Top
23/07/2013

Tayyipgillerin iftar atraksiyonu

Sevgili okuyucularım,
Müslümanlık siyasete hep alet edilirdi ama bu kadarına ilk kez tanık oluyoruz.
Her gece bir yerlerde beş yıldızlı iftar sofraları kuruluyor.
Bu sofraların her birinin konukları, başta Tayyip olmak üzere AKP'li bakanlar ve
siyasetçiler.
İftar programları günler
öncesinden medyaya bildiriliyor, kamera gönderilmesi isteniyor… Çünkü Allah'ın adını ağızlarına alıp siyasi propaganda yapacaklar, oy devşirmeye çalışacaklar.
Bir siyasetçinin iftar sofralarına belli zamanlarda oturması gerekebilir. Nitekim Kılıçdaroğlu ve Bahçeli bunu arada sırada yapıyor.
Ama iş AKP sofralarına gelince iş değişiyor!
Dikkat ediniz, Ramazan ayının ilk gününden beri Tayyip ve personeli her akşam ayrı
yerlerde ayrı sofralara çöküyor.
Burada sık sık yazdığım gibi, o sofraların yemekleri muhteşem.
Fakir fukaraya kurulan iftar çadırlarında verilen kuru fasulye-bulgur ikilisine hiç mi hiç benzemiyor.
Peki ama bunların kurduğu iftar sofralarının parası nereden karşılanıyor?
Devletten, hükümetten, kamu kurumlarından, yandaş sivil toplum kuruluşlarından ve
bunlarla iş yapıp büyük paralar kazanan işadamları ile müteahhitlerden.
Konuk olarak çağrılıp “Onur verdikleri” sofralara çöken o beleşçilerin ceplerinden bir kuruş bile çıkmıyor.
Lüks ve görkemli iftar sofralarının tadına doyum olmuyor!

* * *

Şimdi dikkat ediniz, Türkiye'nin çok ciddi sorunları var. Dış borçların üstesinden gelmek
mümkün olmuyor.
Tam üç buçuk milyon genç, yaşlı, kadın, erkek iş arıyor ama bulamıyor.
Kürtçülük aldı başını, AKP hükümetinin korumasında gidiyor. Küstahça verilen demeçler ve
yapılan açıklamalar artık Türk Milleti'nin sinir sistemini iyice bozuyor.
İşte BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın dünkü sözleri:
“Türkiye'nin üç tarafı nasıl denizlerle çevriliyse, üç tarafı da Kürdistan'dır…”
İşte Apo'nun İmralı'dan gönderdiği son mesaj:
“Buradaki olanaklar son derece kısıtlayıcı. Sürece kendimi daha fazla katma isteğimi hayata geçiremiyorum. Hükümet bu konuda somut adımlar atmalıdır. İmkanlarımın kısıtlı olmasından rahatsızlık duyuyorum…”
Sonra baklayı ağzından çıkarıyor:
“İmralı'da bir basın
buluşmasıyla kamuoyunu doğrudan bilgilendirme imkanım olursa sürecin sağlıklı ilerlemesi için ciddi katkılarım olabilir.”
Evet, yanlış okumadınız!
İmralı'da basın toplantısı yapmak istiyor!
Bunun gerekçesi olarak da şunu gösteriyor:
“Nihayetinde 50 bin insanımızın yaşamını yitirdiği 40 yıllık çatışmanın barışını inşa etmeye
çalışıyoruz!”
Hele şu katile bakın siz!..
Yüzsüzlüğün ve utanmazlığın bundan daha büyüğü olamaz.
Sözünü ettiği o 50 bin insanın ölümüne kim neden oldu?
Ben yine de umutluyum!..
Hükümet bu katilin İmralı'da basın toplantısı yapmasına da izin verirse sakın ola ki şaşırmayın!

* * *

Evet, Tayyip'in iftar sofralarından söz ediyorduk… Suriye'nin kuzeyini PKK ele geçirdi.
Tayyip sofralarda bundan hiç söz etmiyor, “Ey milletim gözünüz aydın, sizi PKK ile komşu
yapmak da yüce Allah'ın izniyle hükümetimize nasip olmuştur!” diyemiyor.
Bu gibi konulara hiç değinemiyor.
İşsizlikten, geçim sıkıntısından, parasızlıktan bunalan milyonlarca insanımıza iftar sofralarından söyleyecek bir sözü yok.
Dünyanın en pahalı akaryakıtını bize kullandırıyor, her mal ve hizmete sürekli zam yapıyor…
Bunlara da hiç değinemiyor.
Boş bulduğu her kürsüye çıkıp nutuk okuyan aslan parçası Tayyip, işine gelmeyen
konularda adeta bir kedi yavrusunun uysallığına ve sessizliğine bürünüyor.

* * *

Bakınız, Elazığ kırsalında bir karakol binası inşaatı yapılıyordu. PKK'lılar önceki gün inşaatı bastılar ve çatısına büyük boy Apo posterleri ile PKK paçavraları astılar.
Bütün bunlar olurken Türk askeri neredeydi?
Herhalde kışlasında mıntıka temizliği yapmakla meşguldü!
PKK ile Suriye sınırında komşu olduk. O tarafta yaşanan çatışmalarla birlikte Türkiye tarafına mermiler düşüyor, insanlarımız ölüyor, yaralanıyor.
Genelkurmay'dan dün açıklama geldi:
“Ateş açılan bölgeye misliyle ateş açarak karşılık verilmektedir!”
Ohhh, vallaha rahatlamış olduk!
PKK'nın silahlı asayiş birimleri artık il ve ilçelerin sokaklarında özgürce geziniyor. Onlara dokunan yok…
Lice'de PKK şehitliği (!)
törenlerle açıldı.
Devletin güçleri seyretmekle yetindi…
Tayyip Şırnak havaalanına ünlü Kürtçülerden Şerafettin Elçi'nin adının verileceğini duyurdu.
BDP'li Hakkari Belediyesi önceki gece halka açık bir sinevizyon gösterisi düzenleyip PKK'nın Suriye'nun kuzeyini nasıl ele geçirdiği gösterdi.
Devletin güvenlik güçleri yine seyretmekle yetindi!..
Çünkü Tayyip Kürtçü kesimlerden oy bekliyor, PKK'yı koruyup kolluyor ve onları ürkütmek istemiyor.

* * *

Evet efendim, Tayyip ve ekibi tarafından her akşam iftar atraksiyonları yapılıyor.
Amaç tümüyle siyasi ve oy devşirmeye yönelik…
Ve Tayyip yukarıda çok kısaca özetlediğim bu konulardan hiçbirine değinmiyor,
işine gelmediği için değinemiyor.
Önceleri Esad'a posta koyar, birkaç aya varmadan devrileceğini iddia ederdi.
Türkiye'de “Sevgili kardeşim Esad” diye karşıladığı, karı koca sarmaş dolaş oldukları, Suriye'ye gittiğinde övgüler düzdüğü Esad, ne yazık ki sağlam çıktı.
Şimdi dikkat ediniz, uğradığı bu siyasi hezimet sonrasında Esad'ın adını bile ağzına
alamıyor.
Mısır'daki darbe sonrasında bağırıp çağırdı, darbeyi kınadı… Çünkü o bölgedeki en yakın adamı olan şeriatçı Mursi devrilmişti.
Bu bağırıp çağırmalarından da sonuç alamadı. Üstelik bütün dünyayı karşısına aldı, güldürdü.
Zaten olmayan karizması son bir çizik daha yedi.

* * *

Evet, Ramazan başladığından bu yana her akşam bir iftar sofrasında boy gösterip tek taraflı nutuklar atıyor.
Her iftar sofrasına önceden haber verilip kameralar çağrılıyor…
Bazıları yandaş-yalaka kanallarda canlı yayınlanıyor.
Sonra koruma ordusu eşliğinde, yeri daha önceden belirlenen bir yere -örneğin parka- gidip orada bulunan ve önceden ayarlanan bazı kimselerle yine kameralar önünde güya muhabbete başlıyor.
Her gün peşinde en az 300 kişiden oluşan koruma ordusu!..
Örneğin parka gidecekse önceden orada önlem alınıyor. Geçeceği yollar kesiliyor, trafik durduruluyor.
Konuştukça konuşuyor da, işine gelmeyen ülke sorunları konusunda ağzını bile açamıyor.
PKK ile nasıl komşu olduğumuzdan söz edemiyor. PKK'nın kentlere inen silahlı asayiş grupları konusunda ağzını açamıyor.
Ama devletin veya başkalarının parasıyla kurulan iftar sofralarına çöküp karnını güzelce doyurmayı çok iyi biliyor.
Afiyet olsun!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp