31 Mart seçimleri sonrası iktidar cephesinde muhasebe sürüyor. Tabii ki sıra medyanın rolüne de geliyor.
"AK Parti, iktidara yakın medya yüzünden kaybetti" diye abartanlar bile var. Evet, belki çoğu tasfiye olmuş, siyasette ve medyada kendine yer bulamayan, geçmiş performanslarını da bildiğimiz aktörler ama vuracakları yeri de biliyorlar.
Zira kanal kanal gezdirilen eldivenden merdivene her şeyin uzmanı tiplerin vasatlıklarının, siyaset programlarındaki 90'ların Televole medyasını andıran cıvıklıklarının, "alıcıyı" ciddiye almamanın medyanın etkisini iyice zayıflattığı bir gerçek.



Ne var ki, seçimleri kazandırıp kaybettiren medya ise o zaman CHP'ye kazandıran da muhalif medya mı diyeceğiz?
İyi de CHP yandaşı medya da yukarıda sıraladığım sorunlardan fazlasıyla muzdarip. Hatta iletişim araçlarının değişmesinin krizini topyekûn yaşayan medya âleminde bir kıyas yapılacaksa iktidara yakın medya, CHP medyasından çok daha ciddi.
Ayrıca... Eğer CHP, Antalya Belediyesi yıllardır CHP'de diye teleferik faciasını "Kabin can aldı. Açılışını Binali Yıldırım yaptı" haberleriyle gören Cumhuriyet Gazetesi sayesinde seçim kazandıysa da vay o muhalefetin haline.

***

HAMANEY'İN KIRMIZI YÜZÜĞÜ

Tüm dünya medyası pürdikkat İsrail'in Suriye'de büyükelçiliğini vurduğu İran'ın misillemesini bekliyor.
İşimiz zor hâliyle.
Zira yine İran'dan dişe dokunur bir cevap gelmedi. İsrail'in bugüne kadarki açık tacizlerine hiçbir cevap vermeyen Tahran, açıkça "Biz vurduk" diyen İsrail'e geçen gece beş on tane Katyuşa fırlattırıverdi, o kadar.
İsrail, füzelerin bir kısmının hava savunma sistemiyle imha edildiğini, geri kalanının da boş arazilere düştüğünü açıkladı.
Ama fahri İran uzmanlarımız, Tahran'dan ümidini kesmiyorlar.



Balistik füzelerle poz verip Hizbullah'a Katyuşa attıran mollalarının kırmızı yüzüğünde keramet arıyorlar.
Bir tanesi aynen şöyle yazmış:
"Fotoğraftaki el, İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'e ait. Kırmızı yüzük, savaş çağrısı olarak yorumlanıyor. Bu el havaya kalktığına göre saldırmak için inecek şeklinde analiz ediliyor."
Ne diyelim? "Balistik füze uçmaz, mürit uçurur" mu desek?
Üstüne üstlük bizdeki İran müritleri de uçuyor.

***

DEVLET ADAMI TRUMP!

Trump'ın Kırım Yarımadası ve Donbas bölgeleri dâhil Ukrayna topraklarının bir kısmının Rusya'ya bırakılması hâlinde savaşın sona ereceğini söylediğine yönelik haberler gündemdeydi.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski de Rus saldırılarını sona erdirmeyle ilgili fikirlerini duyma konusunda Trump'ı Ukrayna'ya davet etti. Ancak Trump davete olumsuz yanıt verdi.



Trump'ın ekibi, "Kimse bize ulaşmadı. Başkan Trump, başkomutan olmadığı için şu anda Ukrayna'ya gitmesinin uygun olmayacağını açıkça söyledi" diyor.
Trump için, "Ne yapacağı belli değil, kontrolsüz" diyenler ne düşünüyorlar?
Baksanıza, adam devlet adamı, nerede durup nerede ileri gideceğini biliyor.
Kazanacağı belli olan seçimler yaklaştıkça da kontrolü artırıyor.

***

GERÇEK VE CESARET

İsrail'de yayın yapan Haaretz Gazetesi hakikatin yüz akı. Gazze'de soykırımın başladığı ilk günden beri, kolektif deliliğin hâkim olduğu İsrail'den gerçekleri yazıyor.



Gazete geçen gün gelinen durumu içeriden şöyle tarif ediyordu:
"Söylenmeyeni söylemek. İsrail yenildi: Mutlak bir yenilgi bu!"
Haaretz cesur olduğu için gerçeği söylemiyor, gerçeği gördüğü için cesur davranıyor.