Top
09/02/2024

Merkez bankalarının asli görevi

İddia o ki, Merkez Bankası’nın “Yeni” Başkanı Fatih Karahan ve ekibi:

“Deflasyonist” politika uygulayacakmış...

Deflasyon:

“Fiyatlar genel düzeyinin sürekli düşmesi” demektir...

Ve...

En az:

Enflasyon ve hatta belki ondan daha tehlikelidir...

1924-1939 yılları arasında yaşanan deflasyon süreci, insanlığı:

2. Dünya Savaşı bataklığına sürükledi...

Lütfen enflasyon sevdalısı olduğum zannedilmesin...

Ancak...

“Ehemini mühimine tercih edin” tavsiyesini benimsemiş biri olarak diyorum ki:

Enflasyon dönemlerinde ekonomi büyüyebilir...

Eşelmobil maş ve ücret uygulamasıyla, hayat pahalılığı çok daha az hissedilebilir...

Ancak...

Deflasyon sürecinde:

Ulusal para birimi devamlı değer kazandığı...

“Nasıl olsa fiyatlar daha da düşecek” beklentisiyle tüketim sürekli ertelendiği için...

Bir noktadan sonra sanayi ve hizmet sektörü işverenleri:

Çalışanların maliyet yükünden kurtulmak için:

Üretimi/Hizmeti durdurur...

Kimi ekonomistlere ve ideolojik siyasetçilere göre ise...

Fiyatlar düşüp buna karşılık ulusal paranın satın alma gücü arttıkça...

Tüketici daha çok mal ve hizmet satın alabileceği için...

Deflasyon dönemleri tüketicinin lehinedir...

Oysa ve bana göre...

Deflasyon dönemleri:

Uyuşturucu alışkanlığı olan birinin, uyuşturucuya daha kolay ulaşması...

Ve...

Daha çok satın alabilmesi gibidir...

Nitekim...

Merkez bankalarının görevi ne enflasyonla mücadeledir...

Ne de:

Deflasyon ortamı yaratacak kadar sıkı para politikaları uygulamaktır...

Merkez bankalarının asli görevi:

Fiyat istikrarını sağlamaktır...

Fiyat istikrarını sağlamak için yapılması gereken ise:

Dönemin dünya ekonomisine ve...

Ülkenin sosyal yapısıyla, gerçekçi kaynaklarına göre politika üretmektir...

Böyle durumlarda ekonomi yönetimleri:

Ekonominin pozitif değil sosyal bilim dalı olduğunu akıllarından çıkarmamalıdır...

Pozitif bilimde bile zamanla kanunlaşan pek çok kuram, yeni kuramların kanunlaşmasıyla bozulduğuna göre...

İnsan için üretilmiş olan ekonomi biliminin zamanla birlikte değişmesi:

Doğal değil mi?..

Ekonomik krizlerin doğuş sebepleri ve çözümleri, değişen dünya şartlarına göre değiştirilmezse:

Hükümleri değiştirilemediği için insanlığı sürekli karanlıkta yaşatan:

Dinler gibi olurlar...

Yani...

Ekonomik sonuçların sebepleri ve çözümleri de:

Zamanın değişmesiyle birlikte değiştirilmezse:

İnsanlık sürekli kriz içinde yaşar...

Günün sözü

“İnsanoğlunun temel sorunu üç değişkeni bir araya getirmektir: Ekonomik verimlilik, sosyal adalet ve bireysel özgürlük...”.

1. Maynard Keynes

YALAN OLUR

Azerbaycan’da eşit, adil ve dürüst yapıldığı bizzat Aliyev tarafından iddia edilen seçimlerde...

Halkın taparcasına sevdiği Aliyev, toplam oyların:

%92.1’ini

almış...

Vay anasını canlarım...

Aliyev...

1982 referan-dumunda...

%91.37 oy alan Kenan Evren’den:

Daha çok seviliyormuş...

“Şaşırmadım” dersem “yalan” olur...

PASLANMAMAK İÇİN DEĞİŞİN

İnanıyorum ki...

Pek çok önermesinde Adam Smith’i de aşan John Maynard Keynes bugün yaşasaydı:

Çok değişik önerilerle gelirdi...

Nereden mi çıkardım?..

Altın konusunda 30 yılda 4 kez fikir değiştirmesinden...

1914’te altın standardını savunan Keynes...

1925’te altın fiyatlarının yükselmesini önerdi...

1931’de, gelir arzını artırmak için pırasa gibi dolar basılmasını tavsiye eden iktisat dehası haliyle:

Altının, ekonomik parametreler arasından çıkarılmasını talep etmişti...

1944’te ise:

Amerikalı ekonomist Harry Dexter White’la birlikte:

“Altına dönüştü-rülebilen tek para biriminin dolar olması, diğer para birimlerinin değerlerinin de dolara göre ayarlanması” fikrini savunmuştu...

Bretton Woods’ta alınan kararın iki fikir babasından biridir yani...

KEYNES VE CHURCHILL

Önceleri, Keynes’in para ve maliye politikalarına itiraz eden Churchill bir gün telgraf çekerek:

“Dostum John, görüşlerine katılmaya başlıyorum” dedi...

Keynes şu cevabı verdi:

“Bunu duyduğuma üzüldüm Winston çünkü ben fikrimi değiştirmeye başladım...”.

Türkiye’de iktisatçılar (Ki işin kötüsü karar vericiler ve onlar üzerinde etkili olanlar) hâlâ:

“Ortodoks para politikaları iyidir; yok hayır, heterodoks para politikaları iyidir” kavgasını yapıyorlar...

Lütfen bu zihniyetinizi...

Bu, dinleşmiş ideolojilerinizi değiştirin...

TEK TARAFIN BENCİLLİĞİ

Defalarca hatırlattığım Fisher’in miktar teorisine bir kez daha göz atalım...

MV = PT

Bu denklemde “M” piyasadaki para miktarını...

“V” paranın dolanım hızını...

“P” fiyatlar genel düzeyini...

“T” Piyasadaki mal ve hizmet arzını ifade eder...

Neoklâsik iktisatçılara göre:

Ekonomideki para arzı artar ancak...

Satın alınan mal ve hizmet miktarı sabit kalırsa...

Fiyatlar yükselir...

Paranın değeri düşer...

Enflasyon artar...

Efendiler!..

Her denklemde iki taraf vardır...

Sadece bir tarafın değişmesini isteyerek sonuca ulaşmak istemek:

Bencilliktir...

Demek istemem o ki:

Gelir arzını kısarak (Düşük ücret) enflasyonla mücadele etmek:

Mektepleri kapatıp eğitimi kolayca yönetmek...

Ya da: Dağ başında tek başına yaşayıp:

Hiç günaha girmemek...

Hiç suç işlememek gibidir...

DÜNÜN X’İ

Cem Ceminay

@ceminaycem

Tek adama kayıtsız şartsız bağlı olmayı sadakati biat etmeyi onun onayı ve talimatı olmadan çalışmamayı önünde el pençe divan boynu bükük durmayı hepsini anlarım ama her seferinde sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda demelerinden BIKTIK tamam anladık YETTİ.

DÜNÜN ŞAKASI

“Yasa onaylanmış. 14 Şubat’a kadar sevgili bulamayan bekarlar, Varlık Fonu’na devredilecekmiş...”.

_Aysenur Yazici_

@aysenuryazici

BÖYLESİ DAHA İYİ

TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, görevini bırakmadan önce yaptığı son konuşmasının bir yerinde şöyle dedi:

“Yüksek enflasyon ve refah üretmeyen büyüme, geçim sıkıntısı getirir...”.

Doğru mu?..

Elbette doğru?..

O halde...

TÜSİAD ve TOBB yönetimlerine sorayım:

Neden daha çok üretip...

Arzı, talebin üzerine taşımıyorlar?..

Enflasyonun tek sebebi:

Satın alma gücü fazlalığı mıdır?..

Arz darlığı enflasyon yaratmaz mı?..

İktidar bu defa da enflasyonla mücadelesini:

Gelir arzını (Tüketimi) kısarak değil de...

Sermayenin üretim artışıyla...

Yani...

Dar gelirliyi refaha yaklaştırarak yapsa:

Daha doğru...

Daha yararlı olmaz mı?..

İNCELENMEYE GELMEZ

Cem Toker adını vermediği bir indiragandi Fonu yöneticisine hitaben bir mesaj yayımladı...

Şöyle:

“Hadi iyisin Avrupa’nın sığınmacı kampı...

AB sığınmacılar için 2 milyar Euro verecekmiş...

İndiragandi fonuna gitmesin diye de sağlam inceleyecekmiş!!!..”.

“Sağlam inceleme” olmasaymış...

İndiragandi Fonu yöneticisi gerçekten sevinirmiş...

Ama...

Foncular ve doncular:

İncelenmeye gelemez...

SAHTE PARA

Yargıç, sahte para basan Hüsmen’i azarladı:

“Kalp para basmaya utanmıyor musun?..”.

“Utanıyom be yaa” dedi Hüsmen, “Ama akikisini basamıyom...”.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp