Son yıllarda dünyanın neresine gidersek gidelim, İstanbul'dan bahsediliyor. İstanbul sadece ekonomik açıdan değil, kültürel açıdan da umut vâdeden bir kent haline dönüştü. İstanbul'un güncel yaşam tarzı dünyaya örnek olacak nitelikte. İstanbul'da 200 sanat galerisi var. Birbiri ardına sanat fuarları açılıyor.
Bienalimiz dünyanın sayılı organizasyonları arasına girdi.
Türkiye'de 36 adet sanat fakültesi var. En iyileri İstanbul'da...
Özel sanat kurumları, müzeler açılıyor. Beyoğlu'na çıktığınızda en az beş sergiyi gezme şansınız var. Koleksiyonerlik gelişiyor...
Bu sözler Dream Design Factory'nin (DDF) kurucusu, Art Beat Proje Direktörü Arhan Kayar'a ait...
Kendisiyle bir grup gazeteci arkadaşla birlikte DDF'de bir basın davetinde konuşma fırsatı buldum.
Davet, Art Beat İstanbul hakkındaydı ama sağ olsun Kayar, başta İstanbul olmak üzere Türkiye'deki sanatsal gelişim hakkında önemli bilgiler de paylaştı bizlerle.

GENÇLER UNUTULMADI
İstanbul gibi dev bir şehir için 200 sanat galerisi az; ama bu rakamı, çok değil, bundan 10 yıl önce hayal bile edemezdiniz.
Evet, Türkiye büyüyor, değişiyor; bunun en güzel göstergesi de sanatsal gelişim.
Asıl konumuza dönelim...
Son dönemde sayıları hızla artan çağdaş sanat fuarlarına önceki gün bir yenisi daha; Art Beat İstanbul da eklendi.
Yıldız Holding ve Papko'nun destekleriyle düzenlen fuara daha ilk yılında 27 galeri ve dünyaca ünlü sanatçılar katılıyor.
Kayar fuarda asıl hedeflerinin ise genç sanatçıları öne çıkarmak olduğunu ve bu amaçla galerilere ayrılan yer kadar bireysel sanatçılara ve serbest projelere de geniş yer verdiklerini söyledi.
Kayar gelecek için de iddialı: "3 yıl içinde Art Beat'i tamamen uluslararası bir etkinlik haline getirmeyi planlıyoruz.
Avrupa, Ortadoğu ve Asya'yı kapsayan bir platform olacak."
18 Eylül'e kadar Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda açık olacak fuarı mutlaka takip edin.
Fuarda 44A, Art On, Galerist, Michael Jansen, Dirimart gibi birçok önemli katılımcı var.