Top
Nagehan Alçı

Nagehan Alçı

nagehan.alci@milliyet.com.tr

18/12/2023

Konteynerlarda 658 bin 485 hayat…

Yok olmuş hayatlar, yıkılmış evler, kaybedilmiş yakınlar…

6 Şubat depremlerinin acısı hala taptaze duruyor.

Biz uzakta olanların gündemleri değişse de maalesef acı gerçek bu.

Kameraman arkadaşım Özgür Balaban ile deprem bölgesine 10 ay sonra yaptığımız yolculuktan anlatacak öyle çok hikaye var ki…

Hepsini çok çarpıcı görüntülerle birlikte bugün 17.15'te Habertürk TV'de 'Nagehan Alçı ile Nasıl Oldu?' programında izleyebilirsiniz...

Önce rakamlara bakalım…

AFAD’a sordum.

Şu anda bölgede 384 konteyner kent bulunuyor. Toplam konteyner sayısı 400 binden fazla. Bu konteyner kentlerde 658 bin 485 kişi yaşıyor. Hali hazırda 10 bin 503 konteyner kurulumu da devam ediyor.

Kamu tesislerinde barınan depremzede sayısı yalnızca 1031, bir de MEB tesislerinde (öğretmenevleri) 52 kişi var.

AFAD'a göre çadır kentlerde barınan kimse yok. Ben Hatay’da bazı çadırlar gördüm ancak sorduğumda bunların öbek öbek müstakil çadırlar olduğunu söylediler. Yine de hala çadır kentlerde kalan Suriyelilerin olduğu yönünde yaygın bir kanaat var. Fakat teyit edemedim.

Bölgede AFAD’ın koordinatörlüğünde TOKİ’nin yaptığı konut inşaatları son hız devam ediyor. Nurdağı, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay’dakileri gezdik.

250 bin daire yapılıyor, bunların 46 bini bu ay sonu ya da ocakta teslim edilecek. Hak sahipleri iki yıl ödemesiz, ardından 20 yıla yayılan bir ödeme planı ile dairelerine sahip olacaklar.

Gördüğüm projelerin hepsinde daireler iki tipti, 2 odalı ve 3 odalı. Hangisinin kime verileceği kura ile belli olacakmış.

İzlenimlere Hatay’dan başlamak gerekir. Depremin vurduğu her yerde büyük acılar var ancak Hatay başka. Türkiye’nin kültürel, dini, etnik zenginliğinin merkezinde taş taş üstünde kalmamış neredeyse.

170’den fazla konteyner kentte onbinlerce insan yaşıyor. AFAD’ın kendi konteynerları 21 metrekare. İki ayrı bölümden oluşuyor.

Katar’dan gelen konteynerlar da var, onlar 17 metrekare ve tek göz.

Konteyner kentlerin bir çoğunda ilkokul var. Kadınlar için kuaförlük, dikiş gibi çeşitli meslek kursları da açılmış.

Adıyaman’daki konteyner kentte gençler için ücretsiz internetin ve çayın olduğu kütüphane ve çalışma alanı da gördüm.

Adıyaman konteyner kentteki kitap kafe

Yemek dağıtımı istisnalar hariç bitmiş durumda. Onun yerine AFAD-Kızılay ortaklığı ile Esenkart sistemine geçilmiş. Karta aile başına her ay 3 bin TL yükleniyor ve marketlerde bu kartla gıda ve hijyen malzemesi gibi kalemler alınabiliyor. Toplam 65 bin 139 kart dağıtılmış.

Yetkililere bu değişikliğin sonuçlarını sordum. ‘Konteynerlardaki mutfaklar çalışsın, ocaklar kaynasın, ev hissi pekişsin’ istiyoruz, dediler.

Kim bilir hangi evler hangi hayatlar darmadağın oldu.. Nereden gelip 20 metrekareye sığmaya çalışıyorlar…

Ancak şartlar zor da olsa kiminle konuşsam hayatta kalma mücadelesi veriyor ve haline şükrediyordu. Kimi konteynerın önüne biber asmış kurutuyor, kimi dışarı ocak çıkarmış ıspanak pişiriyor…

Beni en çok etkileyen iki yer Kahramanmaraş’taki down sendromlu çocuklar için ve kanser hastaları için oluşturulmuş iki ayrı konteyner kent oldu.

Kahramanmaraş'ta down sendromlu bireyler için konteyner kent

Özel bakıma muhtaç çocuklu aileleri topladıkları alanda çocuklara ihtiyaçlarına göre eğitim veriyor, kurslar düzenliyorlar. Kanser hastalarının bir araya getirildiği konteyner kentte ise depremzedeler birbirlerinin dertlerini paylaşıyor, tedaviye birlikte gidiyorlar.

Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Gaziantep’te gördüğüm kadarıyla afet sonrası organizasyonda ilk günlerin kaosu ve şaşkınlığı geride kalmış. Devasa bir organizasyon var ve büyük oranda başarılı bir şekilde yürüyor. AFAD deprem sonrası haklı olarak çok eleştirilmişti ancak şimdi konteyner kentler, kalıcı konutlar ve sosyal yardım ağında bence son derece profesyonel çalışıyor.

Öte yandan ev sahibi olmayan depremzedelerle ilgili kafamda bazı endişeler var. Kalıcı konutlar tamamlanınca hak sahipleri konteynerlardan çıkacak, ya yapılan kalıcı konutlara gidecek ya da yerinde dönüşümden faydalanarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın maddi desteği ile yıkılan evini yaptıracak.

Ama ev sahibi olmayan, kiradaki evi yıkılanlar ne yapacak?

Evet konteynerda yaşamak zor ama kira yok, elektrik, su ücretsiz, devlet her ay kart yardımı yapıyor, bir süre sonra bu sistemden çıkmak maddi olarak zor gelebilir depremzedelere… Bunun için de konteynerda kalmayan depremzedelere yapılan 3 bin TL'lik kira yardımının kapsamı genişletilecek anladığım kadarıyla fakat yine de mevcut maddi koşullarda konteynerdan evlere geçiş sürecinde bazı sıkıntılar yaşanabilir…

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp