Top
Menderes Özel

Menderes Özel

mozel@milliyet.com.tr

26/11/2023

Anadolu’da tarih Kaniş’te başladı

Kasım ayı olmasına rağmen ılıman bir Kayseri gününde kent merkezinden yaklaşık 25 kilometre yol alarak vardığımız Kültepe’de (Kaniş Karum), Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu’nun rehberliğinde 4 bin yıl öncesine uzanan bir zaman yolculuğuna çıktık. Kültepe Kaniş Karum ve burada bulunan Asur tabletlerine ilişkin birçok ayrıntıyı Milliyet Arkeoloji’nin  Aralık sayısında Prof. Dr. Kulakoğlu’nun kaleminden okuyacaksınız.

Kültepe’ye vardığımızda şansımıza kazı ekibi yeni bir bulgunun değerlendirmesini yapıyordu. Tahminen              4 bin 300 yıl önce yerinde kalmış (in situ) şekilde bulunan hasırın toz gibi izlerini çıkarmaya çalışıyordu kazı ekibi.

Höyüğün bu katmanındaki yapının devamını araştırdıklarını söyleyen Fikri Hoca, “Hasırı eğer tam anlamıyla örgüsü ve bu yapısıyla kaldırabilirsek müzede sergileyeceğiz. Kültepe’de veya başka kazılarda da benzer şekilde örnekler bulundu. Ancak ilk kez bu kadar güzel dokusu ve dokuma şekli belli olan bir örnekle karşılaşıyoruz” dedi; “Püskülü bile var” ifadesiyle hasırın estetik anlamda güzelliğini vurguladı.

Fikri Hoca, “Aslında bu tür organik malzemeler (saz ve kamış) bu kadar uzun süre kalamaz. Herhangi bir şekilde değdiğiniz anda neredeyse ortadan kalkacak hale gelmiş kül malzemeler bunlar” diyerek çalışmanın ne kadar hassas şekilde ilerlediğine dikkat çekti.

Kültepe’yi 58 yıl kazan Tahsin Özgüç’ün 2005’te vefat etmesiyle kazı başkanlığını devralan Fikri Hoca Kültepe’yi şöyle anlattı: “Burası Engir Gölü’yle doğal kuş cennetiyle bereketli bir ova. Sizin ancak yarısını görebildiğiniz bütün alan yerleşim yeriydi. Tek bir fotoğraf karesine sığdıramayacağımız kadar büyük bir alandan bahsediyoruz.

Anadolu’nun en büyük höyüğü; 600 metre, etrafında yaklaşık 3 kilometre çapında. Maalesef ancak bir kısmı kamulaştırılabildi.”

Serzeniş çağrıştıran bu ifadeler, yazılı tarihi değiştirebilecek daha birçok yeni bulgunun Kültepe’de keşfedilmeyi beklediğini de müjdeliyordu. Daha höyüğe adım atmamızdan birkaç saat önce bulunan hasır da sanki binlerce yıl öncesinden bir sinyaldi bize.

Söz yine Fikri Hoca da; “4 bin yıl önce, yaklaşık 700 hektarlık devasa bir kent, dünyanın en büyük üç kentinden biriydi bu yerleşim. Tepede saraylar, tapınaklar, büyük idari merkezler vardı. Kazılarda günümüzden 6 bin yıl öncesine kadar ulaşabildik. Artık 7’nci bin yıla doğru uzanıyoruz. Burada Geç Neolotik’ten itibaren Selçuklu ve Osmanlı dönemine kadar kesintisiz iskan var. Ve hâlâ da yaşayan bir köy var.” 

Anadolu’da tarih Kaniş’te başladı

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp