Oyunculuğunu beğendiğim isimlerden biri Aras Bulut İynemli. ‘İçerde’ ile kariyerinde büyük bir sıçrama yaptı. O nedenle yeni projesi ‘Çukur’u çok merak ediyordum.

Show TV için çekilen dizinin teaser’ı pazartesi yayınlandı. Pek alışkın olmadığımız açılış sahnesi ‘Yamakasi’ filmini anımsattı. Görmek istediğimiz hareketler bunlar, keyif aldım izlerken.

Ardından ‘İçerde’nin Selim’i Uğur Yıldıran, Davut’u Rıza Kocaoğlu, Akın Işık’ı Ercan Kesal ve Coşkun’u Nebil Sayın’ı görünce, kendimi ‘İçerde’ sandım!

Şaka bir yana, bazı projeler kendilerini ilk tanıtımdan belli eder, en az ‘İçerde’ kadar heyecan yarattı ‘Çukur’ bende.

“Herkes bir gün mutlaka çukura geri döner!” sloganlı dizi, İstanbul’un en belalı mahallelerinden Çukur’da geçiyor.

Kontrolü ellerinde tutan Koçova Ailesi, uyuşturucuya asla izin vermiyor mahallelerinde. Yasağı kırmaya hazırlanan yeni bir grubun ortaya çıkmasıyla düzen bozuluyor.

Tam Koçovalar’ı pes ettirdiklerini düşündüklerinde, ailenin küçük oğlu Yamaç (Aras Bulut İynemli) yıllar önce bambaşka bir hayat kurmak için arkasında bıraktığı Çukur’a geri dönüyor.

Burada karşısına en az kendisi kadar hesapsız, yaralı ve tehlikeli Sena (Dilan Çiçek Deniz) çıkınca sonsuz aşkı bulduğuna inanıyor.

Bir yanda Yamaç’ın Çukur’daki geleceği, diğer tarafta Sena’nın geçmişi…

Aras Bulut İynemli, Dilan Çiçek Deniz, Erkan Kolçak Köstendil, Öner Erkan, Rıza Kocaoğlu, Nebil Sayın, Kubilay Aka, Ercan Kesal ve Perihan Savaş’tan oluşan kadrosuyla hem erkekleri hem de kadınları içine alabilecek bir hikâye.

Günü belli değil ama pazartesi akşamları ‘İçerde’yi arayacak gözlere derman olacak gibi duruyor.

************

Dizi kıyımına hazır olun

Bu sezon ‘Çukur’la birlikte onlarca dizi ekrana gelecek.

Halihazırda 30’un üzerinde dizi zaten var. Bir o kadarı, hatta daha fazlası yolda.

Tabii bu, büyük bir kıyımın yaşanacağının da işareti aynı zamanda. Arz-talep arasında dengesizlik var çünkü.

Sonuçta bu dizilerin yayınlanacağı kanal sayısı belli. Show, Kanal D, atv, Star, Fox ve TRT 1. 6 kanal, 7 gün var.

Kanallar prime time kuşağında yüksek maliyetler nedeniyle 1 dizi yayınlıyor. Yani, toplamda en fazla 42 dizilik yerimiz var ama üretilen iş iki katı.

Bazı kanalların dizisiz gününü ve yeri garanti yapımları da hesaba katınca yaşanacak kıyımın boyutu çok daha ürkütücü.

Aylar süren emekler, harcanan tonla para ve yitip gidecek hayaller... Televizyon üzerine kalem oynatan biri olarak bu tabloya gerçekten üzülüyorum.

Üstelik arz-talep arasındaki bu dengesizlik ve vurdumduymazlık hem işlerin kalitesini aşağı çekiyor hem de sektörü bir çıkmaza sürüklüyor.

Oysa, kanallar ve yapımcılar otursa, doldur boşalt yapacaklarına projeler üzerinde ciddi ciddi çalışsa, sözleşmeler ona göre düzenlense, senarist ona göre yazsa, oyuncu rolüne daha güvenle hazırlansa…

Olmaz mı? Keşke olsa...

Oyuncuların paraları...

Kenan İmirzalıoğlu’nun ‘Fatih’ dizisinden alacağı bölüm başı 250 bin TL çeneleri yormaya devam ediyor.

‘Paranın Güzin Ablası’ lakaplı Özlem Denizmen de pazar günü ikinci sezonunu açacak ‘Özlem Denizmen’le Kadınca’da bu konuya el atmış.

Önce oyuncuların aldığı bölüm başı ücretleri araştırmış.

Kıvanç Tatlıtuğ 150 bin TL, Oktay Kaynarca 150 bin TL, Deniz Çakır 90 bin TL, İbrahim Çelikkol 70 bin TL, Çağatay Ulusoy 50 bin TL rakamlarına ulaşmış.

İmirzalıoğlu için basına ilk yansıyan 350 bin TL’yi baz almış.

“Kenan İmirzalıoğlu’nu hesapladım, üç günmüş set, saati 12 bin liraya geliyor” diyor Denizmen.

Parayı üçe ayırmak gerektiğini belirtiyor Paranın Güzin Ablası: “Bir kısmını biriktir ve yatırım yap. Bir kısmını harca. Bir kısmını da paylaş.”

Oyuncuların kazandıkları paraları nasıl değerlendirdikleri konusunda da bir çalışma yapmışlar.

Tavsiyeleri de var tabii kendilerine. Meraklılarına duyurulur.