-Yaşam süreci, geçişiyle değerlendirilir.-

Dünyaya gelişimizden ayrılışımıza kadar geçen süre yaşam evremizdir. “Ömür” dediğimiz bu zaman parçası dünyadaki konukluğumuzun sınırını belirler. Kimilerinin bencilliğiyle çoğunluk umursamazlık ve kendini bilmezlikle yaşam değerlerini göz ardı ettiğinden koşullara bağlılık dışında kendi karanlıklarımızın sorumluluğuna neden oluyoruz. Zamanı değerlendirmek yaşamı değerlendirmektir. Oysa en kötü kullandığımız olanakların başında zaman gelmektedir. Dilimizde yaygın “İş işten geçtikten sonra…” eleştirisi bu gerçeğin vurgulanmasıdır.

Zaman birçok durumun, olgunun ve gerçeğin kaynağı ve dayanağıdır. Kullanma becerisi ve başarısıyla etkisi daha iyi anlaşılıp duyulan bu değer, bizim yaşam olanaklarımızın başında gelmektedir. Ne var ki önemini yaraşır biçimde ve ölçüde anladığımızı savunmamız güçtür. Çalışmalarımızın, atılım ve girişimlerimizin yadsınmaz ortamı ve olanağı olan zamanı iyi kullandığımızı söyleyemeyiz. Oysa geçtikten sonra o anı bir daha yaşamak olanaksızdır. Yeni zaman dilimleriyle onarmak çabamız, yitiklerin yerini doldurmaktan öteye geçemez.

İnsanın, olanak ve katkı değerini bilmeyen bir yaşam alanında zamanın göz ardı edilmesi anlayışsızlığı yıkım nedenlerinden biridir. İyiye kullanıldığında birçok sorunun çözüm olanağını getiren zaman, insanların en büyük, en değerli destek kaynağıdır. Zamanı iyi kullanmak yadsınmaz bir başarıdır. Bunun için yitirilen zamanın büyük yoksunluk olduğunu unutmamak gerekir.

Kimi ilişkiler ve yakınlıklarla görev olanaklarının iyi kullanılmadığı bir yaşam gerçeğidir. Çekilen güçlüklere, duyulan üzüntü ve pişmanlıklara karşın yanlışlık ve yanılgıların direnilmesi, yinelenmesi üzüntüsü toplumsal bir duygu karanlığıdır. Kendimize ve birbirimize karşı tutum ve davranış özenimiz insanlık anlayışımızı yadsıtan durumların başında gelmelidir.

Günümüzün ve yaşamın özel ve genel koşullarını göz ardı edemeyiz. Bunları karşılayıp üstesinden gelmek kendi varlığımız için yadsınması olanaksız çabalardır. Bencillikle değil, yaşamın güçlüklerini yenmek güdüsüyle olağanlığı her zaman ve herkes tarafından savunulacak çok doğal, çok haklı tutumlardır. Kendi varlığımızı savunmak en haklı, en yerinde davranışların başında gelmektedir. Sağlık ve güvenlik olmadan dünya koşullarıyla başa çıkmak olanaksızdır. Birliktelik, yardımlaşma, olanakları yaratıp kullanmak insanlık çabalarının en yararlıları, en haklılarıdır. Yaşam değerini bilmek kendi sağlığını korumakla başlar. Yararlı olmak çabası, insanlığa katkının önemli bir parçasıdır. İnsanlık değerlerini yadsımak, göz ardı etmek, hafife almak, insanlık dışı düşmektir.