Hiddet ve şiddet’in yaşı yok. U-14 Türkiye Futbol Şampiyonası eleme maçında, küçücük çocuklar (tıpkı abilerinden gördüğü gibi) Hakem’e itiraz edince ortalık karıştı, arbade çıktı...
Sahaya giren polis de (tıpkı meslekteki abilerinden gördüğü gibi) biber gazı sıkarak olaya müdahale etti...

*

Dedik ya. Hiddet ve şiddet bulaşıcıdır. Ne ekilirse o biçilir. 13-14 yaş gurubu futbol seçmelerinde, kavga çıkarmak, kart görmek, hakeme itiraz etmek hangi çocuğun aklına gelebilir? Topunu oynayıp kendini göstermek varken, maçın iptaline sebebiyet vermek neyin nesidir?
Düşünün...
Hakem 5 kırmızı kart göstermiş. Küçücük çocukların kırmızı kartla ne işi olabilir? Ama böyle görmüşler, böyle büyümüşler.

*

Çözüm Süreci güya. Barış Dili’ni önce Ankara reddediyor. Gurup toplantılarında o ne sert konuşmalar öyle? Hava aynen Anadolu’ya yansıyınca akil adam denen misafirlere sataşmalar oluyor.

Türkler misafire böyle şey yapar mıydı? Dedik ya, bulaşıcıdır. Salgın var. Uzlaşma Komisyonu’ndaki 12 kişi sakın uzlaşma diye talimat almışa benziyor.

Eh o zaman da İmam ve Cemaat kuralı elbette ki aynen işliyor. Bu durumda Fenerbahçeliler düşünüyorlarmış: Galatasarayı alkışlasak mı alkışlamasak mı diye. Haklılar. Zor bir karar.