Top
11/10/2023

Emperyalizm Ortadoğu’da yine çok kan dökecek!..

“Türkiye Afrin'de kesin bir zafere ulaşsa dahi, Fırat'ın doğusundan kaynaklanan tehdit, Türkiye'yi hedef almaya devam edecek. Zira ABD, Fırat'ın doğusunda bir PKK/PYD ‘Garnizon Devleti' kurmaktan  vazgeçmiyor. Ayrıca ABD, Suriye'de bir ‘cephe gücü' olarak gördüğü YPG'yi de terk etmiyor!..”

★★★

“Bölgede her an birbiriyle sıcak çatışmaya girebilecek iki ittifak var: Bunlardan birincisi, ‘Tahran-Şam-Beyrut-Hizbullah-Gazze'den oluşan Siyonist karşıtı ittifak, diğeri ise ABD ile İsrail'in oluşturduğu Siyonist ittifaktır. Suudi Arabistan tarafından da desteklenen Siyonist ittifakın temel amacı; İsrail için tehdit oluşturan Tahran-Şam-Hizbullah-Gazze ittifakının önünü kesmek, bölgede hegemon bir güç olarak yükselen İran'ı kuşatmak ve yayılmacılığını engellemektir. Siyonist ittifakın bir amacı da İsrail'in kontrolündeki Golan Tepeleri'ni koruyacak 40 km derinlikteki bir tampon bölgeyi Suriye topraklarında oluşturmaktır…”

★★★

“ABD ve İsrail, Fırat'ın doğusunda kurma yolunda oldukları garnizon devleti, İran'a karşı uygulayacakları askeri operasyonların merkezi olarak kullanmayı öngörüyorlar. Savaş sonrasında, İran üzerindeki denetimin de buradan yürütülmesi planlanıyor. ABD'nin İran'ı vuracağı hakkındaki spekülasyonların son 40 yıllık dönemde zaman zaman gündeme geldiğini, lakin kısa bir süre sonra unutulduğunu gördük. Ancak bu sefer durum çok daha değişik ve ciddi görünüyor. Nitekim, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster, 2018 Münih Güvenlik Konferansı'nda yaptığı konuşmada, bölge için ciddi bir tehdit oluşturan İran'ın askeri gücünü ve bölgesel ağını devamlı artırdığını belirttikten sonra, “Şimdi İran'a karşı harekete geçmenin zamanının geldiğini düşünüyoruz” diyerek, İran'ı alenen tehdit etmekten de öte, bir tür ültimatom vermiştir. Bu nedenle İsrail'in tampon bölge projesinin gerçekleştirilmesine Suriye ile İran'ın güçlü bir fiili direniş göstermeleri halinde, bu durumun söz konusu iki ittifak arasında savaşa yol açması kaçınılmaz olabilir. Suriye'deki dengeleri altüst edecek böyle bir gelişmenin, Suudi Arabistan'ı da içine çekerek, ABD ile İsrail'in İran'la büyük hesaplaşmasına dönüşmesi güçlü bir ihtimaldir…”

★★★

Bu sözleri, tüm öngörüleri doğru çıkan emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ ile 29 Şubat 2018 tarihinde yaptığımız söyleşiden alıntıladım.
O yıldan bu yana köprülerin altından çok sular aktı.

Ama ABD ve İsrail emperyalizminin Ortadoğu'ya dönük hesapları ve Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) hiç değişmedi.

Hamas'ın saldırısıyla da yıllardır zulüm yapan İsrail, bir anda meşru müdafaa hakkını kullanan bir ülke durumuna geldi!..

İsrail ve ABD'nin yönlendirmesiyle dünya kamuoyunda bu algı hemen yerleşti.

★★★

Şimdi herkesin zihninde şu sorular dönüp duruyor:

“Gazze'de havada uçan kuşun nereye gittiğinden bile haberdar olan MOSSAD ve ortağı CIA'nın istihbarat ağı, bu saldırıdan haberdar olamadı mı?..

Yoksa saldırı, İsrail'in “zalim ülke” konumundan çıkıp “mağdur ülkeye” dönüşmesini ve BOP'ta son hamle olan harita değişikliği aşamasına geçilmesini sağlamak amacıyla kurulan derin bir tuzak mıydı?.. “Nitekim Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Medvedev, “Altı Gün Savaşlarının 50. yıldönümünde Hamas ile İsrail arasında çatışmaların başlaması, beklenebilecek bir olaydı. Washington ve müttefiklerinin ilgilenmeleri gereken buydu” açıklamasını yaptı.

Soruların cevabını zaman verecek.

Ancak görünen bir plan var ki o da Netenyahu'nun söyledikleri:

“Bu savaş çok uzun sürecek ve Ortadoğu değişecek!..”

Başta zavallı Filistin halkı olmak üzere, masum siviller bomba yağmurunun hedefi haline gelecek ve emperyalizm, BOP'a son şeklini vermek için çok kan dökecek!..

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp