Top
31/03/2024

‘Kardeşlerim dizisi'nin ‘Orhan’ı Cüneyt Mete: İzleyici bizimle empati kuruyor

Atv’de yayınlanan ‘Kardeşlerim’in ‘Orhan’ı Cüneyt Mete, dizinin başarısını anlattı: “Fakirlik, zenginlik ve hayat mücadelesi herkeste var. İzleyici kendisiyle empati kuruyor. Dizinin bu kadar uzun soluklu olmasının nedeni herkesin kendisinden bir şeyler bulması”

Rol aldığı projelerin en sevilen isimlerinden olan Cüneyt Mete, atv'nin cumartesi akşamları yayınlanan dizisi 'Kardeşlerim'deki 'Orhan' karakteriyle her ailenin evinden biri oldu. Hem oyunculuktaki başarısı, hem de özel hayatıyla sektörün örnek gösterilen oyunculardan olan Mete ile bir araya geldik. Uzun soluklu dizilerin aranılan oyuncusu olan, iyi kötü her karakterin hakkını fazlasıyla veren Mete, dört sezondur 'Kardeşlerim'deki entrikalara rağmen en merhametli karakterini izleyiciyle buluşturdu. Eşi Şeyma Korkmaz ile aynı seti paylaşan Mete ile diziyi ve özel hayatını konuştuk.
İyi kalpli bir aile babası, dizinin başından beri de çizginiz bozmadı. 'Orhan' sizce nasıl bir karakter?
Her insan gibi iyi ve kötü yanları var. Ama her şeyden öte çok merhametli bir adam 'Orhan'. İşte bu onun alametifarikası. Sevgi dolu, elinden geldiğince adil olmaya çalışan bir aile babası. 'Orhan' karakterinin çizgisinin bozulmamasının en güçlü sebeplerinden biri de senaryo tutarlılığı.




ORHAN DİK DURMAYA ÇALIŞAN BİRİ

Dizide iyi karakterlerin yanı sıra kötü karakterler de fazla. Ama kötü karakterler de çok sevildi, bunu neye bağlıyorsunuz?
Önce senaryo, oyuncu arkadaşlarımın güçlü performansları ve nihayetinde iyi bir reji, iyi bir yönetim.
'Orhan' bir baba olarak ne olursa olsun ailesini ayakta tutmaya çalışıyor. Kimi zaman aciz kaldığı da oluyor, kimi zaman çok güçlü duruyor. Siz 'Orhan'ın yaşadıklarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hayatın çok içinden ve gerçek bir karakter 'Orhan'. Ona her yerde rastlayabilirsiniz bu coğrafyada. Ve her insan gibi evlatları için dik durmaya çalışan ama bunu zaman zaman başarabilen zaman zaman da nesnel koşullardan dolayı aciz kalabilen bir karakter. Bazen yaptıklarıyla gurur duyuyorum fakat bazen de düştüğü durumdan dolayı ona üzülüp acımaktan kendimi alamıyorum.
'Kardeşlerim' ünlü ve usta oyuncularının yanı sıra sektördeki yeni nesillere şans veren bir proje oldu. Aslında sektörde çok fazla böyle projelere rastlamıyoruz. 'Kardeşlerim' bu açıdan da önemli bir proje değil mi?
Evet bence de önemli bir proje. Gençlere bu mana da iyi fırsatlar tanındığını, gençlerinden bu fırsatları çok iyi değerlendirdiğini düşünüyorum.
Fakirlikle zenginlik, hayat mücadelesi işleniyor dizide. Peki bunlar size ne ifade ediyor?
Fakirlik, zenginlik ve hayat mücadelesi hepimizin her gün içinde bulunduğumuz bir mücadele. Bu manada karakterler ve olaylarla empati kurmak çok da zor değil. Ben izleyen herkesin kendinden bir şeyler bulabildiğine ya da benzer durumların çevrelerinde yaşandığını gördüklerine inanıyorum. Galiba dizinin bu kadar uzun soluklu olmasının en güçlü sebeplerinden biri de bu.
Para mutluluk getirir mi?
Kişisel fikrim nispeten bir noktaya kadar mutlu eder. Ama ben dengeye inanırım.
Dram, komedi, ağır abi, iyi ve kötü adam... Her rolün oyuncususunuz, üzerinize bir karakter yapışmıyor. Kariyer yolculuğunuzda bu dengeyi nasıl kurdunuz?
Açıkçası zorlandım. Çünkü bunun için beklemek gerekiyor. Öncesinde kötü adamlar oynadım ve haliyle gelen tekliflerde bu minval üzere. Ben beklemeyi tercih ettim. Kötü adam oynamakla ilgili bir derdim yok ama sadece kötü adam oynamak fikri beni rahatsız ederdi.




EVE ASLA İŞ GÖTÜRMEM

Eşiniz Şeyma Korkmaz, evde tadilat işlerinin sizden, temizliğin kendisinden sorulduğunu söyledi. Bir de sizden dinleyelim evdeki iş bölümü nasıl?
Eve usta girmediği doğrudur. Benim yaptığım temizliği beğenmediği için de temizlik işleri kendisinden sorulur. Dışında kalan işleri kim el atarsa o yapar.
Eve iş götürüyor musunuz? Projelerinizi konuşup tartışır mısınız?
Projeleri konuşup tartışırız tabii. Bu anlamda da birbirimizin kafasını çok açarız. Ama eve iş götürür müyüm?; hayır. Yani şöyle; birbirimizi olumsuz etkileyeceğini düşündüğüm hiçbir şeyi eve getirmem.
İki oyuncunun evli olması birbirlerini besleyen bir durum mudur?
Elbette. Neticede dışardan bakan yetkin bir gözün olması her zaman evladır. İşin içindeyken birçok şeyi gözden kaçırabilir ve göremeye bilirsiniz. İşte bu durumlarda güvendiğiniz bir başka göz çok işe yarar.
Mutfakla aranız nasıl? Yemek yapmayı seviyor musunuz?
Çok severim, yaparım da. Şeyma mutfağı sevmediği için benim yemek yapmamdan son derece hoşnut. Ama yanlış anlaşılmasın Şeyma gerçekten nefis yemekler yapar fakat yemek yapmayı sevmez.

ŞÖHRET GEÇİCİ BİR HİKAYE

Şöhret sizin için ne ifade ediyor?
Şöhret benim için gelip geçici bir hikaye. Ekranda varsan varsın, yoksan unutulursun. Benim asıl derdim şöhret değil, gerçekten bilenin bildiği bir oyuncu olmak.
İyi projelerde başroldesiniz ama sizi işinizin dışında hiç göremiyoruz. Görüntülenmemek için kendinizi kısıtladığınız oluyor mu?
Hayır olmuyor, hiç öyle bir çaba sarf etmedim. Her zaman nasıl yaşıyorsam hâlâ öyle yaşıyorum. Beni her gün çok alakasız yerlerde görebilirsiniz. Yani ben ünlü olduğumu düşünmüyorum, onu siz söylüyorsunuz. (Gülüyor)
Rol aldığınız projeler yurt dışında gösteriliyor ve ciddi bir hayran kitleniz var. Türk yapımlarının yurt dışındaki bu başarısı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Aslında bu hiç şaşırtmıyor. Türk oyuncularının dünya çapında bir kalitesi olduğunu düşünüyorum.

BOL KAHKAHALI BİR SETİMİZ VAR

Kamera arkası nasıl geçiyor? Bu kadar kalabalık bir ekip çekim aralarında nasıl vakit geçiriyor?
Çok şükür çok güzel bir ekibimiz var, 4 yılda birbirimize ziyadesiyle alıştık, birbirimizin dilini çözdük. Çok eğlenceli ve çok şükür sorunsuz bir ekibimiz var. Bol muhabbet, bol kahkaha ve sıkı bir iş.
Eşinizle aynı projede rol almak nasıl? Karşılıklı çok sahneleriniz olmasa da aynı seti solumak nasıl oluyor?
Çok şanslıyım. (Aynı soruyu ona da sormak lazım ama). Evet çok karşılaşmıyoruz ama bizim için çok önemli bir avantajı var bu durumun; tatil günlerimiz haftanın aynı günleri.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp