Top
Turgut Çelik

Turgut Çelik

turgutc@ttmail.com

12/09/2012

Emre, Umut, Selçuk gol attı; Burak, adam attırdı!

Bir yenilgi ya da bir galibiyet, bir sonraki maç için, kesin bir ölçüt olur mu?Yenilgiden, galibiyetten çok, oynanan futbolun önemli olduğunu söylemek, büyük “laf etmek" değildir. Demek istediğimiz, sahada ne/leri, nasıl yaptığımızdır. Yapılanla elde edilen arasında her zaman bir uygunluk olmayabilir.Skora bakılırsa, Estonya’yı rahat geçtiğimiz söylenebilir.Ancak, Estonya’nın 19. dakikada 10 kişi kaldığını, ilk golümüzün 44. dakikada geldiğini söylememiz gerekecek. Ayrıca, Estonya’nın kırmızı karta gelinceye kadar önemli fırsatlar yakaladığını da... O dakikalarda savunmanın ortasında açıklar verdiğimizi de...Estonya, 10 kişi kalınca, işimizin kolaylaşacağı belliydi. Ama Estonya, sahaya gol atmaktan çok, direnmeye çıkmıştı. Direnirken de, uzun toplarla fırsatlar yakalamayı bildiler. Biraz becerikli olsaydılar, bizden önce golleri atmış olacaklardı.Bizim, acelemiz vardı.

Hollanda yenilgisinden sonra, giden üç puanın yerine 3 puan koymamız gerekiyordu.*****Estonya, 10 kişi kaldıktan sonra da direnmeyi sürdürdü.Dikkati çeken, kalecinin topu oyuna sokarken,  Estonya’nın sahadaki yerleşimiydi. Kalesinin solundan atışları yapan kaleci, topları, havadan, orta alanın solunda biriken futbolcularına atıyordu. Bizimkiler de o alanda olunca, maç, orta alanın taç çizgisine yakın bölgesinde oynanır gibi oluyordu.Estonya, uzun toplarla ortadan gelince, bizim orta, çabuk dağılıyordu. Estonya eksik kaldıktan sonra, “dağılma”, “toparlanma”ya dönüştü.Gol perdesini açan Emre, Hollanda maçı göz önünde tutulduğunda, oldukça iyi oynadı. Gökhan Gönül ile Hasan Ali, kanatlardan etkili akınlar yaptılar. Arda, bir parladı, bir dinlendi... Sözün kısası, Estonya’dan 3 puan aldık.Alınan 3 puanda Burak Yılmaz’ın payının olduğunu kimse yadsıyamaz.

Burak Yılmaz ne yaptı?Gol atamadı ama, rakibin 10 kişi kalmasını sağladı. 19. dakikada, ceza alanı yönelirken Jaager ile yan yanaydı, kendini bir anda yerde buldu. Jaager, “son adam” olduğu için, hakeme de kırmız kart çıkarmak kaldı.Bu durumda söylenecek, “Burak, yapacağını yaptı”dır.*****Hollanda maçında onbirde olan Hamit ile olmayan Selçuk İnan, ilk onbirde yoktular. Sonradan oyuna giren Selçuk, rahatlayan arkadaşlarını iyice rahatlattı. Çok sevinmese de, perdeyi kapatan golü attı.Sonradan oyuna giren futbolcular, skor göre, “kurtarıcı” ya da “idare edici” olarak düşünülürler. Biz elde edeceğimizi garantilediğimize göre, Selçuk İnan, “idare edici” olarak oyuna alındı. Bir de, tribünlerinin gönlünü hoş tutmak için. Çünkü tribünler, özellikle kale arkaları Selçuk İnan’ı sahada görmek istiyorlardı.Tribünler, futbolseverler, bundan sonra tek bir şey isteyeceklerdir:Gruptan çıkmak!...

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp