Top
Turgut Çelik

Turgut Çelik

turgutc@ttmail.com

14/09/2012

Aziz Yıldırım, açık konuştu; “manşet”lik sözler söyledi!..

Aziz Yıldırım, NTV Spor’a çıkacak mı, çıkmayacak mı?Geçen haftadan bu yana bu sorunun yanıtı arandı durdu. Çıkıp çıkmama, “papatya falı”na döndü. Bir çıkacak, bir çıkmayacak dendi. Çıkmama üzerine yorumlar, söylenenler, Süleyman Demirel’in deyişiyle “türlü çeşitli”ydi.Futbolseverler, özellikle Trabzonspor taraftarı, RTÜK’e, NTV Spor’a baskı yapmış da... Aziz Yıldırım, gelecek sorulardan çekinmiş de... Aziz Yıldırım’a “şike” sorulacakmış, o da, o konudaki sorulardan korkuyormuş da... “Şike”den yargılanan bir kişi, ekranlara çıkarsa, toplumu gerer, çocuklara kötü örnek olurmuş da...Bilmem ne de ne!...Sanki memlekette ekranlara çıkanların tümü “par ü pak” imiş!... Ekrana, bir Aziz Yıldırım yakışmazmış!Ekrana çıkmama, kimilerince sağlam/ asıl kaynaktan alınmış gibi sunuldu. Bu tarz yaklaşımlar, Aziz Yıldırım’in, daha doğrusu NTV Spor’un reklamına dönüştü!Hani, “Yeni albümün yakında çıkacak, ondan bir şarkı okuyayım” diyen, bu yolla reklam yapanlar oluyor ya... Ya da ekranlarda/ gece kulüplerinde kavga gürültü çıkaranlar...Bir de bakıyorsunuz, o da ne, kardeşimiz, yeni bir programa başlayacakmış.Estirilen havaya bakarak, önceki “ucuz reklam” havalarına gitti aklımız sadece...Kuşkusuz, ne Aziz Yıldırım’ın de de NTV Spor’da program yapanların (Rıdvan Dilmen , Gültekin Onay, Fuat Akdağ) böyle "ucuz işler"e gereksinimleri var/dı.*****Aziz Yıldırım’ın bir televizyon programına çıkması mı, yoksa ne söyleyeceği mi önemli/di?Beklenmeliydi, Aziz Yıldırım'ın ne söyleyeceğine bakılmalıydı.Hayır, beklenmeyecekti. Çünkü önemli olan, Aziz Yıldırım’ın ne söyleyeceği değil, ekrana çıkmamasıydı. Ekrana çıkma engellenmeli; RTÜK’ten yasak gelmeliydi!Engelleme çabaları boşa gitti; Aziz Yıldırım, dün gece ekrana çıktı.Aziz Yıldırım, acaba toplumu nasıl "gerdi", kaç çocuğa “kötü örnek” oldu?Aziz Yıldırım, “şike” konusuna pek girmek istemedi. Ama daha önce söylediklerini yineledi. Farklı söyleyecekleri olmalı ki, yargı sürecinin Yargıtay aşaması olduğu için, hukukçuların uyarılarına uyduğunu belirtti, “Bu konuda fazla konuşmayalım.” dedi.Daha önce söylediklerinden anımsattıkları:Bu bir “şike” davası değildir.

Silahlı örgütten aldılar, “cebir ve şiddet” bulamadılar, ama ileride bunları yapabilirler dediler.Varsayımla dava olmaz; Fenerbahçe lekelendirilemez.Bu davayı başlatan ve yapanlar da sanıyorum şimdi üzülüyorlardır.

Aziz Yıldırım, bu saptamasını Savcı Mehmet Berk'in, görevden alındıktan sonra söylediklerine bağladı. Çünkü Savcı Berk,  “davanın 2-3 ayda unutulacağını”, “yazılanların yüzde doksanının yalan olduğunu” söylemişti.

Aziz Yıldırım, “Siz, bunun unutulacağını düşünüyorsanız, demek ki  bu, şike davası değildi”. dedi. Ayrıca, “bunun şike davası olmadığı” nı desteklemek için Savcı Mehmet Berk’in, 3 avukatının yanında söylediği sözü anımsattı:

“Eğer Fenerbahçe’yi Sivas’ta şampiyon yapmasaydın, biz operasyonu yapmayacaktır.”

Aziz Yıldırım, davanın Yargıtay sürecinde farklı boyut/lar kazanacağı inancını dile getirdi. Gültekin Onay’ın, “Mehmet Ali Aydınlar, iyi Fenerbahçeli” demesi üzerine “Sen söylüyorsun!” dedi ve ekledi:

“Bize ömür boyu ceza vermeye kalkıyordu.”

Mehmet Ali Aydınlar’a tepkili miydi, kırgın mıydı; varın siz değerlendirin:

“Ben dışarıda olsam, içeride olanlar hakkında asla yorum yapmaz, gider ziyaret ederdim. Hastaneye geldiği zaman 'Bu bir operasyondur, sakın tuzağa düşme, Fenerbahçe ile ilgili bir şey yok' dedim. Bu süreç devam etti. Her şeyi anlattım, burada bir şey yok, burda bir şey yok. Yargılama başlamasına kısa bir süre kala 'Yargılama başlayınca kimin ne olduğunu göreceğiz' dedi. Bunu düşmanın söylemez.”

*****

Aziz Yıldırım’ın söyledikleri yeni “şey”ler yok muydu?

Aziz Yıldırım, söylediklerine, konuşurken rahatlığına bakılırsa, içtendi. Sözünü, söz konusu olan kişinin yüzüne söyleyecek yapıda olduğu gösterdi, vurguladı.Aykut Kocaman’ın “takımın patronu” olduğunu, Alex’le “problemleri olmadığı”nı belirtti. Genel kavramların rastgele kullanılmasına karşı çıktı. “Efsane, bomba transferi bırakalım.” dedi. Kimsenin Fenerbahçe’de “efsane” olamayacağını, bunun içine Alex ve kendisini de kattı.

Aziz Yıldırım, kendisiyle ilgili en çok söylenen, “Yetkili kurullara, kişilere müdahale ediyor” denmesine karşı çıktı:"Son seçimleri ben olmasam yapamayacaklardı. Ankaraspor Başkanı Melih Bey ile diğer kulüp başkanları birbirine girdi. Herkes ana avrat küfür ediyordu. 29 Haziran'ı unutmasınlar. Bana biz yapamıyoruz, sen yap dediler. Aramız olmamasına rağmen Melih Bey ile konuştuk. Mutfakta Mehmet Ali Bey de geldi ve onları anlaştırdım. Dövüş olacak anlaşın, bize yakışmayacak yoksa dedim. Türk futbolu o gün seçim yapamıyordu.”Stada gazeteci sokmama konusunda, kararlı olduğunu, daha etkili karar alacağını söyledi, eleştiridiği TSYD'yi sorumlu olmaya, görevini yapmaya çağırdı:

“UEFA, TSYD'yi tanımaz, kulüpleri tanır. TSYD bir dernektir, kulüplerle irtibatı yoktur. Sizin bir kulüp derneğinden farkınız yok. Aramızda bir fark yok, ama siz kendinizi bizden üstün görüyorsunuz. Siz her şeyi yapmakta serbestsiniz, ama biz yaptık mı özgürlüğümüzü alıyorsunuz. TSYD işlevini yerine getirsin, etik olun, desin, öyle gelsin. Daha ida leri gideceğim. Bütün akreditasyonları ben yapacağım. TSYD'den kartlarını alan alakasız insanlar, maç izlemeye geliyorlar. Sonra yer az geliyor."

Kimi gazetecilere gönderme yaptı: “Kendileri kapalı kapılar ardında hakimlerle savcılarla görüşüyorlar, ben bakanlarla yine görüşmeyeceğim?”

Maçla ilgili “3 dakikalık görüntüler” konusuna bir çözüm bulmaya çalışacağını söylerdi:

"3 dakikalık yayınlar için de konuşacağım. Oradaki amaç bunu iki kurumun alması ve diğer yerlere de dağıtmasıydı. Lig TV yayını kadar 3 dakikalık görüntüler de var. O görüntüler yayınlanacak. Yayınlanmazsa bize zararlar var. Çünkü oturup dedikodu yapıyorlar. Kendi görevleri olmayan şeyler yapıyorlar.”

Aziz Yıldırım, gündemde olan birçok konuya değindi; sadece bir soruya yanıt vermedi.

Gültekin Onay, CAS'tan çekilen davayı sordu. Aziz Yıldırım, "CAS davası ile ilgili Fenerbahçe hem Türkiye Cumhuriyeti’nin hem de kendi menfaatlerini düşünerek geri çekildi. Fenerbahçe’nin menfaatleri Türk’ün menfaati neyse odur." dedi. Gültekin Onay'ın, "Açalım biraz." demesine "Onu siz açın!" karşılığını verdi.

Aziz Yıldırım, sözü "şike"ye götürerek, yabancı hakemlerle ilgili ilginç sözler söyledi:

"Avrupa'dan basketbol için hakemler geliyor. Adamlar, direkt kapalı çarşıya gitmek istiyor. Hediyeler alıyorlar bol bol. Bunu yapmayan kulüp var mı? Peki, bu şimdi şike mi? Adam ,maçı yönetiyor; yeniliyoruz, gidiyor. Hepimiz yaşadık bunu. Hakemler alışmış. Ben bir ara bunları kestim, her maç yenimeye başladık."

*****Aziz Yıldırım, son söz olarak, Fenerbahçe'nin geleceğiyle ilgili iki projeden söz etti:

Bunlardan biri, “kulübe 1 milyon üye yapmak” biliniyordu. Ama ikincisini söylemedi; bu projeyi bir ay içinde açıklayacakları belirtmekle yetindi.Aziz Yıldırım, ayrıca, kendisine, yönetici arkadaşlarına hakaret eden, suçlamalar yapanları mahkemeye vereceklerini özellikle vurguladı.

Sözün kısası, Aziz Yıldırım, “manşetlik”  birçok konuya değindi.

Herkes, söylenenlerden kendine göre bir “manşet”, “başlık” bulacaktır.

 

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutc@ttmail.com

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp