Ünlü komedyen Şahan Gökbakar'ın yeni filmi 'Erdal ile Ece' gişede resmen çakıldı!
Geçtiğimiz hafta sonu en çok salonda (420) gösterime girmesine rağmen film, en çok izlenenler listesinde altıncı sırada yer aldı!
Filmi hafta sonu açılışında sadece 52 bin 110 kişi izledi.
'Recep İvedik' filmlerinde seyirci sayısı ilk üç günde 1 milyonu rahat geçerdi!
Nereden nereye!
Şahan ömrünün sonuna kadar 'Recep İvedik'i oynamak zorunda kalacak galiba!
52 bin seyirci sayısı, 'Recep İvedik 8'in bile gişesinin düşeceğinin habercisi olabilir!



Bu radikal düşüşün birçok nedeni olabilir.
Şahan, 'Recep İvedik' karakteri dışında izleyiciden ilgi görmüyor. Ama 2013 yılında 'Celal ile Ceren'in hafta sonu açılışına 601 bin izleyici toplamıştı. Bu filmle benzer kategoride olan 'Erdal ile Ece'nin 52 bin izleyicide kalması anormal bir durum!
Daha önce "Filmleri dijital platformlarda vizyona sokmak sinema seyircisinden kaybettirir" diye yazmıştık. Bu öngörümüz doğru çıkmış olabilir!
Şahan'ın kemik izleyici kitlesi bile belki de "Nasıl olsa dijital platformdan izlerim" demiş olabilir.
Ya da Şahan'ın oyunculuğu ve esprilerinin artık yeni nesilde bir karşılığı yok! Cem Yılmaz gibi o da gençlere hitap etmiyor olabilir.
1 milyon 200 binlerden 52 bine!
Bu eşi benzeri görülmemiş düşüşün başka nedenleri olmalı!
Yoksa sosyal medyadaki siyasi çıkışları, etkileşim için önüne gelenle laf dalaşına girmesi, 'her şeyi bilen adam' tavırları vs. Şahan'ı insanların gözünde sevimsiz mi yaptı?

***

80'LERİN ÖZETİYDİ
80'li yılların, Yeşilçam romantik filmlerinin yakışıklı oyuncusu Tolga Savacı, 60 yaşında geçirdiği kalp krizi sonucu hayata veda etti.
1963'te İstanbul'da doğan Savacı, Fransız Koleji'ni bitirdikten sonra 1983 yılında İtalya'da mankenlik eğitimi almıştı.
Eğitimliydi, Avrupa vizyonu vardı.
1985 yılında Banu Alkan'la başrolde yer aldığı 'Arzu' filmiyle beyazperdeye adım attan Savacı, 80'li yıllarda Alkan ve Hülya Avşar başta olmak üzere birçok kadın yıldızla çeşitli filmlerde rol aldı.



Yeşilçam'ın gelmiş geçmiş en yakışıklı jönlerinden biriydi. Yakışıklığı oyunculuğunu bile gölgelerdi.
O klişe aşk filmlerinde bile Savacı'nın oyunculuğu bugün bazı jönlerinden daha iyiydi.
Genç kızlar, kadınlar onu görebilmek için yarışırdı.
Depeche Mode'un 'Little 15' şarkısını tekrar tekrar dinleyip ona platonik aşık olanlar vardı.
Savacı aynı zamanda 80 ve 90'lı yılların özetiydi. Giyimini, tavırlarını erkekler örnek alırdı.
Köşeli omuzlarının üstüne oturan montu ekoldü. Mağazalarda 'Tolga Savacı montu' diye satılırdı.
Genç yaşta aramızdan ayrıldı. Mekânı cennet olsun.

***

DANİMARKA'NIN DERDİNE BAK!
Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, hafta sonu ailesi için yemek hazırladığı anı Instagram'dan paylaştı.
Fotoğrafta doğrama tahtası üzerinde doğranmış tavukların yanında sebzelerin doğranmaya devam edildiği görüldü.
Fotoğrafa yorum yağdı. Danimarkalılar, Gıda Ajansı'nın tavsiyelerine aykırı hareket edildiğini belirterek Mette'ye tepki gösterdi.
Yorumlarda çiğ tavuk etinin sebzelerle karıştırılmasının tehlikesi, hem kampilobakter hem de salmonella bakterilerinin tavukta oluşabilmesinden bahsedildi.



Daha sonra Başbakan ikinci bir paylaşım yaparak doğrama tahtasının temiz halini göstermek zorunda kaldı.
Özetle Danimarka'nın gündemi doğrama tahtasında tavuk ve sebzelerinin yan yana gelmesiydi.
"Derde bak" dediğinizi duyar gibiyim.
İskandinav ülkeleri böyle. Sorun yaratacak komşu ülke, savaş ve iç savaş tehdidi, terör, göçmen sorunu, enflasyon vs. yok.
Refah seviyeleri de yüksek olunca, can sıkıntısından başbakanın tavukla sebzeleri karıştırması gündem oluyor.
40 yılda bir göçmenler sınırı geçerse yakışıklı Danimarka polislerinin göçmen çocuklarla fotoğraf çektirmesi Türkiye'de bile beğeni yağmuruna tutuluyor.
Hayat Danimarkalılara güzel!

***