Ağır bir yenilginin ardından evinizde oynadığınız ilk maç büyük önem taşır. Böyle maçlara hırslı, tempolu ve yüksek futbol oynama iştahı ile başlarsanız taraftar desteğiniz arkanızda olur ve yaşadığınız farklı yenilgiyi saha içinde unutursunuz. Böyle başlamak istedi Fenerbahçe. Tam olarak olmadı ama oyunda üstünlük kurulmuştu.

Fred'siz orta sahanın çok teklediğini yakın geçmişte gördük. Orta sahanın omurgası Tadic’i iyi gördü ve onun Szymanski’ye hazırladığı pozisyonla öne geçti Fenerbahçe.

Hırslı olmak iyidir fakat bunu sinire dönüştürmek aksine sizi zor durumlara düşürebilir. Samuel’in N’Jie’ye yaptığı müdahaleye penaltı verilse ki bence penaltı, Kadıköy’de hava değişirdi. İrfan Can’ın klas vuruşu Sivasspor’u üzdü.

İsmail Kartal son maçta defansta görev verdiği İsmail’i kulübede oturttu bu maçta. Şunu gördüm, Fred’in yeri başka ama orta alanda İsmail, Crespo’dan daha faydalı.

Durgun başlangıçlar iyi değildir. 2-0 öndeyim ve nasılsa artık kazandım düşüncesine kapılırsanız, golü yersiniz. Manaj attığı golle Sivasspor’u oyunda tuttu. Tadic özellikle ofansif oyun zekası çok iyi olan bir oyuncu. Ceza sahası çevresinde topla buluşunca yine tehlike yarattı.

Dzeko'nun vuruşunda Alaattin’e çarpan top ağlara gitti. Bu gol olana kadar Fenerbahçe stresliydi. Daha sonra yine Tadic asiste imza attı. Dzeko’nun golü nefisti. İrfan Can dün akşam limitlerini zorladı.

Tadic ve Fred bu takım için çok önemliler. Samet ve Oosterwolde’nin uyumları standartların altında. Her an hata yapacakmış gibiler.

Maçın hakemi seyircinin etkisinde kaldı. Kullanması gereken kartları kullanamadı. Yönetimi ortanın altındaydı. Galibiyet derbi öncesi moral oldu.