Milletler Ligi'ni kazandıktan sonra Avrupa şampiyonu da olan kadın voleybolcular bu uzun maraton sonrası evlerine tarifeli uçakla döndü. Buraya kadar hiçbir sorun yok. Her gün milyonlarca insan tarifeli uçaklarla seyahat ediyor. Oysa özellikle basketbolcu ve voleybolcular uzun oldukları için dar uçak koltuklarında seyahat etmeleri eziyete dönüşebiliyor.

KAMU parası ile alınan ya da kiralanan özel jetlerin kontak kapatmadığı ülkemizde gerekli gereksiz herkes milyonlarca lira harcanarak özel uçakla fink atarken, ülkemizin gururu olan kızlarımıza niçin bu itibar çok görüldü anlayabilmiş değilim.

BU durum sadece voleybola özel bir uygulama mı, ya da altında yatan başka bir şey mi var? Anlayabilene aşk olsun… Çünkü yakın zamana kadar göreceli (!) sıralamada ilk ikide olan futbol ve basketbol erkek milli takımları bir saatlik yollara bile özel uçakla giderken, hatta bazı federasyon başkanlarının bile seyahatlerini özel uçakla yaptığı bilinirken voleybol kadın takımımıza bunun çok görülmesinin açıklığa kavuşması gerekir. Sorunun muhatabı tabii ki önce federasyon yönetimi, sonra da spor bakanlığı.

BEN milletvekili olmadığım için soru önergesi veremem, dolayısı ile yanıt alacağımı da zannetmiyorum. Önerge vermesi gerekenler de bu günlerde insan kanibalizmi (ayni türden başka bir bireyi yiyerek tüketme eylemi) ile meşgul oldukları için iş başa düştü!

HAZIR şeytanın avukatlığını soyunmuşken, merak ettim bu maça özel uçakla gidip gelen devlet erkanından kimse oldu mu acaba!

CEVABEN kimse bana ekonomi, tasarruf vs falan demesin sakın kalbinizi kırarım, vereceğim
daha detaylı örneklerle!

KUPA töreninde TVF'ye verilen 500 bin Euro'luk ödül reklamını kaldırıp arkalarına fırlatan ve anın tadını çıkaran kızlar, para ile olan ilişkilerini de bilerek ya da refleks olarak herkese izah ettiler. TVF'nin bu ödülün tamamını takıma dağıtması lazım, araya su kaçağı girmeden. Nasrettin hoca misali ben testi kırılmadan hatırlatmak istedim konuyu!

ÇÜNKÜ geçmişte bu kulaklar benzer konularda başka federasyonlarda neler duydu, neler!

AYRICA buradan voleybolcuların sesi olarak, “Bu çocuklar her şeyi hak ediyor” Sayın Cumhurbaşkanı demek istiyorum. Çünkü bu başarının yakınından bile geçmeyen başka sporcuların, sanki havayı-suyu bulmuş gibi milyonlarca Euro kazandığı bir ortamda kızlar çok daha fazlasını hak ediyor emin olun.

EBRAR Karakurt üzerinden kinini, kompleksini ve nefretini tatmin etme çabasında olan zavallılar, şimdi açın o küçük beyinlerinizi ve iyi dinleyin;

1-EBRAR'A ve Ebrar gibi olan tüm düşünen canlılara saygı göstermeyi bir gün öğreneceksiniz.

2-HADDİNİZ olmayan, başkasının konfor alanına girmedikçe kişinin kendi konfor alanındaki özel tercihlerine müdahale etmemeyi bir gün öğreneceksiniz.

3-DİNİ ya da tarihi objelerin sporun ve sporcunun konusu olmadığını, bu başarı özelinde konunun Türk kadınının imkanlar ve planlı çalışma sonucu adını tarihe her konuda yazdırabileceğini bir gün kabul edeceksiniz.

4-KADINLARIN giyim-kuşam, yaşam tarzı, cinsel tercih, eğitim gibi yaşamlarına dair her konuda kendi kararlarını kendilerinin vereceği, kıllı kıllı heriflerin çenelerini kapatacağı günlerin eninde sonunda geleceğini bir gün hepiniz görüp, anlayacaksınız.

5-BUNUN ilk adımını da bu başarı ışığında bundan sonra voleybol yönetiminde kadınların ağırlığı ile görmek istiyoruz.

6-SAYIN Cumhurbaşkanın 2002 yılındaki, “Eşcinsellerin de kendi hak ve özgürlükleri
çerçevesinde yasal güvence altına alınması şart. Zaman zaman bazı televizyon ekranlarında onların da muhatap oldukları muameleleri insani bulmuyoruz” söylemini bazı müminlere bu vesile ile yeniden hatırlatmak gerekiyor.

BİZE tüm bunları yaşatıp, yeniden hatırlattığı için voleybolcularımıza teşekkürler…