Top
02/12/2023

Tuz koktu...

HEPSİNİN üzerinden baştan aşağı bayağılık akıyor. Ülkemizde banker skandallarından beri gelen ve Sedat Peker’in açıklamaları ile yeniden açığa çıkmaya başlayan çürümüşlüğün devamında, her sektörde çorap söküğü gibi art arda gelen akla zarar olaylardan, nihayet Türk sporu da nasibini almaya başladı.

BAZILARI sanki yüce Atatürk’ün sözünü “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaksızını severim” gibi anlamış olmalı ki (!) bunları yaşıyoruz.

BU anlamda ortada, en az korona kadar tehlikeli bir virüs var ve spor camiasında ne zaman nerede hortlayacağını artık bilemiyoruz. Virüs bazen kendini doping skandalları ile gösteriyor, bazen Fetö soruşturmalarında, çokça da bahis skandallarında ortaya çıkıveriyor.

SON günlerde “Güzellik merkezleri bizim elimize su dökemez” denilerek; vergisiz kazanç, tefecilik, aç gözlülük, doyumsuzluk, kaynağı belirsiz milyonlar ve yalan ve riya önümüze geldi!

ASLINDA tüm bu olanlara şaşırıyor muyuz? Tabii ki hayır. Erenler ne demiş? “Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.” Bunların hepsinin ortak özelliği şu: Şaşaalı yaşantılarını insanların gözüne sokmak, lüks arabalara binmek, medyada sürekli arsız arsız sırıtarak bir yerlere şükranlarını sunmak, cuma günleri camilerde görüntü vermek, özel uçaklarla Umre’ye gidip ihrama bürünerek sosyal medyada şov yapıp bir yerlere aidiyetlerini pekiştirerek, arkadan film fırıldak çevirmek!

BİZ bu kirlenmişlik kamyonunun illegal bahis duvarına toslamasını beklerken, kaza ummadığımız otobanda oldu. Belli ki bu sektörde de bunların hareket ağı çok geniş!

KONU spor adamları ve sporcular olunca, kendi kendime sormadan edemedim... Spor insanları lisans çıkartırken her meslekte olduğu gibi bir takım adli ve sportif sicil şartları aranır. Devamında da bu şartlar ihlal edilirse lisansları iptal edilir. Benzer durumlarda kamu görevlerinin adı bu tip olaylara karışırsa, soruşturma sürecince açığa alınır.

PEKİ, bu arkadaşlar niçin görevlerine devam ediyor? Spor teşkilatının diğer kamu kurumlarından bu anlamda ne farkı var? Yargı süreci sonunda suçsuz bulunursa görevine devam eder ama ya tersi olursa! Bu anlamında gariban memura uygulanan yaptırımlar (soruşturma süresince açığa almak), bu insanlara da uygulanmadığı takdirde ve bu tiplemeler hala gençlere rol model gibi ortada cirit attığı sürece, soruşturmanın kamu vicdanında kanayan
yaraya merhem olması mümkün değil. Öyle değil mi Futbol Federasyonu’nun değerli başkanı Mehmet Büyükekşi? İsterseniz disiplin kurulunuza bir hatırlatıverin: Ortada ciddi bir durum var! Hani tedbirli olarak disipline sevk etmeler filan... Hatırlatayım dedim! “YARGI süreci sonuçlanana kadar kendilerinden bırakırlar” dediğinizi duyar gibiyim. Düşüncesi bile kulağa hoş gelse de, bunun hayalden öteye gitmeyeceğini biliyorsunuz değil mi?

SON söz İçişleri Bakanı Sayın Ali Yerlikaya’ya: Ha gayret Sayın Bakan, görevinizden alınmadan ne kadar yol kat ederseniz, bizim için kârdır. Aynı ‘Deniz yıldızı’ hikâyesinde olduğu gibi...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları