Top
Mustafa Kartoğlu

Mustafa Kartoğlu

mustafa.kartoglu@aksam.com.tr

21/05/2019

Huawei Cephesi'nden dersler

ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşında ilk şiddetli çatışma Huawei Cephesi’nde yaşanıyor.

AKŞAM, bu ‘cephe’nin önemine birkaç gün önce dikkat çekmişti.

ABD’nin gerekçesi, ‘Çin menşeli bütün iletişim ürünleri casusluk amaçlı kullanılabilir’ olması.

Elbette ABD veya Avrupa menşeli ürünler ve uygulamalar ‘çok temiz’; örneğin Facebook hiçbir kullanıcısının profilini siyasi ve ticari amaçlı kullanım için satmıyor!..

- ABD, İran ve Rusya’ya yaptığının benzerini Çin’e yapıyor. Resmi veya özel şirketlere, kişilere ‘tek taraflı’ ambargo koyuyor, yaptırım uyguluyor.

- Bunun için herhangi bir uluslararası anlaşma, uzlaşma, karar aramıyor.

- Ancak, ilişkide olduğu bütün ülkeleri, ABD ile iş yapan bütün şirketleri ve kişileri kendi koyduğu ambargoya ve yaptırıma katılmaya mecbur tutuyor.

- Katılmayan ülke, şirket veya kişileri de aynı ambargoya tabi tutmakla tehdit ediyor.

Yetmiyor;

- Vatandaşlarının sahip veya ‘karar verici’ olduğu şirketlere de ‘ambargo ve yaptırımlara katılma’ mecburiyeti getiriyor.

***

O yüzden Huawei konusu ‘vergileri artırmak’tan daha fazla bir şeydir.

Artık;

Patent sahibi bilim insanları, üniversiteler ve teknoloji şirketleri Beyaz Saray’ın ambargo koyduğu bir ülkeye veya şirkete ürün satamayacaklar.

Satarlarsa ne olur?

- ABD’ye satamazlar;

- ABD’li şirketlere satamazlar;

- ABD vatandaşları tarafından yönetilen şirketlere satamazlar;

- Bunlardan herhangi birinin iş yaptığı üçüncü bir ülke ve şirkete de satamazlar.

- Hatta ABD’ye seyahat edemezler, tutuklanabilirler, mal varlıklarına el konulabilir.

Venezuela ‘devleti’nin mal varlıkları dondurulmuştu hatırlayın.

Peki bunlar hukuki mi?

Tabii ki hayır.

Ama bunun artık önemi yok.

Guardian’ın haberine göre, Google “ABD Başkanı Trump’ın emirlerine uyduğunu” açıklamış.

Çin bekle gör’ pozisyonunda henüz.

Beklenen, Huawei’nin geliştirdiği kendi işletim sistemini uygulamaya koyması. Ancak bunu daha önce Samsung ve Nokia denemiş, ancak başaramamıştı.

Bu kez üçü birden bu konuda adım atabilir.

***

Peki Türkiye’ye ne hisse düşer bu hikayeden?

Geri kalmışlığın iyi bir tarafı var;

Önden gidenlerin yanlışlarını ve çevreye verdikleri zararı’ görebiliyoruz.

Huawei Cephesi, bize yerli yazılıma bugün gereken önemi, kaynağı ve ‘hızı’ vermezsek, yarın başımıza gelecekleri bugünden gösteriyor.

İtalya’daki faşist zirve

11 AB ülkesindeki ırkçı partilerin liderleri İtalya’nın Milano kentinde ortak miting yaptı.

AKŞAM bu haberi de ‘tehlikenin farkında mısınız’ uyarısıyla verdi. Dış politika uzmanlığıyla tanınan gazeteler dahil, birçok ana akım gazete tehlikenin farkına varmamış.

Bazı şeyler yavaş yavaş olur;

‘Bir anda’ fark edilir!..

Kılıçdaroğlu ve CHP’den uzak durmak!

Hayır; bunlar orucu bozan şeyler değil; ‘CHP adayına oy vermesi beklenen muhafazakar seçmeni’ bozan şeyler!

İstanbul’da CHP-İyi Parti (İP)-HDP ittifakının adayı Ekrem İmamoğlu, ikinci tur kampanyasında da ittifak partilerinin önüne geçme stratejisini sürdürüyor.

En iyi yöntem, HDP-PKK eleştirilerine kulak tıkamak; CHP’den bahsetmemek; Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile görüntü vermemek, zorunluysa asgaride tutmak.

Bu strateji ilk turda işe yaradı.

Aday yine ağırlıkla ‘muhafazakar mahalle’ye konuşuyor; ancak bu kez o kadar sakin ve ‘gülümser’ değil.

‘Aslında kazanmamış’ olmaktan mütevellit olabilir.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp