Top
20/07/2020

Bodrum’da, Torba – Gündoğan Hattı’nda

Öncü turistik hareketlerin de odağı aslına bakarsanız. Kendine özgü ya da nev-i şahsına münhasır, yenilikçi ve özenli Avrupai meşgaleler önce burada filizleniyor, gelişiyor, büyüyor ardından tüm memlekete yayılıyor. Türk Turizmi’nin yol göstericisi bir nevi. Yıllardır da böyle bu. Yani bu turizm işinin ağa babası işte bu yarımada. Beni bu hafta dikkat çekmek istediğim Torba – Gündoğan hattında olan bitenler. Pandemi sürecinin sıkıntılarına rağmen girişimci ve yenilikçi memleket insanı dur durak bilmemiş, yapmışlar yapacaklarını. Misal mi istiyorsunuz, buyurunuz yazının geri kalanına…  Kendi alanlarında öne çıkmış iki özgün, başarılı ve son derece kıymetli isimden bahis açmak isterim. Ve kanımca Bodrum’un da en çok konuşulacak iki ismi olacak onlar bu yaz.

 

Kaya Demirer Torba’ya demir attı

İlki kalbimizde ve eğlence dünyamızda müstesna bir yere sahip olan eşsiz işletmeci ve elbette Turizm Restaurant Yatırımcıları Derneği, Turyid Başkanı olan Kaya Demirer. İşinin duayeni bir isim. Eğitimiyle, bilgisi, görgüsü ve öngörüleriyle Kaya Demirer, Bodrum’a yeniden dönüşünün mutluluğunu ve heyecanını yaşıyor. Fevkalade haklı bir neşe bu. İstanbul’da süregelen çizgisi, bir dönem Marmaris – Orhaniye’ye hayat vermesi ve ardından nihayet Torba, Kaynar Mevkiinde kendini göstermesi. Covit movit demeden, bu memleketin turizmde şahlanışını görüp Türkiyemiz’e yatırım yapan uluslararası luxury bir otel markasının iki güzide restaurantı ve beach tabir edilen plajı, Kaya Bey  ve ekibine emanet. Ayhan Sicimoğlu, Alya gibi performans sahibi hareketli, coşan, coşturan isimler… Akşamları da gün batımında yemeğinizi yerken Nükhet Duru, Güvenç Dağüstün - Burçin Büke, Ada Sanlıman gibi isimlerden şarkılar, performanslar… Her derde deva olacak güzellikler bu yaz Kaya Demirer sayesinde bu yaz boyunca Torba’da… …

 

Yılmaz Şef Demirbükü’nde esmeye başladı

Bu yaz Bodrum cenahında çokça konuşulacak bir isim daha var. O da işinin kompetanlarından Yılmaz Öztürk. Yılmaz şefim Akdeniz mutfağının en lezzetli halini, zeytin ağaçları gölgesinde, eşsiz Ege Denizi manzarasına karşı sunmaya başladı. İyi de yaptı. Ambiyans, güzellikler, doğa harikulade. Ekibin neşesi hayli yerinde. Tabaktaki tatlar efsane. E daha ne olsun! Fransız Rivierası’nda, İtalyan Sardunyası’nda bulabileceğiniz her türlü dokunuş, mekanın asilliğiyle birleşince bu rüyadan uyanmak istemiyorsunuz doğal olarak. İşine ve hayata duyduğu mütevazı saygısı yüzünden okunan, müdanasız, bolahenk bir insan Yılmaz Şef. Mutfağı sevmek, çocukluk, gençlik hayalini hayata geçirmek, yakaladığı fırsatları çabası, enerjisiyle hep bir üst segmente çıkarmak.. Kazanmak ve her daim kazanmak… Bu mevzular ortak akılla ve aynı şevki duyan insanlarla ve aynı vakur ruhlarla birleşince ortaya işte böyle dünya işler çapında çıkıyor. Kum midyeli linguine tadarken de, ekşili domates ezmesi ve yaz sebzeleri ile taze lagos balığını yerken de bu fark ortaya çıkıveriyor. İstanbul’da yaptığı ne varsa burada çıtayı daha da yükseltmiş olduğu görülüyor şefimin. Her gün menü değiştirmek de ziyadesiyle yorucu olsa gerek. Ve fakat bu müstesnalığı başarmak da her babayiğidin harcı değil işte.  

Gündoğan hep güzel, en güzel

Gündoğan’ın hep bir kendine özgülüğü olmuştur Bodrum Dünyası’nda. Ki o duyguyu her gidişimde yakalıyorum, bu da beni fazlasıyla mutlu ediyor. Maskesini takmış, sosyal mesafeye dikkat eden duyarlı Gündoğanlılar için yaz son derece keyifli geçiyor. Keşmekeşlikten uzak, koylarının harikulade denizinde kulaç atmanın güzelliğini yaşıyorlar. Kumsal boyunca uzanan birbirinden hoş mekanlarda yemek, eğlence ve coşku gayet uyumlu ve güzel. İşletmelerde fiyat - hizmet arasındaki pozitif korelasyon sayesinde tatilcilerin ‘kazık mı yiyorum acaba’ endişesi de olmayınca tatilin keyfi daha çok çıkıyor. Hijyensel durumlar da zaten son derece dikkatli ve titizlikle yürüyor. Anda kalarak etin, balığın tadını çıkarmak tam bir Egelilik hali. Aşk Bodrum’da mı yaşanıyor bilemiyorum ama o aşkın Gündoğan’da filizlendiği kesin. Gitmeden, görmeden, tatmadan bilemezsiniz zira. Gündoğan Gündoğan’ken mutlaka gidiniz, görünüz, denizine giriniz. İyi yazlar!

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp