Top
23/10/2013

Cuma sıkıntısı

Sophie’nin seçimi’ benzeri trajik bir durum yok elbet. Ama bildiğiniz eziyet... Hangisini seçeceksin, ‘klonlansa da hayat bayram olsa Obradoviç’i mi, gol görüntüleri fazlasıyla açılıp saçılan Emenike’yi özlediğin çimlerde alkışlama ihtimalini mi? Kenan Sipahi’yi mi, Salih Uçan’ı mı? Günler torbaya girmiş de, milimi milimine saatler de aynı mı olur? Ben küskünüm feleğe!!! Güzel hikayeler çıkardı bari, ordan fırladım, son üçlüğü göremedim, ama Saracoğlu’na birkaç dakika gecikmeyle yetiştim… Ya da doksan dörde kalamadım, Barcelona’ya yetiştim, tüh golü kaçırdım… benzeri söylenir söylenirdi aşıklar, kim daha çok süründüyse yollarda, bunun da aşka dahil zevkini çıkararak! 

Biri üç ihtimalli, biri iki. Birinde Emir, birinde Musa. Zor karar. Bu kadar güç mü gerçekten, kötü günlerin cefasını çekenlere iki yudum mutluluğu ayarlamak?

Neyse, hep böyle konforlu dertlere diyelim!!! ‘Fener’e kal geldi’ acı başlıklarının tekrarlanmadığı, Sinan Kaloğlu’nun gol atamadığı, Azofeifa’nın döktürdüğü, kronometre uzmanlarının borsada tavan yaptığı, Emenike’nin yıllardır beklediği ‘o an’ı yaşattığı, son dakikalarda bırakın maçı, şampiyonlukların kaybedildiği iç burkan zamanlara adamakıllı bir tesellinin verildiği güzel bir pazardı. Herhangi bir maç olmaktan kurtulup son saniyeleriyle müthiş maç mertebesine yükselen, milletin birbirine o an nasıl delirdiğini, şöyleyken böyle yaptığını anlatmaya doyamadığı güzel bir tatil noktası.

Şimdi bir başka problemle burun buruna kaldı ahali. Seçtiği Fenerbahçe, -yani Cuma’ya mahsus olarak!!!- kötü sonuç alırsa, bir de bunun sorumluluğunu taşıması, vicdanıyla hesaplaşması var!!! Zor dostum zor. Ama asıl sınav, önümüzdeki ay.

Kasım’a az bir zaman kaldı. ‘Kasım’da aşk başkadır’ film adı mıdır sadece bakiciiz. 8 Kasım Selçuk Yula’nın doğum günü anılacak. 10 Kasım Galatasaray karşılaşması. Bu telaşlar atlatıldıktan sonra, yılların yarasına bir derman aranmalı. Madem sayılar pek sayılıyor bu memlekette, tartışmalı başlangıç yılından önceye dönülmesini haklı olarak isteyenlere, sayılmayan şampiyonluklar sayılsın diyenlere saygı!
Bütün kulüpler için hak edilmiş, yıldızları bollaştırmanın kimseye zararı yok. Efsanelerin emeklerine sevgiler eşliğinde. Geç sayılmaz, sayılmazsa ayıp olur.

Bu konu önemlidir, 2-3 Kasım’daki kongrede niyetlerden biri olarak sözü edilse iyi olur.

Geliyor kısacası, November Rain!!!

Güzel yağsın. Fenerbahçeliler’e toprağa değen yağmur kokusunu duyursun.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp