Top
07/12/2023

İnsanlık bugünküleri mi hak ediyor?

Canlarım...

Sözlükler zihni şöyle tarif ediyor:

“İnsanda anlayış, kavrayış, algılama yetisi...”.

“Yaşantıları, öğrenilenleri, bunların geçmişle olan bağlantılarını bilinçli olarak kafada saklama gücü, bellek...”.

Ve bir de bilişsel nörobilimcilerin tanımı var...

O da şöyle:

“Bilişsel ve duygusal yetilerimizin beyinde işlendiği, temel tasarımını evrim süreçlerine borçlu olan karmaşık bir sistem...”.

İnsanları şiddete ya da barışa ve iş birliğine yönelten de işte bu yetiler...

Bu demektir ki tarihi; insanların zihinleri yapıyor...

Şiddeti (Savaşı) de barışı (Uzlaşmayı) da insan zihni sağlıyor...

Yine demektir ki:

İnsanları ilgilendiren olayların hepsi birbirleriyle bağlantılı...

Putin’in zihni ne kadar kirlenmişse...

Onunla uzlaşmak yerine savaşmayı tercih eden Zelenskiy’in zihni de o kadar kirli...

Netanyahu ne kadar vahşi ve şiddete meyilli bir zihne sahipse...

Hamas yönetiminin zihni de en az Netanyahu kadar meyilli...

Gerek tarihe gerek günümüze baktığımızda gördüğümüz şu:

Barıştan, uzlaşmadan, karşılıklı ticaretten yana olan uluslar:

Zengin...

Halklarının refah düzeyleri yüksek...

Gelir dağılımında en az eşitsizlik hâkim...

Daha eğitimli...

Haliyle:

Daha yetenekli kadrolar tarafından yönetiliyorlar...

Ve...

Kadınlara karşı çok daha saygılılar...

“ABD’de köleliği kaldıran Başkan” olarak tarihe geçen Abraham Lincoln:

“Doğamızın iyilik melekleri bizi iş birliğine ve barışa yöneltiyor” demişti...

Günümüzün devlet başkanlarının doğalarında iyilik melekleri yok ki...

Birbirleriyle sürekli hırlaşıyor...

Sokak kabadayısı gibi karşılıklı olarak:

“Döverim ha!” diye tehditler savuruyorlar...

Abraham Lincoln’ü Kuzey Güney Savaşı’nı bitirmeye yönelten de...

Köleliği kaldırtan da doğasındaki iyilik melekleriydi...

Atatürk’ü çok büyük yapan da mükemmel işleyen zihni değil miydi?..

Aksi halde:

Günümüzden yaklaşık 100 yıl önce:

“Yurtta barış, dünyada barış” diyebilir miydi?..

Tarihin en büyük kurtuluş savaşını yönetmiş ve kazanmış bir kumandan olarak:

“Savaş cinayettir” cümlesini kurabilir miydi?..

Ve canlarım...

Neredeeen nereye?...

Abraham Lincoln’den Putin ve Zelenskiy’e...

Atatürk’ten:

Netanyahu ve Hamas katillerine...

Geçecek be...

İnanın geçecek...

Yeni Lincoln ve Atatürk elbette gelmeyecek...

Ama...

Onların yüzde onu kadar bile olsa “doğanın iyilik melekleriyle sıcak ilişki” kurabilen liderler ve kadroları gelecek...

Çünkü...

Her şeye rağmen insanlık:

Bugünküleri hak etmiyor...

Günün sözü

“Zayıf bir zihin, önemsiz şeyleri büyüten ancak harika olanları alamayan bir mikroskop gibidir...”.

Lord Chesterfield

MEĞER YAKIN DOSTUYMUŞ

Trende bilet kontrolü yapan görevli, 2 metre on santim boyunda 120 kg ağırlığında yolcuya biletini sordu...

“Yok” diyen yolcu bu arada belindeki tabancayı gösterdi...

Biletçi gülümseyerek ve saygılı bir şekilde uzaklaştı...

Şef’in yanına gitti...

Olayı anlattı...

Şef “yolcuyu trenden indirdin mi?” diye sordu...

“İndirmedim” dedi biletçi “meğer yeğenimmiş; yeğenimi de indirecek değildim herhalde...”.

Şef “ben onu şimdi indireyim de gör” diyerek hızla yürüdü gitti...

Az sonra geri döndü...

Bu sefer biletçi, Şef’ine sordu:

“Ne oldu Şef, yolcuyu indirdin mi?..”.

“Meğer benim de yeğenimmiş...”.

Bu arada bir haber...

Bir süre önce Yunanistan Başbakanı Miçotakis’e kızıp:

“Bir gece ansızın geliriz... Benim artık Miçotakis diye bir dostum yok” diye uyaran Erdoğan, bugün görüşeceği Yunanistan Başbakanı için:

“Benim yakın dostumdur, ben o lafı Yunanistan için değil terör grupları için söyledim” dedi...

BELKİ AÇIKLAR

İYİ Parti Meclis Gurubu’nda konuşan Akşener:

“Özellikle büyük şehirlerimizde ulaşım hizmetlerinin başarısından söz etmek mümkün değil. Seçim öncesi Kopenhag’ı, Berlin’i vaat edip seçimden sonra Cakarta’ya mahkûm ediyorlar” dedi...

Kamuoyu şu soruların cevabını merak ediyor:

Akşener bu ağır eleştiriyi:

Oğlu kadar sevdiğini söylediği Ekrem’e mi yaptı?..

“Kardeşim” dediği Mansur’a mı yaptı?..

Yoksa...

Vahdettin’in nasıl bir hain olduğunu anlattığı için öfkelendiği:

Tunç’a mı yaptı?..

Belki açıklar...

UMARIM; YANILIRIM...

2. Abdülhamit, “çocuk zekâlı” olarak tanımladığı tebaasına hürriyeti neden çok gördüğünü şu sözlerle anlatırdı:

“Biliyor musunuz ki tecrübesiz ve bilgisiz bir çocuğun eline keskin bıçak vermek, çok tehlikelidir...”.

Kendi tebaası (Türk Müslümanları) için “Asyalılar” sıfatını layık gören Abdülhamit, onların Avrupalılarla kıyaslanamayacağını şu şekilde açıklardı:

“Benim tebaamın istek ve dilekleri çok basit ve mütevazıdır... Onlardaki istek duygularını tahrik etmek, günah işlemek olur... Bir lokma ekmek ve bir dirhem peynirle nasıl da mutludur onlar... Daha pahalı ve bol yemek için onların iştahlarını kabartmanın ne faydası olur ki?..”.

Erdoğan, Atatürk’ün:

Kulluktan kurtarıp “Milletin efendisi” olarak yücelttiği...

Devlet ve ülke sahibi yaptığı o günkülerin torunlarını...

Yine Abdülhamit’in tarif ettiği hallerine döndürdüğü için...

Her girdiği seçimi kazanıyor...

Atatürk’ün getirdiği modele dönülmezse...

Abdülhamit’in çok sevdiği İslâm şeriatı da uygulanacaktır...

Umarım; yanılırım...

BİR PARMAK BAL

Türkiye’de ekonominin yeniden dengelendiğine dikkat çeken uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s şu tespiti yaptı:

“Temel senaryo Türk ekonomisinin yumuşak inişten faydalanacağı yönünde...”.

Bu durum tespitiyle birlikte Türkiye’nin Kredi notunu “B” olarak korudu...

Yani:

“Yatırım yapılması riskli ülke...”.

Bir parmak bal...

Sonrası: Yal...

TERCÜMESİ

Erdoğan, enflasyonun ne zaman düşeceğini açıklarken şöyle dedi:

“Baz etkisiyle haziran ayına kadar yıllık enflasyon yüksek kalacak. Bir de para politikası gecikmeli çalışıyor. Haziran sonrası çok hızlı bir şekilde yıllık enflasyon düşecek...”.

Tercümesi:

“Yerel seçimlere kadar seçim ekonomisi uygulanacak, ondan sonrası tufan...”.

NEDEN KORKACAĞIM?

Eşime “sevgilim” deyişimi hatırlatan bir takipçim:

“Karınızdan korkuyor musunuz yoksa?” diye sordu

“Neden korkacağım?..” dedim “ütümü yapmışım, bulaşığı yıkamışım, camları silmişim... İşini yapmayan korksun...”.

KENDİ KENDİNE

Erdoğan:

“Gazze’de yeniden inşa ve imara başlayacağız...”.

Hacı Anneciğim yaşasaydı:

“Kendi kendine gelin güvey oluyor” derdi...

DÜNÜN X’İ

Emin Çapa

@ecapa_aklinizi

 

Müjdeli habere hasretsiniz diye yazıyorum

Merkez Bankamız, Türkiye’nin en güvenilir kurumu olan TÜİK’in enflasyon verisini yorumlamış;

Sebze fiyatları düşüyor, meyve fiyatları ılımlı artıyormuş. İşlenmemiş gıda fiyatları 9,55 düşüşle % 80,85’e gerileyerek adeta çakılmış.

Giyim ve ayakkabı fiyatları artması gerekirken düşüyormuş.

Kira fiyatları 1 ayda % 5,95 artarak yıllık % 105,8 olmuş ama merak etmeyin, hız kesmiş.

Dayanıklı malların fiyatı 1 ayda % 2,85 düşmüş.

GİTMEDİ Mİ?

MHP lideri Bahçeli’den yeni Gazze çıkışı:

“Gönüllü Kudüs Bozkurtları göreve hazırdır...”.

Bi dakka ya...

Bozkurtlar hala gitmedi mi?..

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp