Top
25/04/2023

'Liderlerin güvenliği için ilave tedbir alındı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile cumartesi sabah CNN Türk’te gerçekleştirdiğimiz program son yılların kapsam ve içerik açısından en önemli programlarından biriydi. Bakan Soylu, önemli olaylar hakkında çok kritik bilgiler paylaştı. Soylu’nun bu dönem, siyasi açıdan kabinenin en güçlü isimlerinden biri olması ve İçişleri Bakanlığı’nın sorumluluk alanlarının genişliği, yapılan açıklamaları daha da dikkat çekici hale getiriyor. Seçimlere çok az zaman kala siyasi parti liderleri ve siyasetçilerin can güvenliğiyle ilgili bazı iddialar ortaya atılmış; kaos yaratmak isteyenlerin suikastlar dahil çok tehlikeli şeyler gerçekleştirebileceği iddia edilmişti. Bu konudaki iddiaları gündeme getirince Bakan Soylu bütün gerekli tedbirlerin alındığını, güvenlik seviyelerinin yükseltildiğini, endişe edilecek durum olmadığını açıkladı. Sanılanın aksine önceki dönemlerle mukayese edildiğinde bu seçim döneminde tansiyonun düşük olduğunu ifade etti.

Liderlerin güvenliği için ilave tedbir alındı

 

Muhalefet partilerini tansiyonu yükseltmek ve terör örgütüyle bağlantılı siyasi hareketlerle iş birliği içine girmekle suçladı. Alevilik ve Kürtlük tartışmalarına da değindi ve bu alanlardaki temel hak ve özgürlüklerin Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği döneminde kazanıldığına dikkat çekti. Kızılay’daki çadır satışı olayı nedeniyle Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık eleştiri oklarının hedefinde kalmış, istifasını isteyenler olmuştu.

Bakan Soylu, bu konudaki sorum üzerine “Kızılay vazgeçemeyeceğimiz bir kurumdur. Ben Kızılay çocuğuyum. Kızılay’ın ne büyük mücadele ettiğini gördüm ben. Kızılay bizim çadır aldığımız kurum. Kendi adına çadır da biriktirir Kızılay. 60 binin üzerinde çadır stoku vardı, bunu çektik biz. Aynı zamanda Kızılay’ın üreticiliği de söz konusudur. Kızılay’ın mobil mutfakları, aşevleri var. Kızılay bir aile. Kendi kurumlarımızı heba etmemeliyiz” açıklamasını yaptı. Soylu, sert polemiklerin içine girmekten çekinmeyen bir isim.

Pek çok tartışmanın da ortasında. Böyle ortamlarda çeşitli kavgalar ve kırgınlıklar ortaya çıkabiliyor. Bu konuya dair ne düşündüğünü sorduğumda “Görevimizin gereği çok büyük yüzleşmelerle karşı karşıya kalıyoruz. Birçok kez haksızlığa uğruyoruz. Kendi eksikliğimiz olabilir mi, olabilir. İnsanız sonuçta. Bizim yaptığımız meseleyi sadece siyasi olarak düşünmemek lazım. Bizimki büyük bir dava. Biz düşünürken sadece kendi insanlarımızı değil, bütün insanlığı düşünüyoruz. Bu yol içinde bu anlayışı, bu davayı ufak tefek kişisel söylemlerin üzerinden değerlendirirsek, esas içinde bulunduğumuz meseleyi anlamamış oluruz...” ifadesini kullandı.

Bölücü terör örgütü ile mücadelede Batılı müttefiklerin tutumunu hayal kırıklığı olarak nitelendiren Soylu, Amerika Birleşik Devletleri’nin PKK’nın baş destekçisi olduğunu, Fransa gibi bazı ülkelerin de bu doğrultuda hareket ettiklerini söyledi. Türkiye’deki göçmenlerin sayısı hakkında halen 3 milyon 411 bin Suriyelinin Türkiye’de bulunduğunu, 2016’dan sonra 551 bin Suriyeli göçmenin kendi isteği ile ülkesine döndüğünü açıkladı. Sadece geçen yıl sınır dışı edilenlerin sayısının da 135 bin olduğunu belirtti. Soylu’nun verdiği bilgiye göre 6 Şubat depreminde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısı 50 bin 783’ye ulaşmış durumda.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp