek mümkün değildi) iyimserlik ile kötümserliği dengelemekle kalmadı, 'Tinin Fenomenolojisi'nde insanlığın ve tarihin; efendi- köle diyalektiğine ihtiyaç duyduğunu söyledi.

Bu diyalektiğin; 'arzu' ile beslenen, dolayısıyla muhtaç tarafı -sanıldığı gibi- köle değil, efendidir. Köle, efendinin vazgeçilmezidir; fakat efendi köle için vazgeçilmez değildir. Böylece Schopenhauer'in insanı kendi ruhunda köleliğe ya da efendiliğe götüren 'wille'si (arzu, isteme) kamusallaşır ve nesnel tarihi oluşturmaya başlar.

Hitler, her şeyden önce Kant'ın, Museviliğin nasyonel ve politik doğasına yönelik eleştirilerini 'kafasına göre' kullanmıştır. Yahudilere karşı daha insafsız olan 'Alman Materyalizmi'nin doruğu, Marks'ın akıl hocası Feuerbach'ın Yahudileri 'ilkel ve bencil' gören fikirleri de Hitler'e ilham vermiştir.

Yukarıda anılan bütün Alman filozoflarından esinlenen, onların fikirlerini kendi ideolojisine uyarlayan Hitler'in asıl hayranlık duyduğu düşünür ise Nietzsche idi. Nietzsche'nin 'üst insan' fikri, üstün Ari ırkı teorilerine geniş bir alan sağlamıştır. Hitler'in, Böyle Buyurdu Zerdüşt'ü Birinci Dünya Savaşı yıllarında orduda onbaşı iken okuduğu ve etkilendiği bilinir. Bu arada Hitler sonrası filozoflardan, Nazi hayranı Heidegger'i de yeri gelmişken bir cümleyle de olsa buraya almak lazım.

SAVAŞI BAŞLATAN, SAVAŞI BİTİREN ALMAN

İkinci Dünya Savaşı'nı başlatan, nasıl ki onbaşılıktan mareşalliğe yükselmiş Yahudi düşmanı bir Alman olduysa, savaşı bitiren de Alman Yahudisi Oppenheimer'ın ürettiği atom bombası oldu.

Nolan'ın filmi vesilesiyle şu sıralar adı sık duyulan Oppenheimer, 22 Nisan 1904 tarihinde New York'ta Prusya'dan göçmüş Yahudi ailenin çocuğu olarak doğdu. 1925 yılında Harvard Üniversitesi'nden kimya alanında lisans derecesi, 1927 senesinde de Almanya'daki Göttingen Üniversitesi'nden fizik alanında doktora derecesi aldı.

Oppenheimer, 1942'de nükleer geliştirme projesi Manhattan'da çalışmak üzere işe alındı. Ama ondan bir yıl önce, yani 1941'de (Burayı atlarsak eksik olur) Amerikan Federal Soruşturma Bürosu FBI, Oppenheimer hakkında bir dosya hazırladı. Dosyaya bakılırsa Oppenheimer, Aralık 1940'ta Komünist Partili siyasetçi William Schneiderman'la görüştüğü için mimlenmişti.

Bunu gerekçe gösteren FBI, Oppenheimer'ı ulusal acil durum halinde tutuklanmak üzere gözaltı endeksine dâhil etti.

FBI'IN KÖTÜ POLİS OYUNU

FBI, Manhattan projesinin hemen arifesinde bunu neden yapıyordu sizce? Elbette Oppenheimer'ı köşeye sıkıştırarak işe almak için… Zira gizli servislerin çoğu, özellikle savaş dönemlerinde böyle çalışır. Tehdit ve şantajla işe alım, istihbaratta 'vakayı adiyedendir'.

Tamam; dönem McCarthy dönemi, FBI'ın başında da yeri geldikçe sözünü ettiğim uzatmalı FBI Patronu Edgar Hoover var. Ama Oppenheimer; bu incelemeyle ABD derin devletinin iyi polis, kötü polis oyununa kurban gitmiş oluyordu.

Sonuç olarak Oppenheimer, 1943'te New Mexico'daki Los Alamos Laboratuvarı'nın direktörlüğüne atandı ve ilk nükleer silahları geliştirmekle görevlendirildi.

16 Temmuz 1945'te Trinity'de kendi üretimi ilk atom bombasının denemesinde hazır bulundu. Ve 6-9 Ağustos 1945'te bu silahlar Hiroşima ve Nagazaki'nin bombalanmasında kullanıldı. Bu yazının diliyle söylersek Leibniz'in, metafiziğin atomları olarak gördüğü monadlar, 20. Yüzyıl'ın ilk yarısının sonlarında Oppenheimer'da fiziki bir atom bombasına dönüştü. Bu tarihsel tezahür, Leibniz'in kötülük problemiyle ilgili tezviratını da geçersizleştirir. Demek ki bu dünya, Leibniz'in söylediği gibi mümkün olan dünyaların en iyisi falan değildir, kötülükler de en iyinin yaşaması için göz yumulacak ölçüde küçük değildir.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp