Top
Mustafa Kartoğlu

Mustafa Kartoğlu

mustafa.kartoglu@aksam.com.tr

14/06/2019

Olmayan Haşmet'in 'olağan' maceraları

Bu konuya iki yazı ayırmam gerekti.

Devamını yarın okuyacaksınız.

ABD’de yayınlanan The Intercept çok önemli bir makale yayınladı: ABD’de ‘İranlı aktivist’ diye tanınan ve İran yönetimi karşıtı makaleler yazan ‘Haşmet Alavi’ gerçek değil; yönetime muhalif ‘Mücahidin el Halk’ (MEK) adlı bir grup tarafından yönetilen bir ‘hesap’mış.

Yani bir tür FETÖ’nün ‘fuat avni’si…

***

Bu trol hesap, ‘aktivist’ sıfatıyla Forbes, The Hill, The Diplomat, The Daily Caller, Suudi Arabistan’ın El-Arabiya gazetesi gibi İngilizce yayın yapan kuruluşlarda yüzlerce makale yazmış.

Sadece Forbes bir yılda 61 makalesini yayınlamış.

“Tilkinin kafasında 40 düşünce olur, 40’ı da tavuk üzerine” derler ya; Haşmet’in yazılarının tamamı da İran aleyhine ve ABD yönetimini İran’a karşı tavır almaya teşvik eden, hatta Washington’a “İran’da yönetimi değiştirin, bizim grubun kadın lideri Meryem Ravagi’yi iktidara getirin” diyen yazılar…

Yani İran’a da Venezuela gibi ‘atama’ istemiş!

Bu yazılar sosyal medya kampanyasıyla paylaşılmış.

ABD’de iktidardaki Cumhuriyetçi Parti’nin kıdemli siyasetçileri bu yazıları sıkça paylaşmış.

***

Peki Washington’un umrunda olmuş mu?

Olmuş.

ABD Başkanı Donald Trump, İran’la yapılan nükleer anlaşmadan (P5+1) çekilme kararı alırken, “İran bu anlaşma nedeniyle sağladığı geliri halkı için harcamıyor, askeri bütçesini arttırıyor” demişti ya; işte Washington Post, bu iddiaya kaynak sorduğundaBeyaz Saray, “Heshmat Alavi adlı bir yazar tarafından Forbes’te yayınlanan bir makale” cevabını vermiş!

Washington’un “Saddam’ın kimyasal silahları var” gerekçesini, CNN’in “petrole bulanmış karabatak”ını hatırladınız değil mi?..

***

Üstelik;

MEK, 2012 yılına kadar ABD’nin ‘yabancı terör örgütleri’ listesindeymiş!

MEK, Washington’da nüfuz sahibi olmak için konuşma ve basın toplantıları yapmış, politikacılara para bağışlamış, İran aleyhine asılsız çıkan ihbarlarda bulunmuş.

New Yorker dergisi, 2006’da,

“MEK’in İsrail istihbaratı tarafından İran’da güçlü bir casusluk ağı olarak kullanıldığı” iddiasını yazmış.

***

The Intercept, makaleleri yayınlayan kuruluşlara ‘kim bu adam’ diye sormuş;

Hiçbirinde Haşmet’i gören, tanıyan çıkmamış. Sadece “bedava yazdı, para ödemedik”demişler.

Forbes, Daily Caller ve The Diplomat, Haşmet’in makalelerini yayınlamayı kesmiş; The Hillve El Arabiya sessiz kalmış.

Twitter, Haşmet’in hesabını kapatma kararı almış.

***

Medyada ‘müstear isim’ diye bir gerçek vardır.

Bu kişileri yayın yönetimi tanır, ‘kurumsal kefalet’le müstear isimle yazmalarına izin verir.

Forbes, sitesindeki biyografide “Herkesin eşit haklara sahip olduğu bir İran tutkunu eylemci” diye tanımlamış Haşmet’i.

Ama sorunca ‘tanımıyoruz, yazılarını da kestik’ demiş.

Haşmet’e ‘kefil’ olmamış.

Peki;

Dünyanın ‘öteki’ kısmına ‘gazetecilik’ ders veren bu ‘güzide’ kuruluşlar, tanımadıkları bir ismin makalelerini neden yayınlamış?

Yarın devam edelim…

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp