Arka arkaya İstanbul’a inen yıldız transferler, Okan Buruk’un sırtına çimento torbası olarak bindi. Hadi bu haftayı “henüz hazır değiller” diye geçti. Herkes hazır olunca en az dört dünya yıldızını yanında oturtacak. Tercih işi zor…

Seferovic, Gomis’in yorulduğu dakikaların sonrasında oyuna girebilir, Mata da Mertens’in… Yerli kontenjana bakarsak, orada da dünkü Emin Bayram performansı, Fenerbahçe’den koparılan yeni transfer Abdülkerim Bardakçı’yı yedek listesine yazdırdı bile… 

Yıldızları yönetme zorluğunu Okan Buruk’a bırakıp, maça dönersek… İlk çeyrekte Galatasaray oynadı, Kasımpaşa golü attı. Ben Ouanes harika kesti, Bahoken ligdeki ilk golünü kafa ile yazdı.

Galatasaray’ın mağlubiyet dakikaları dört dakika sürdü; yeri en garanti Türk olan Yunus, Kasımpaşa defansını kolay geçti, öldürücü noktaya kesti; Galatasaray’ın bütün gollerinin sahibi bir kez daha sahneye çıktı, Gomis dokunuşu skora dengeyi getirdi.

Galatasaray terazisinin sağ tarafı ağır basıyordu; Boey ve Yunus rakibin başını döndürmeye devam etti ilk yarı boyunca… Ama o galibiyet golü gelmedi bir türlü… İlk yarı 1-1’le geçildi.

Galatasaray’ın futbolu “gol kokuyordu.” Çok da beklemediler. Oliveira Kerem’i kaçırdı, Kerem golü kaçırmadı.

Ama marulun göbeği maçın 69. dakikasındaydı. Geçen senenin yıldızı Kerem Efendi “sahalara dönüyordu.” Genç yıldız öyle bir gol attı ki, anlatılmaz, yaşanır. Kerem ceza sahasının dışından falsolu bir vuruşla topu doksandan içeri atarken, galasını kutluyordu.

Maçın kalan son bölümü Okan Hoca’nın idman maçında oyuncularını görme fırsatına döndü. Seferovic’i, Yusuf Demir’i, Rashica’yı, Berkan’ı, Dubois’yı sahaya sürdü ve maçı çorbaya çevirdi.

Bu curcunada bir Kasımpaşa korneri ve Aytaç’ın ortasına Sadık’ın kafa vuruşu… Maçın skorunu ortaya çıkardı.

Maçın adamı: Kerem Aktürkoğlu